İç Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Ramazan Coşkun, gece terlemesi hakkında açıklamalarda bulundu. Gece terlemesini uykuda gerçekleşen aşırı terleme durumu olarak tanımlayan Doç. Dr. Coşkun, “Uyanıkken bu durum genellikle görülmez. Geceleri aşırı düzeyde meydana gelen terlemenin yatak örtülerini ve iç çamaşırlarını ıslatacak derecede olmasıdır” şeklinde konuştu.
Gece terlemesinin neden olduğuna değinen Doç. Dr. Coşkun, “Sıcak havalarda geceleri meydana gelen terleme, fizyolojik bir durum olarak kabul edilir. Ancak bazı kişilerde sadece sıcak havalarda değil, sık sık olarak tekrarlayabilir." dedi.
Doç. Dr. Coşkun "Bu tarz durumları yaşayan kişiler kadınsa, özellikle menopoz dönemlerinde sıcak basması ve gece terlemesi yaşayabilirler. Ancak menopoz dönemi dışında gece terlemesine neden olabilecek çeşitli rahatsızlıklar da mevcuttur” diye konuştu.
Uyurken neden terlediğimizden bahseden Doç. Dr. Coşkun, şu bilgileri paylaştı: “Gece terlemesi, uyku halindeyken vücudun aşırı düzeyde ter salgılamasıdır. Terleme, vücudun doğal bir soğutma mekanizmasıdır ve fazla ısınmayı önleyici etki gösterir. Beyindeki termoregülatör merkez hipotalamus, vücut sıcaklığının kontrolünü sağlar. Bu merkez vücuttaki ter bezleri ile birlikte çalışır ve vücudun doğru sıcaklıkta kalmasına yardımcı olur. Salgılanan su buharlaşarak vücuttan ısı enerjisi almış olur ve böylelikle soğuma gerçekleşir. Uyurken tercih edilen yastık, kumaşından ya da yapısında kaynaklı olarak ense ya da boyun kısmında terlemelere neden olabilir. Bunların yanında, giyinilen kalın kıyafetler ya da hormonal etkenler nedeniyle de terleme meydana gelebilir.”
Doç. Dr. Coşkun, gece terlemesinin en yaygın görülen belirtilerinin aniden basan ateş, öksürük, ciltte kızarma ve hızlı kalp atışı olduğunu söyledi. Gece terlemesinin altında yatan sebebin ortadan kaldırılmasının yanı sıra gündelik hayatta bazı yaşam değişiklikleriyle de gece terlemesinin azaltılabileceğini ifade eden Doç. Dr. Coşkun, bunları şöyle sıraladı:
“Gün boyu susuz kalmamak, yatakta ince kıyafetler giymek; ince, havayı geçirgen, doğal maddelerden yapılmış pijama ve yatak örtüsü kullanmak; gece yatak odasını serin tutmak ve havalandırmak, baharatlı yiyecekleri azaltmak; kafein, sigara ve alkol gibi potansiyel tetikleyicilerden kaçınmak, uykudan 2-3 saat öncesinde gıda tüketimine son vermek, uyku saatine çok yakın olmamak kaydıyla düzenli egzersiz yapmak, sağlıklı bir vücut ağırlığına sahip olmak.”
Gece terlemesinin altta yatan bazı hastalıkların habercisi olabileceğine dikkat çeken Doç. Dr. Coşkun, “Gece terlemeleri, özellikle lenfoma kanseri gibi kanser türlerinin başlıca belirtileri arasında ani kilo kaybı ve ateş ile birlikte yer alır. Bunun dışında obezite, şeker hastalığı, gebelik, tiroit hastalıkları, inflamatuar veya otoimmün hastalıklar, uyku bozuklukları ve anksiyete bozuklukları, idiopatik hiperhidroz, otonomik bozukluklar, tüberküloz, HIV/AIDS, feokromasitoma gibi böbrek üstü bezi kaynaklı hastalıklarda da gece terlemesi görülebilir. Ayrıca bu problemlerin tedavisi amacıyla kullanılan bazı ilaçların da gece terlemesine neden olabileceği unutulmamalıdır” dedi.