Nazilli Belediyesi tarafından organize edilen geleneksel deve güreşlerini yaklaşık 15 bin kişi izledi. Güreşler için özel olarak hazırlanan ve seyir teraslarının bulunduğu Sümer Sahası Nazilli Belediyesi Sosyal Tesislerinde gerçekleştirilen güreşlere yerel seçimler nedeniyle vatandaşlardan çok siyasiler ilgi gösterdi.
Hanımağa yine şaşırttı!
Türk Yörük kültürünün en önemli gelenekleri arasında yer alan deve güreşi şenliklerinin yapıldığı Aydın’ın en büyük ilçesi Nazilli’deki güreşlere Ege, Marmara ve Akdeniz bölgelerinden gelen 170 pehlivan deve katıldı. Değerleri lüks otomobillerle denk olan pehlivan develerin kıran kırana geçen kupa güreşleri ise izleyicinin nefesini kesti. Güreşleri Nazilli Kaymakamı İbrahim Küçük başta olmak üzere Nazilli Belediye Başkanı Haluk Alıcık, çevre ilçelerine belediye başkanları ile yaklaşık 15 bin kişi izledi.
Şubat soğuğuna rağmen havanın da güzel olması ile mangalını, etini, yiyeceğini güreş alanına getiren izleyici ise bir yandan piknik yaparken öte yandan da güreşleri büyük zevkle izleyerek çifte mutluluk yaşadı.
Deve sahipleri ise güreşen develerinin rakibine karşı galip gelebilmesi için ellerinden geleni yaparken hakemler ve saha görevlileri sürekli olarak deve sahiplerini uyardı. Güreş tutan develerin zaman zaman hızını alamayarak seyircilerin bulunduğu alana çok yaklaşmaları ve kaçan develerin seyircinin üzerine gitmesi ise heyecanlı anlara neden oldu. Güreşlerde Ege, Marmara ve Akdeniz bölgelerinden gelen ve değerleri 50 - 350 bin TL arasında değişen fiyatları ile birbirinden değerli pehlivan develer, gelenekleri yaşatmak adına 15 bin izleyicisini coşturdu.
Güreşlerin renkli isimlerinden olan Hanımağa lakaplı Zekiye Çelebi isimli Denizlili güreşsever, üzerinde takılı halde bulunan 300 bin TL değerindeki altınlarla güreşleri izledi. Hanımağa, Belediye Başkanı Haluk Alıcık’a halıdan yapılma portresini hediye etti.
. Hanımağa Zekiye Çelebi, üzerinde taşıdığı servete rağmen kesinlikle korkmadığını ifade ederek, “Şu an üzerimde 300 bin TL değerinde altın var. Biz Osmanlı torunuyuz. Bende değirmen taşı gibi bir yürek var. Ben Türkiye’nin resmi hanımağasıyım. 15 ağalığım var. Türkiye’nin her yerindeki güreşlere gidiyorum. Gençlerimize bu güzelliği, geleneklerimizi göreneklerimizi göstermemiz bilgilendirmemiz gerekiyor. Bu gelenek ve güzellik dünyanın hiçbir yerinde yok. Sadece Türkiye’de var. Biz gençlerimize iyi bir gelecek bırakmak istiyorsak onlara gelenek ve göreneklerimiz yaşatarak öğretmemiz lazım. Ne mutlu Türküm diyene” dedi.