Makber yorumuyla ününe ün katan, müzik yaşamı boyunca 500 taş plak, 37 45’lik ve 8 longplaye imza atan Hamiyet Yüceses, 1 Nisan Pazartesi akşamı, Cemal Reşit Rey (CRR) Konser Salonu’nda anılacak.
Gelmiş geçmiş en büyük üç kadın sesinden biri sayılan Hamiyet Yüceses anısına düzenlenen konserde Çiğdem Yarkın, Yonca Lodi, Ayşen Birgör ve Bekir Ünlüataer solist olarak sahne alacak. Sanatçılar konserde, Hamiyet Yüceses’in ününe ün katan şarkılardan oluşan bir repertuvarla dinleyicilerle buluşacak.
Konser biletleri 30 ve 20 TL olarak CRR Konser Salonu gişesi ve Biletix’ten temin edilebilir.
‘Kızınız çok güzel! Üstelik fevkalâde bir sesi olacak’
Hamiyet Yüceses doğduğunda ebe, onu babası marpuç tüccarı Halil Efendi’nin kucağına ‘Kızınız çok güzel! Üstelik fevkalâde bir sesi olacak!’ diye uzatır. Ebenin bu sözleri gerçek olur. Hamiyet henüz ilkokuldayken sesinin güzelliğiyle dikkat çeker ve 11 yaşındayken sahnelerde şarkı söylemeye başlar. Hemen ardından Anadolu turnesine çıkar. 17 yaşında İstanbul’a döndüğünde müzikholler onunla anlaşma yapmak için yarışmaktadır.
Temmuz 1932’de Kadıköy’deki Mısırlıoğlu Bahçesi’nin düzenlediği yarışmada 25 bayan katılımcı arasından Türkiye Ses Kraliçesi seçilir. Sadettin Kaynak ve Selahattin Pınar’dan aldığı özel musiki derslerine ağırlık verir. Soyadı Kanunu çıkınca, üstatların önerisi üzerine Yüceses soyadını aldı. Bir yıl sonra, İstanbul Radyosu’nda programlara çıkmaya başlar.
Selahattin Pınar’dan Yüceses’e Özel Besteler
Yüceses; Selahattin Pınar, Sadettin Kaynak, Yesari Asım Arsoy, Şerif İçli, Mısırlı İbrahim ve Bimen Şen’den özel dersler almayı sürdürür. Sadettin Kaynak; Yüceses’in ses özelliklerini dikkate alarak onun sesine gidebilecek besteler yapar. O Dudaklar, Yasemen, Kirpiklerinin Gölgesi bunlardan bazılarıdır. Kaynak’ın besteleri, öteki bestekârların eserlerinden daha büyük ses getirir.
Eşi İçin Söyledi: Gitti de Gelmeyiverdi
1940’ta deniz astsubayı Fethi Bey’le evlenen Yüceses; 14 Temmuz 1942’de, denizcilik tarihinde Atılay faciası olarak geçen, Atılay adlı denizaltının batmasıyla eşini kaybeder. Bu acıyla Dede Efendi’nin ünlü uşşak makamındaki şarkısı Gitti de Gelmeyiverdi’yi plağa okur, şarkı çok meşhur olur. Hatta ağlayarak söylediği şarkıyı dinleyenler, Yüceses’in bu şarkıyı eşi için yazıp bestelediğini düşünürler.
Makber’le Zirveye Taşındı
Hamiyet Yüceses’in ününü perçinleyen şarkı; güftesi Abdülhak Hamit Tarhan’a, bestesi Mehmet Baha’ya ait ve seslendirmesi oldukça zor olan "Makber"dir. Yüceses Makber’i plağa okur, devamında Anadolu’daki plakçılar, İstanbul’daki firmanın önünde uzun kuyruklar oluşturur. Firma, 24 saat çalışarak yoğun talebe cevap vermeye çalışır. Yüceses, Makber’le zirveye erişir.
O Söylerken Dışarıda Trafik Dururdu
Hamiyet Yüceses, 1946’da Hacı Arif Bey’in Bakmıyor Çeşm-i Siyah şarkısını, araya gazel ilave ederek okur ve büyük dikkat çeker. Çünkü o güne kadar sadece erkek sanatçıların söylediği gazel, kadın sesiyle de dinlenir olmuştur. 1949’da Odeon’un kaydettiği muhteşem şarkı, günümüzde bile gıpta edilecek satış rakamlarına ulaşır. Öyle ki; Yüceses’in Taksim Meydanı’nda bulunan Kristal Gazinosu’nda programı sırasında, Bakmıyor Çeşm-i Siyah şarkısı söylerken, trafiğin durduğu, dışarıda mahşeri bir kalabalığın oluştuğu, şarkı bitiminde ise her şeyin normale döndüğü anlatılır.
Yüceses; Suriye, Lübnan, Kıbrıs, İsrail, Almanya ve ABD’de konserler verir. BBC Radyosu’nda da program yapar. Sanat hayatı boyunca 500 taş plak, 37 45’lik ve 8 longplaye imza atar, 1996 yılında hayata veda eder.