Kuru deri, tıptaki adıyla kserosis cutis; ciltte fazla su veya yağ kaybına bağlı olarak gelişen değişiklikler olarak tanımlanıyor. Özellikle ‘atopik cilt’ denilen tabloda cilt doğuştan nemlendirici proteinleri yeteri kadar sentezleyemediği için bu grupta kuruluk daha şiddetli olarak gelişebiliyor.
Kış mevsiminde havadaki buharlaşma azaldığı ve nem oranı düştüğü için ciltte kuruluk yaz aylarına nazaran çok daha sık görülüyor. Ayrıca kuru ve soğuk rüzgar da kuruluk şikayetini daha da artırılabiliyor. Acıbadem Dr. Şinasi Can (Kadıköy) Hastanesi Dermatoloji Uzmanı Dr. Süleyman İzzet Karahan, hemen her yaşta gelişebilen ciltte kuruluk sorununun mutlaka önlenmesi gerektiğine dikkat çekerek, “Cildimizdeki kuruluğu ciddiye almazsak üzerinde egzama gelişebiliyor. Egzama oluşan yerler kaşınıyor ve buna bağlı olarak cildimizdeki problemler kısır bir döngüye girebiliyor. Dahası, cildimiz kaşınan yerlerden enfeksiyon da kapabiliyor, bunun sonucunda daha ağır ve ciddi tedaviler gerekebiliyor” diyor.
KIŞIN KURUYAN CİLTLERE 10 ETKİLİ ÖNERİ!
Odanın nemini artırın
Dermatoloji Uzmanı Dr. Süleyman İzzet Karahan, ev ve işyerinizde bulunduğunuz odanın nem oranını arttırmanın ciltte kuruluk şikayetini azaltabileceğine işaret ederek, “Bulunduğunuz mekandaki nem oranının yüzde 60 civarında olmasına özen gösterin. Sıcak veya soğuk hava cilt kuruluğunu arttırabildiği için oda sıcaklığını da 21-25 derece arasında tutmayı alışkanlık haline getirin” diyor.
Çok sıcak suyla banyo yapmayın
Çok sıcak suyla banyo yapmak ciltte kuruluk şikayetini arttırabiliyor. Ilık su tercih etmeniz hem ciltteki kuruluğu hem de kuruluğun yaptığı kaşıntı hissini azaltıyor. Dikkat etmeniz gereken bir başka önemli nokta da, banyo süresi olmalı! Suyla uzun süreli temas tek başına cilt kuruluğuna neden olabileceği için kış aylarında banyo süresini de 5 dakika gibi kısa süreyle sınırlı tutmayı alışkanlık edinin.
Antioksidan ve omega-3 önemli
Kış aylarında antioksidandan ve omega-3’ten zengin beslenmek kuruluk şikayetini bir miktar azaltabiliyor. Bunun nedeni ise antioksidanların cildimize zarar veren serbest radikallere karşı bariyer oluşturmaları. Yabanmersini, domates, havuç, fasulye, bezelye, mercimek ve balık yağı, bu içeriklerden zengin olan besinlerden bazıları. Soğuk havalarda düzenli olarak meyve ve sebze tüketmeyi de asla ihmal etmeyin, çünkü normal döngüsünü devam ettirebilmesi için cildimiz bu gıdalardaki vitaminlere de gereksinim duyuyor.
Bol bol su için
Kış aylarında cilt kuruluğundan kaynaklı şikayetlerinizin artmaması için bol bol su içmeniz çok önemli. Günde en az 2-2.5 litre su tüketmeniz, kuruluk şikayetinizi büyük oranda azaltacaktır.
Banyoda yulaf kepeği kullanın
Yulaf kepeğiyle banyo yapmak da cilt kuruluğuna karşı etkili olabilen bir yöntem. Dermatoloji Uzmanı Dr. Süleyman İzzet Karahan, yulaf kepeğinin özellikle nemlendirici ve kaşıntı giderici özelliği sayesinde kuruyan ciltleri önemli ölçüde rahatlatabildiğini belirterek, şöyle devam ediyor: “Yulaf kepeğini blenderden geçirip toz haline getirdikten sonra, küvetteki ılık banyo suyuna bir buçuk su bardağı kadar ekleyebilirsiniz. Küvette 15-20 dakika kadar beklemeniz yeterli olacaktır. Yulaf kepekli uygulamayı haftada 2 gün yapabilirsiniz.