Yıllardır süren araştırmaların ardından Ata'nın insan figürü olduğu anlaşıldı.
Uzaylı sanmışlardı, ne olduğu ortaya çıktı!
Tardigrad ile ilgili ilk tanımlamayı Alman bilim adamı Johann August Ephraim Goeze 1773 yılında yaptı. Mikroskop altında bakıldığında cüssesi bir ayıya benzeyen tardigradlar, nükleer patlamaya bile dayandığını bildiğimiz hamam böceklerinden daha güçlü ve dayanıklı. Her bir tardigradın en az 200 yıl kadar ömrü olduğu düşünülüyor. Bu küçük hayvanın, yaşam şartlarının zorlaştığı durumlarda, en temel biyolojik ihtiyaçları dışında metabolizmasını tamamen uykuya yatırarak sağ kalma becerisi geliştirdiği belirtiliyor.
AGORA TAVŞANI
Dünya üzerinde yaşayan ve bizim varlığından haberdar olmadığımız milyonlarca ilginç hayvan türünün yanı sıra bilim insanları her yıl yeni türler keşfetmeye devam ediyor. İşte adını belki de hiç duymadığınız o ‘tuhaf' hayvanlardan bazıları… Dev bir pamuk şekeri gibi görünen şey, aslında, Angora tavşanı,
ANKOLE-WATUSİ
Ankole Longhorn olarak anılan Ankole-Watusi, çoğunlukla muazzam boynuzlarıyla bilinen çeşitli sığır türüdür. Boynuzları 2.5 metreye kadar uzayabilir. Erkekleri 700 kg, dişileri ise 450-550 kg civarında olabilir.
MAVİ DENİZ SALYANGOZU
Glaucus atlanticus, Glaucidae familyasından orta büyüklükte bir deniz salyangozu türüdür. Glaucus atlanticusun bilinen isimleri arasında Mavi deniz salyangozu, Mavi okyanus salyangozu, Mavi ejderha ve Deniz kertenkelesi bulunur. Canlının yetişkin bireyinin boyu yaklaşık olarak 5-6 cm dolaylarındadır. Canlının vücudunda hava keseleri bulunur ve bu hava keselerini doldurup boşaltarak suyun yüzeyine çıkabilir ve su üzerinde durabilir.
ALTIN KAPLUMBAĞA BÖCEĞİ
Birçok hayvan hızlıca vücutlarının rengini değiştirerek, bazen de sadece uygun pozisyonda durarak bulundukları ortama uyum sağlarlar. Altın kaplumbağa böceği de renk değiştirme sanatını kullanan canlılardan biridir.Bukalemun ve mürekkep balığı gibi canlılar, pigment adı verilen, renkli kimyasallar taşıyan bazı özel hücrelerin boyutunu değiştirerek renk tonlarını değiştirirken; Panama altın kaplumbağa böceğinin başvurduğu yöntem ise farklıdır.Bu böcek 8 milimetreye kadar büyür. Şeffaf bir kabuğa sahip olan bu böceğin kabuğu, genellikle metalik altın rengini yansıtır.Ancak; böcek rahatsız olduğu zaman altın rengi kaybolur ve kırmızıya dönüşür. Böceğin renk değiştirmesi kabuğunun yapısal özelliklerinden kaynaklanır.Araştırmacılar, elektron mikroskobu yardımıyla böceğin kabuğunu yakından incelemiş ve kabuğun üç katmandan oluştuğunu keşfetmişlerdir. En kalın tabaka alttaki, en ince tabaka ise üsttekidir. Her bir katman, daha küçük katmanların paketlenmesinden oluşmaktadır.Her katman, farklı bir renkte ışığı yansıtır. Bir araya geldiğinde, tüm bu yansımalar altın rengini üretir.