İntiharın eşiğinden döndüm
Usta magazinciler Gülşen Yüksel ve Müge Dağıstanlı'nın sorularını yanıtlayan Can Tanrıyar, programda şok açıklamalar yaptı.
Öyle hak etmediğim olaylar yaşadım ki. Benim evim 14'ncü katta. Aslında yüksekten korkmam ama, artık cama yaklaşamamaya başladım. Camdan atacaktım kendimi. Yükseklik korkum da yok. İntihar edecektim. Ben şarkı mı söyleseydim, intihar mı etseydim? Annesini kaybetmiş iki çocuğum var benim. Onlar geldi aklıma. Şimdi o camı hiç açmıyorum…
Can Tanrıyar, Müge Dağıstanlı'nın: "Silahınız var mı?." sorusuna, "Evet evde kasada duran bir silahım var. Ama eve hırsız girdiği için o silahı bana Petek aldırtmıştı!.." dedi.
En kötüsü böyle bir başvuruda bulunuyorlar. Gazeteye veriyorlar. Ben savcılığa gidiyorum. Böyle bir karar yok diyorlar. Başvurularını gazeteye veriyorlar. Annem soruyor bana 'Sen eve mi gittin?..' diye. Ben Petek'i 6 aydır görmedim. Yarın da karakoldayım. Bu hayali suçlamalarla ben hapise girsem Petek mutlu mu olacak? Bu böyle yaptığı sürece benim konuşmalarım bitmez. Ben şu anda sadece müzikle uğraşmak istiyorum.
Ben yeni bir albüm yaptım. Ama şimdi bu şarkıları paylaşmak hoşuma gidiyor. Ama lütfen beni artık rahat bıraksınlar. Ben de hayatımı yaşamak istiyorum.
Bu mahkemeler bitmeden ben bir şey yapamam. Petek öldü benim için. Fiziken de kendini bitirdi her yerine silikon yaptırarak. Artık o geriye dönemez. Ama bunlardan kurtulursam tabi ki evlenmeyi düşünürüm.
Petek köpeklerini bile almadı. Ama ben bu köpekleri seviyorum. Ben bunlara bakacağım artık.Can Tanrıyar programın son bölümünde Petek Dinçöz'e şu sözlerle mesaj gönderdi:
Gönlümden geçenler, ilişki bitse de havaya uçup gidemez. Senin yaptığın işi ben bizim çocuğumuz olarak görüyorum. Petek sen başarılı olmak zorundasın. Şu anda da bana söylüyorlar. Sen ayrıldın Petek bitti diyorlar. Yapma Petek. İşini gücünü yap. Sen çok değerli bir noktadasın. Senin yanındaki insanlara benim için yazılar yazdırma. Numaram aynı. Beni ara. Ben herşeyi kabul ettim. Ama sen etmedin. İmam nikahımızı bitirelim dedim. Onu da kabul etmedim. İşine bak gücüne bak.
"Her kim ne anlatıyorsa yalan. Ben sana asla düşman değilim. Eski olaylara ben saygılıyım. Ne olur şu karakol işlerini kapat. Kapatmadığın sürece ben maalesef böyle çıkıp hayali suçlamalara karşı kendimi savunmak durumunda kalıyorum. Ben şirketteki çocukların hepsine söyledim. Ne olur onunla ilgili kötü haber yapmayın diye. Ben senin başarılı olman için her şeyi yapacağım. Ben görünmeden senin için iyi şeyler yapmak istiyorum. Sen kötü olursan bütün fatura bana çıkacak.."
Bir yuva kurmalısın. Beni abin olarak kabul et. Ben seni kardeşim olarak görüyorum. Karakollara gitmek sana yakışmıyor Petek. Güçsüz kadınlar için kurulan aile mahkemeleri var. Senin gibi bir sürü korumalarla gezen kadınlar için değil bu. Sen korumayla gezen biri olarak beni nasıl bunlarla suçlarsın? Sen mutlu, başarılı olmazsan ben yine çok üzüleceğim. Kimse Can çekildi, Petek bitti desin istemiyorum. Çünkü ben yılarca bu lafların karşısında durdum!
"Kim ne anlattıysa yarım saat bir yerde oturalım, istersen basını da çağıralım. Mahkeme işlerini kaldır. Vedalaşalım, önümüze bakalım."
Bu arada Can Tanrıyar, "Petek Dinçöz'ün hala peşinde olduğuna ilişkin iddialara da tepki gösterdi!.. Tanrıyar, şu sözlerle bundan sonra hayatında yeni bir sayfa açmak istediğinin altını çizdi: "Bana kimse bu kızın peşinde koşuyorsun demesin. Ben artık aksine bu diyaloglardan kurtulmaya çalışıyorum! Sen beni hapise sokturmak istiyorsun. Ben sana ne yaptım? Ben konuşmayıp, gidip hayali suçlamaları kabullenip teslim olayım mı? Şeytan diyor ki beni hapise atsınlar, bunlar da göbek atsınlar. İnsan çıldırıyor bazen. Beni arayacaklarına dostlarım da Petek'i arasın. Mahkemeleri çeksin, ikimiz de hayatımızı yaşayalım…"