Todd Phillips’in ortak yazarı, yapımcısı ve yönetmeni olduğu “Joker”de, yapımcılar, DC evreninin bu ünlü kötü adamının özgün vizyonunu, karakterin daha geleneksel mitolojisinin başlangıç hikayesiyle aşılayarak ama belirgin bir şekilde kendine özgü sunuyorlar.
Üç kez Oscar adayı olan Joaquin Phoenix’in başrolünü üstlendiği Joker’de ona, Oscar ödüllü Robert De Niro, Zazie Beetz, Frances Conroy, Brett Cullen, Glenn Fleshler, Bill Camp, Shea Whigham, Marc Maron, Douglas Hodge, Josh Pais ve Leigh Gill gibi isimler eşlik ediyor. “Borat” ve “The Hangover” üçlemesine imza atan Oscar adayı Todd Phillips’in ortak yazarı, yapımcısı ve yönetmeni olduğu filmin senaryosu Phillips’le birlikte Oscar adayı yazar Scott Silver’ın kaleminden çıktı.
Kalabalık içinde bile her an yalnız Arthur Fleck bağ kurma arayışındadır. Yine de, Gotham şehrinin isli sokaklarında yürürken; bölünme ve hoşnutsuzluğun düşmanca bir yer hâline getirdiği şehrin, üzeri girafitilerle dolu toplu taşıtlarına binerken, Arthur yüzünde iki maskeyle dolaşır. Bunlardan birincisi gündüz işi için yüzüne çizdiği palyaço suratıdır. Diğeri ise asla silip çıkaramayacağı bir maskedir: Bu, çevresindeki dünyanın bir parçası gibi hissetmek için ortaya koyduğu boş çabayı yansıtan bir maskedir; hayatı tekrar tekrar yerle bir edilmiş, yanlış anlaşılmış bir adamı gizleme çabasıdır. Babasız büyüyen Arthur’ın annesi kırılgan bir kadındır ve belki de Arthur’ın en iyi arkadaşıdır. Annesi onu Happy (Mutlu) takma adıyla çağırır; bu lakap Arthur’ın yüzüne içindeki yürek acısını gizleyen bir gülümseme yayar. Fakat, sokakta ergenlerin zorbalığına, metroda takım elbiselilerin sataşmalarına ya da işteki diğer palyaçoların şakalarına maruz kaldığında, topluma aykırı bu adam çevresindeki herkesle gitgide daha da uyumsuz hâle gelir.
Joker, 4 Ekim’de sinemalarda...