HABER

İstanbul'da koronavirüsle mücadelenin kalbi görüntülendi

Koronavirüsle mücadelenin ilk adımı olan 112 Avrupa Komuta Merkezi'nde salgınla birlikte artan yoğunlukla yaşananlar görüntülendi. İstanbul Avrupa İl Ambulans Servisi Başhekimi Uzm. Dr. Fatih Türkmen, "Biz ayda 600 bin civarı çağrı alan bir merkezdik. Tabii ki şu anda süreçlerimizde neredeyse iki katına varan bir çağrı yoğunluğumuz ortaya çıkmaya başladı. Günde 40 bine ulaşan çağrılar almaya başladık" dedi.

Sağlık çalışanları koronavirüs ile 7 gün 24 saat mücadele ediyor. Mücadelenin ilk adımı ise çağrı merkezleri. Bu günlerde yoğunluğun oldukça arttığı 112 Avrupa Komuta Merkezi'ne, günde 40 bine yakın çağrı geliyor. Çağrı merkezini koronavirüs şüphesiyle arayan da var, başka şikayetlerle de. Çağrıları yanıtlayan görevliler, salgın dolayısıyla rutin sorularına ek hastalara, tek tek koronavirüs semptomlarının olup olmadığını soruyor. Sorular bittiğinde ise hastadan, var ise maske ve eldivenini takarak sağlık personellerini beklemesi isteniyor. Sonraki aşamada ise en yakın ambulans, adres bilgileri teyit edilen hastanın evine yönlendiriliyor. Ekipler, her hastaya koruyucu ekipmanlarını giyinerek gidiyor.

ÇAĞRILAR İKİ KATINA ÇIKTI

Büyük bir özveri ile çalışan komuta merkeziyle ilgili bilgileri İstanbul Avrupa İl Ambulans Servisi Başhekimi Uzm. Dr. Fatih Türkmen verdi.

Koronavirüs nedeniyle her zamankinden çok daha yoğun günler geçirdiklerini ve çağrı sayılarının oldukça arttığını dile getiren Türkmen, "Normalde de çağrı merkezimiz Türkiye'nin en yoğun çalışan, en fazla çağrı alan merkeziydi. Tabii ki bu koronavirüs ile ilgili durumlar ortaya çıkınca hem danışmak için arayanlar, hem de sokağa çıkma yasakları gibi durumlarda insanların insani ihtiyaçları ile ilgili danışabileceği bir merkez olmamızdan dolayı, çağrılarımız aşırı miktarda arttı. Tabii ki biz öncelikle işimiz gereği sağlıkla ilgili çağrılar almak istiyoruz ve ambulanslarımızı sadece acil vakalar için çıkartmak istiyoruz. Tabii bu sürecin içinde bizim günde gelen çağrı sayılarımız zaten bilinmekte. Biz ayda 600 bin civarı çağrı alan bir merkezdik. Tabii ki şu anda süreçlerimizde neredeyse iki katına varan bir çağrı yoğunluğumuz ortaya çıkmaya başladı. Günde 40 bine ulaşan çağrılar almaya başladık. Çok şükür ekibimizle birlikte bu çağrıların hepsini karşılayabiliyor ve gereken acil vakaların hepsine ambulanslarımızı çıkartabiliyoruz. Sahada eş zamanlı 181 ambulansımız Avrupa yakasında görev yapmakta. Tüm ekiplerimiz canla başla, gerektiğinde kendi ihtiyaçlarından bile fedakarlık göstererek çalışmaktalar. Onları da sizlerin nezdinde bir kez daha tebrik ediyorum" dedi.

EKİPLERİN SAYISI ÇOĞALDI

Bu süreçte personel sayılarının arttığını söyleyen Fatih Türkmen, "Bizim İstanbul genelinde gün içerisinde sahada ve komuta merkezlerimizde çalışan bin tane sağlık çalışanımız bulunmakta. Her gün bunlar, sahada nöbet usulü çalışmaktalar. Ayrıca idari ekiplerimiz de var. Biz çok büyük bir sağlık ordusuyuz 112 hizmetleri olarak İstanbul halkına hizmet vermekteyiz. İlk vakanın ortaya çıkmasıyla beraber bakanlığımız 600'den fazla personel ataması yaptı ve ekiplerimizde artışlar meydana geldi. İş yoğunluğunun artması bizlere yorgunluk getiriyor elbette ama şu süreçlerde ülkemize fayda sağladığımızı, bu sıkıntılı süreçleri birlikte yendiğimizi bilmek de aslında bizlere gurur veriyor" şeklinde konuştu.

'30-45 SANİYE GİBİ SÜREDE ÇIKIŞ SAĞLANIYOR'

112 Avrupa Komuta merkezinde nasıl bir sistem ile çalıştıklarını ise Türkmen, şu sözlerle anlattı:

"Aslında bir komuta çağrı merkezi usulü ile çalışıyoruz. Çağrı karşılayıcılarımız var. Bu kişiler sağlık personeli değil. Bunlar çağrı geldiği vakit, çağrının sağlıkla ilgili olup olmadığını ve neyle ilgili olduğunun ayrımını yapıyorlar. Biliyorsunuz biz vefa hizmeti de veriyoruz. Onun ayrımını yapıp, eğer sağlıkçıyı ilgilendiren bir çağrı ise sağlıkçıya aktarıyorlar, sağlıkçı durumunu değerlendiriyor ve gerek görürse de telsizci üzerinden de vakalarımız veriliyor. Sürecimizin içinde herhangi bir konsültasyon ihtiyacı doğarsa doktorlarımız devreye girerek hastalarımızı değerlendiriyorlar. Tabii burada koronavirüs ile ilgili bazı sorular gündeme geliyor. Test yapılıp yapılmadığı, hastanın nefes darlığının olup olmadığı, ateşinin olup olmadığı, öksürük gibi semptomların olup olmadığı değerlendiriliyor ve bunlara göre bir skalamız var. Burada da koronavirüs şüphesinin olup olmadığını belirleyip, ekiplerimiz buna göre değerlendirip vakalara koruyucu ekipmanla birlikte çıkma duruma giriyorlar. Tabii istasyonlarımızda bu kısa süre içinde hallediliyor. 30-45 saniye gibi sürelerde koruyucu ekipmanlar hızlı bir şekilde giyilerek vakaya çıkış sağlanıyor."

Hastalara ortalama ne kadar süre içinde ulaştıkları sorusuna ise Türkmen, "Biz en kısa süreyi hedefliyoruz. Tabii ki bu süreçler 1-2 dakikalık bir periyodu içeriyor. Vakanın alınması, buradan aktarıldıktan sonra ekibin hazırlanıp çıkması ve ambulansın kontağı çalıştırıp çıkması genellikle 1-2 dakikalık bir süreci kapsamakta. Bizim için her zaman kural şudur, "En yakın ve en uygunö bazen en yakın oluyor, bazen en uygun. Bu sahanın durumuna göre değişmekte. Ekiplerimiz uygun olduğunda yakın bir bölgeden de ambulans çıkartabiliyoruz. Biz sürekli çağrının geldiği noktayı da yaklaşık olarak tespitini yapabiliyoruz. Ambulanslarımızın GPS sistemi üzerinden anlık nerede olduğunu, hastanede mi, vakayı bırakıyor mu görebiliyoruz. Ayrıca yapılan iş ve işlemleri de takip ediyoruz. Malzeme alımında mı, dezenfeksiyon işleminde mi, hastayı bırakıyor mu…"yanıtını verdi.

'BİZİMLE İLGİLİ OLMAYAN ÇAĞRILAR ŞEVKİMİZİ KIRIYOR'

Koronavirüs salgını başladığından beri 112 acil hattını meşgul eden asılsız çağrıların azaldığını, bu günlerde bu tip çağrılar almadıklarını dile getiren Türkmen, "Bizim uyarımız hep 112'yi meşgul etmeyin, acil durumlarda arayın yönündedir. Çok şükür şu an ülkece bu çağrılarda bir azalma gördük. Ayrıca dediğiniz gibi, bizi danışmanlık için de arayanlar oluyor. Biz aslında danışmanlık hizmeti vermiyoruz. Bu yüzden bu tür hizmetler için, özellikle koronavirüs için bakanlığımızın kurmuş olduğu koronavirüs ile ilgili danışmanlık hizmeti veren 184 hattımız var. Oraya vatandaşlarımız müracaat edebilirler. Biz acil vakalara, sağlık ile ilgili olan vakalara bakmak istiyoruz. Bunları şu an göğüsleyebiliyoruz. Bununla ilgili bir sıkıntımız yok, ama bizimle ilgili olmayan çağrılar geldiği vakit, tabii ki ekibimizin şevki kırılabiliyor ve yorgunluk ortaya çıkabiliyor" şeklinde konuştu.

İstanbul'da 112 sisteminde çalışan personel ve ambulans sayılarından da bahseden Türkmen, "181 ambulansımız Avrupa yakasında hizmet vermekte, fiziki olarak şuanda 165 tane noktamız bulunmaktadır. Anadolu yakasında ise 106 tane ambulansımız hizmet veriyor. 112 sisteminde yaklaşık 5 bin civarında çalışanımız var. Ekiplerimizde paramedik ve ATT arkadaşlarımız, ambulans sürücülerimiz var. Ayrıca tabii doktorlu ekiplerimiz var, yine komutada doktorlarımız, idari ekiplerimiz, telsizcisinden tutun, bilgi işlemcisinden yazılımcısına kadar biz büyük bir orduyuz. Büyük bir ekibiz" dedi.

DIŞ ORTAMDAN İZOLE MÜDAHALEDE BULUNUYORLAR

Ekiplerin hastalara giderken aldığı önlemeleri ise Türkmen, "Koruyucu ekipmanlarımız zaten tüm vücudu kaplayan bir tulum, bir n95 maske, yüzü koruyan bir gözlük ya da siperlik. Ekiplerimiz bununla birlikte çıkıyor ve mutlaka hastaya da cerrahi maske takıyorlar. Bizim için koronavirüslü vakanın da diğer hastalardan bir farkı yok. Nefes darlığı, yüksek ateş, halsizliği varsa diğer hastalıklarda buna benzer şikayetlere neden olduğu için müdahale şeklimiz değişmiyor. Sadece kendimizi, ekibimizi, ambulansımızı ve hastayı dış ortamdan olabildiğince izole ederek müdahalelerimizi gerçekleştiriyoruz" şeklinde anlattı.

Kaynak: DHA

İstanbul'da koronavirüsle mücadelenin kalbi görüntülendi

En Çok Aranan Haberler