CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 31 Mart seçimlerinde partisinin de içinde bulunduğu Millet İttifakı'nın kazandığı ilçe belediyelerini ziyaret etmek üzere Aydın'a yaptığı ziyaretin ikinci gününde, kentin düşman işgalinden kurtuluşunun 97'nci yıl dönümü kutlamalarına katıldı. Törende Kemal Kılıçdaroğlu'nun yanı sıra Vali Yardımcısı Mustafa Hulisi Arat, CHP'li Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu, milletvekilleri, kamu kurum ve kuruluşlarının yetkilileri, askeri yetkililer ile siyasi parti yöneticileri de hazır bulundu. Kent Meydanı'ndaki törenler, Başkan Çerçioğlu'nun Atatürk Anıtı'na çelenk bırakmasıyla başladı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasından sonra konuşan Çerçioğlu, Aydın'ın kurtuluşunun 97'nci yıl dönümü kutladıklarını söyleyerek, "7 Eylül, Aydın için bağımsızlık, özgürlük günüdür. Bugün Aydın'ın kurtuluş kıvılcımının ateşlendiği gündür. Bizler için 7 Eylül kurtuluş bayramıdır. Bugün 'Ya istiklal ya ölüm' diyen atalarımızın bu topraklarda bağımsız, özgür yaşayabilmemiz için ölümü göze aldığı gündür" dedi. Törenden sonra Kılıçdaroğlu ile parti yöneticileri, kentteki yarışmalarda dereceye giren öğrencilere hediyeler verdi, 7 Eylül Anıtı'na karanfil bıraktı.
'SİZDEN SADECE SABIR İSTİYORUM'
Törenin ardından Aydın Büyükşehir Belediyesi'ni ziyaret eden CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, belediye önünde vatandaşlara seslendi. Kılıçdaroğlu, "Hak, hukuk, adaleti sağlayacağız. Ama kararlıyız. Sizden sadece sabır istiyorum. Dikkatli gideceğiz, kavga etmeden, toplumu germeden gideceğiz. Kurtuluş Savaşı'nı verenler bizim her döneme baş tacı yapmamız gereken kişilerdir. Başta önderimiz Gazi Mustafa Kemal, arkasında binlerce şehidimiz var, gazilerimiz var. Onları bugün yad ettik, andık. Elbette burası efeler diyarı. Efelerin bizim milli kurtuluş tarihimizde özel yeri vardır. İşgalde ilk direnenler onlardır. Kadın erkek demeden birlikte mücadele edenler onlardır. Anadolu'nun kurtulmasında bir anlamda her türlü mücadeleyi verenler bizim aydınlarımız, efelerimizdir. Efelere aydınlar diyorum. Eğer bir kişi milli mücadele veriyorsa o kişi aydınların biri parçasıdır. Her türlü özveriyi gösterdi onlar" dedi.
'SİZE YÜREKTEN TEŞEKKÜR EDİYORUM'
"Seçim yok, Kılıçdaroğlu niye geldi diyeceksiniz" diyen Kılıçdaroğlu sözlerini şöyle sürdürdü: "Size yürekten teşekkür etmek için geldim. Özlem Hanım'ı, yani sizin tanımızla topuklu efeyi Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı seçtiğiniz için size yürekten teşekkür ederim. Gazi Mustafa Kemal'in ön gördüğü hedeflerden birisi kadın erkek eşitliğiydi. Kadının ikinci sınıf olmasını asla içine sindiremedi. Kız çocuklarımız okumalıydı, onların da hakim, belediye başkanı muhtar olmaya, ülkeyi yönetmeye hakları vardı. Kadın ve erkeğin birlikte yönettiği bir ülkeyi hayal ediyordu. Şimdi bir büyükşehir belediye başkanımız var. Ve kendisi kadın. Bütün çabasını Aydın'a adamış bir kadın. Başkanın dediği gibi yol yapacağız, alt yapı üst yapı zaten bunları yapacak ama sosyal belediyecilik nedir? Aydın'da bir çocuk yatağa aç giriyorsa belediye başkanının yatağa girmemesi lazım, o çocuğun karnını doyuracak. Sosyal belediyecilik bu. Belediye başkanlarımıza öneriyoruz. Gideceksiniz Aydın'a, Aydın'da Özlem Çerçioğlu'na gideceksiniz. Geçmişte neler yaptı, hangi projeyi kaç liraya mal etti, bütün bu bilgileri alarak kendi bulunduğunuz ilde bunları hayata geçirebilirsiniz. Onlar da örnek alıyorlar."
'İSRAFLA MÜCADELE EDİYORUZ'
İstanbul'da belediyeye ait araçların meydanda toplanıp sergilenmesine de değinen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Elbette hesap verecek belediye başkanımız. Harcadığı paranın hesabını verecek. Bir de diğer belediyelere bakın. Gazetelerde gördünüz fotoğrafları. İstanbul'da binlerce aracın yığıldığı fotoğraf. Bizim inancımızda israf haramdır. İsraf etmeyeceksiniz. Birilerini zengin etmek için vatandaşın belediyeye ödediği harçları alıp sadece bir çıkar grubuna aktarırsanız, sorun vardır. Mücadele ediyoruz. Şimdilik mücadeleyi İstanbul, Ankara, Adana, Mersin'de yapıyoruz. Harcanan her kuruşun hesabını vermekten vazgeçmeyeceğiz. Bu bizim namus borcumuzdur. İstanbul'da bunu yapıyoruz. Dediler ki 'Nerede bu israf?' Buyurun israfı görüyorsunuz. Binlerce araç nerede kullanılıyordu? Bunlara paraları veriyorlardı. Kimler nereye gidiyor? Lüks harcamalar, bütün bunların hepsi var da yeri geldiği zaman hepsini açıklayacağız" dedi.
CUMHURBAŞKANLIĞI TARAFSIZLIĞI İÇİN REFERANDUM
"Cumhurbaşkanı dediğiniz kişi, cumhurun başkanı olmak zorundadır" diyen Kemal Kılıçdaroğlu şöyle konuştu:
"Bütün siyasi partilerin, bütün vatandaşların cumhurbaşkanı olmak zorundadır. Tarafsız olması lazım. Bir siyasi partinin genel başkanı cumhurbaşkanı olamaz. Seçildikten sonra gelip parlamentoda tarafsız davranacağı için namusu ve şerefi üzerine yemin ediyor. Ama bugün gördüğümüz tablo farklı bir tablo. Tarafsız bir cumhurbaşkanı yok. Ben çağrı yaptım, Aydın'dan da çağrı yapıyorum. Cumhurbaşkanının tarafsız olması lazım. Bunun için diyorsunuz ki anayasayı değiştirelim. Gelin değiştirelim. Vatandaşa soralım, referandum yapalım. Eğer vatandaş 'taraflı olsun' diyorsa söz bir daha bir şey demeyeceğim. Bir partinin genel başkanı mahkemeye hakim tayin edemez. Eğer tayin ederse orada yargı bağımsızlığından söz edemezsiniz. Hakim karar verirken saraya bakıp 'dur bakayım ona göre karar vereyim' derse orada adaletten söz edilemez. Adalet ve vicdan. Vicdanına göre karar verecek. Ben toplumun adalet ve vicdanına inanıyorum. Son örneği İstanbul'da yaşadık. Cumhurbaşkanına hakaret diyorlar. İyi de sen bir partinin genel başkanısın, nereden çıktı cumhurbaşkanı. Cumhurbaşkanıysan tarafsız olacaksın. Taraflıysan bu iş böyle olmaz."
KARARNAMENİN AÇIKLANMASINI İSTEDİ
Tank palet fabrikasının Katarlılara satıldığını söyleyerek buna tepki gösteren ve yeni çıkan kararnamenin açıklanmasını isteyen Kılıçdaroğlu, "Sizin kurtuluş gününüz. Efelerin kurtuluş mücadelesi verdiği en önemli illerden birisi Aydın. Her ülke kendisini savunmak için fabrikalarını kurar. Bizim en önemli silah fabrikamız Sakarya'daki tank palet fabrikası. Devletin sırları vardır orada. Herhangi bir kişi 'Ben gidip o fabrikayı gezeyim' derse, 'Bir dakika burada gezemezsin, devletin sırları var' derler. Kalktılar tank palet fabrikasını Katar'a sattılar. Hadi çimento fabrikasını sattın yahu bir devlet silah fabrikasını bir başka ülkenin ordusuna satar mı? Şimdi bir kararname daha var. Katar ordusuna verdiler, bunu gizliyorlar. Aydın'dan sayın Erdoğan'a rica ediyorum. İmzaladığın ikinci kararnameyi de Resmi Gazete'de yayımla, bu milletin bilmeye hakkı var. O tank palet fabrikası son kuruşuna kadar milletin parasıyla kuruldu. İkinci kararnameyi açıkla, neyi gizliyorsunuz milletten. Bir taraftan terör başımıza bela oldu. Bir taraftan Suriye meselesi var. 17 yıldır ülkeyi yönetiyorlar, geldiğimiz hale bakın. İşsizlik 8.5 milyona dayandı. Çiftçi, işçi, esnaf halinden memnun değil ve herkes soruyor, 'Memleketin hali ne olacak' diye. Biz asla umutsuzluğa kapılmayacağız. Biz en zor koşullarda dahi Türkiye Cumhuriyeti'ni aydınlığa çıkarmaya ant içmişiz. Mirası Mustafa Kemal'den aldık. Çıkışı beraber yapacağız. Nasıl yerel seçimlerde İstanbul'da önemli bir çıkış yaptık. Adana'da, Antalya'da, Mersin'de başkent Ankara'da önemli bir çıkış yaptıysak, önümüze seçimler geldiği zaman aynı çıkışı yapacağız. Sizden sadece bu süreçte düşünmenizi ve anlatmanızı istiyorum, çünkü her birimizin tek tek bu ülkeye çocuklarımıza, torunlarımıza karşı sorumluluğumuz var. Bu ülkede hepimiz huzur içinde beraber, birlikte yaşamak istiyoruz. Bunu gerçekleştirecek olanlar da bizleriz" dedi.
Konuşmasının sonunda siyasi parti temsilcilerine de teşekkür eden CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Millet ittifakından vazgeçme niyetimiz yok" dedi. Kılıçdaroğlu, daha sonra belediyeden ayrıldı. (DHA)