Darbe girişimini öğrenince eski adıyla Boğaziçi Köprüsü'ne koşan ve FETÖ'cü askerlerle karşı karşıya gelen Gündüz, ayağından vurularak gazi oldu. 3 sene boyunca 47 ameliyat olan Gündüz'ün son ameliyatında ayağı diz altından kesilerek protez takıldı. O gece arkadaşları tarafından köprü çıkışına kadar yaralı olarak götürülen Gündüz'e ilk müdahaleyi ATT çalışanı Satı Gökarslan yaptı. Gökarslan ve gazi Gündüz, 15 Temmuz Şehitler Köprüsü'nde darbe girişimi gecesini Anadolu Ajansı muhabirine anlattı.
Bir sağlık çalışanının gözünden o geceyi anlatan Gökarslan, "Olay olduğunda komuta merkezimizin de görevlendirmesiyle o zamanki adıyla Boğaziçi Köprüsü'ne yönlendirildik. Birçok yol kapatılmıştı. Asayiş ekiplerinin bize metrobüs hattını açmalarıyla köprüde ilerleyebildik. Köprünün ortalarına gelemeden zaten vatandaş önümüzü kesti ve bize yaralı getirdi. Sürekli etraftan mermi ve patlama sesleri geliyordu. Uçaklar alçak uçuş yaptıkları için sesler geliyordu. Tabii biz görevimiz icabı hiçbirine aldırış etmeden görevimizi ifa etmeye çalıştık." ifadelerini kullandı.
Ambulansla hastaneye giderken bir grup tarafından yolları kesilen ve saldırıya uğradıklarını söyleyen Gökarslan, "Kurşunlanıyoruz sandık. Büyük bir taş atıp camımızı patlatmışlar. Şoförümüz soğukkanlı bir şekilde durmadan yoluna devam etti ve hastaneye gittik, yaralıları nakledebildik." diye konuştu.
Hastaneye vardıklarında etrafın kan gölüne döndüğünü söyleyen Gökarslan, "Hastaneye gittiğimizde ise oradaki durum hiç iç açıcı değildi çünkü tüm sedyeler dolmuştu. Hatta yerler dolmuştu. Yerlerde de hastalar yatıyordu. Çok kanamalı hastalar vardı. Sürekli etrafta yaralıların feryadı, yaralıların yakınlarının feryadı, yakınlarını arayan hastaların yakınlarının feryadıyla inliyordu etraf. Hastanede o anki atmosfer gerçekten çok kötüydü." şeklinde konuştu.
'KIZIMI BIRAKTIM, EŞİMLE HELALEŞTİM, DIŞARI ÇIKTIM'
Gazi Sabri Gündüz ise darbe girişimi gecesi televizyonu açtığında TRT'deki sözde bildiriye denk geldiğini ifade etti. Sokağa çıkma kararı aldığını belirten Gündüz, "Zaten olayı ilk öğrendiğim andan itibaren içime bir korku girdi, devlete, millete ne olacak diye. O zaman kızım daha 15 aylıktı. Kızımı bıraktım, eşimle helalleştim, dışarı çıktım." diye aktardı. Köprüdeki çatışmayı öğrendikten sonra oraya yöneldiğini ifade eden Gündüz, o geceyi şöyle anlattı:
"Köprüde darbecilerin kapattığı şeride doğru, tankların olduğu noktaya kadar geldik. O gecenin cehennem olduğu noktalardan bir tanesindeydim. Devletime ve milletime hizmet etmek için elimden ne gelmesi gerekiyorsa yapardım, yaptım da. Ben buraya geldikten yarım saat sonra vuruldum. Zaten vurulacağımızı biliyorduk, o kadar merminin içerisine girip sağlam çıkmak büyük bir şans olurdu.