Erzurum'daki maden faciasından tek o kurtuldu! 'Sabaha kadar gizli gizli ağlayarak izledim'

Recep Demircan Mynet Gece Yayın Sorumlusu

17.10.2022 09:51

Listeye Ekle

Erzurum'da 19 yıl önce bir madende meydana gelen grizu patlamasından sağ olarak kurtulan maden işçisi 46 yaşındaki Zafer Ateş, yaşadıklarını anlattı. Hala o kabus dolu günlerin acısını çektiğini ifade eden Ateş, "Kopan kulağımı yerine diktiler. Yüzümdeki yanık izleriyse, o günün kötü hatırası olarak kaldı. Kurtulmam bir mucizeydi" dedi. Açıklamasının devamında Ateş "Soma ve Bartın facialarını sabaha kadar ailemden gizli ağlayarak, televizyondan izledim. Bu acının tarifi yok" diye konuştu.

Erzurum Aşkale'de 19 yıl önce bir madende meydana gelen grizu patlamasında 7 madenci hayatını kaybetmişti. O patlamadan tek kurtulan kişi olan Zafer Ateş, hala o kabus dolu günlerin acısını çektiğini ifade etti. "Uzun bir süre tedavi gördüm. Kopan kulağımı yerine diktiler. Yüzümdeki yanık izleriyse, o günün kötü hatırası olarak kaldı. Kurtulmam bir mucizeydi" diyen Ateş, "Soma ve Bartın facialarını sabaha kadar ailemden gizli ağlayarak, televizyondan izledim" dedi.

Önceki İçerik Sonraki İçerik

"YAŞANAN ACI HİÇ DİNMEDİ"

Aşkale'de 8 Ağustos 2003'te saat 10.00 sıralarında çimento fabrikası tarafından işletilen kömür madeninde grizu patlaması meydana geldi. Patlamada göçük altında kalan 7 işçi hayatını kaybetti, işçilerden Zafer Ateş sağ olarak kurtarıldı. Yerin 550 metre derinliğinden kurtulup, hayata tutunan evli ve 3 çocuk babası Zafer Ateş, yaşadıklarını anlattı. Ateş, hala o kabus dolu günlerin acısını çektiğini, yaşanan acının hiç dinmediğini ve dinmeyeceğini söyledi.

Facianın meydana geldiği gün 58 günlük işçi olduğunu ve maden ocağına girip, mesai arkadaşları ile çalışmaya başladığını belirten Ateş, "Bizim, 8 kişinin bulunduğu alanda bir patlama oldu. O ses ile metrelerce uzağa fırladım. Kanlar içinde kalmış, kulağım kopmuştu. Kafatasımda ise birçok kırık vardı. Patlamanın yaşandığı yerde toplam 8 kişi vardı. Kısa bir baygınlığın ardından kendime geldim ve diğerlerine seslendim. Hiçbirinden ses gelmedi. Yanımızdaki aydınlatmalar da söndü. İçerisi karanlıktı, sonra bayılmışım" dedi.

Açıklamasının devamında Ateş, "Kendime geldiğimde bana müdahale ediyorlardı. Uzun bir süre tedavi gördüm. Kopan kulağımı yerine diktiler. Yüzümdeki yanık izleriyse, o günün kötü hatırası olarak kaldı. Kurtulmam bir mucizeydi. Allah, kimseye böyle bir afet yaşatmasın" diye konuştu.

Ölen mesai arkadaşlarına çok üzüldüğünü anlatan Ateş, "Bunun acısı bitmiyor, unutmak ise mümkün değil. Kazadan sonra 4 kez ameliyat oldum. 9 yıl sonra bayılma hastalığına yakalandım. Yıllardır ilaç kullanıyorum. Yaşamını yitiren arkadaşlarımın çocuklarını görünce, evlatlarımın elini bırakıyorum. Öyle zamanlar oluyor ki; kurtulduğuna sevinemiyorsun. Soma ve Bartın facialarını sabaha kadar ailemden gizli ağlayarak, televizyondan izledim. Bu acının tarifi yok" diye konuştu. Ataş, maden facialarının son bulmasını dileyerek, "Allah, o günleri kimseye yaşatmasın. Umarım bu son olur" dedi.

Zafer Ateş'in çocukları Semanur Ateş (14), Ahmet Ateş (11) ve Fatmanur Ateş (10) ise her maden kazasında babalarının yaşadığı o acıyı hatırladıklarını dile getirdi.