İşte Bakan Koca'nın açıklamalarından öne çıkanlar:
24 saat içinde bile yaşam tarzı radikal değişiklikler gösterebiliyor. Artık herhangi bir insan bu hastalık yokmuş gibi yaşayamaz. Dünya koronavirüse karşı ne başarı göstermişse bunu izolasyona borçludur. Biz de hastalığın ülkemize girmesini bu yolla engelledik. Temas içinde olmayacağız, araya mesafe koyacağız, kendimizi izole edeceğiz.
İzolasyon konusu her gün daha fazla önem kazanıyor. Mücadele, temelde yayılmayı önleme mücadelesidir. Mücadelenin temelinde bireyler var. Herhangi birimizin tavizi hepimizi ilgilendirecek ciddi sonuçlar demektir. Bu günler şüphesiz geçicidir. Bir yönüyle bu bir savaştır, halk sağlığı savaşıdır. Hedefimiz bu savaştan mümkün olduğu kadar az can kaybıyla çıkmaktır.
Son 24 saatte yapılan test sayısı 14 bin 396, vaka sayısı 2 bin 148. Hayatını kaybedenlerin sayısı 63. Toplam 333 hastamız iyileşti. Toplam hayatını kaybedenlerin sayısı 277 oldu.
Aile hekimlerimize de ayrıca teşekkür etmek istiyorum. Bu dönemde pozitif veya şüpheli görülen vakanın kimlerle temas ettiğini bilmek, o kişileri özellikle izole etmek bu mücadelede önemli bir unsur olarak karşımıza çıkmakta...
Özellikle virüs çok kolay bulaşıyor. Başka hastalıklarda görmediğimiz bir hızla ilerliyor. Biz daha önce bunu böyle bilmiyorduk. Ortalama 2.6, 2.7 kişiye bulaştırır diye düşünüyorduk. O nedenle izolasyon ve hareketsizliğin son derece önemli olduğunun tekrar altını çizmek istiyorum. Bu virüsün dünyaya yayılımı 3 ayda oldu.
Yaptığımız test sayısı 100 bini geçti. Japonya'da yapılan test sayısı bugüne kadar 30 bin. Çin'den getirdiğimiz hızlı tanı kitleri de devreye girdi. Test konusunda haftaya 20-25 bin aralığına çok rahatlıkla çıkacağız.
Günde ortalamada 10 bine vardı taradığımız filyasyon hasta sayısı. Bu süreçte toplam takibini yaptığımız pozitifi gördüğümüz vakaları taradığımızda ortaya çıkan tabloda 47 bin 156 kişi olmuş oldu. Özellikle sahayı çok taramak istiyoruz. Filyasyonu yaygın yapmak istiyoruz. Test sayısı artacak pozitif vaka sayısı artacak ama önemli olan hayatını kaybeden hasta sayınını minimalize etmek. Bu dönemde herkes kendisini pozitifmiş gibi izole ederek önümüzdeki dönemi geçiriyor olmalı.
Bütün illerimizde koronavirüs vakasının olduğunu biliyoruz. İstanbul'daki vaka sayısı 8 bin 852, onu İzmir izliyor, onu Ankara, Konya ve Kocaeli izliyor.
İşte il il vaka sayıları:
İstanbul: 8 bin 852
İzmir: 853
Ankara: 712
Konya: 584
Isparta: 238
Sakarya: 207
Adana: 197
Bursa: 135
Samsun: 112
Toplam 39 ilimizde can kaybımız var. 42 ilimizde hayatını kaybeden vatandaşımız yok. Burada ağırlıklı İstanbul, devamında İzmir, Kocaeli, Ankara, Konya, Zonguldak, Trabzon, Balıkesir ve Sakarya şeklinde ilk 10 il sıralaması böyle...
Hayatını kaybeden kişilerin yüzde 79,5'u yani yüzde 80'i 60 yaş üstü. Yoğun bakımda olanların yüzde 74.7'si 60 yaşın üzerinde. Ayrıca risk grubunu hep söylüyoruz. Burada hiper tansiyona örnek olsun diye veriyorum, hayatını kaybeden vatandaşlarımızın yüzde 68,8'i tansiyon hastası olan.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, "Hastanelerimizdeki yoğun bakımlardaki douluk oranımız yüzde 63. Yatak doluluk oranımız Anadolu'da yüzde 40'larda. İstanbul'da yüzde 58'de." dedi.
Bir gazetecinin "Günde kaç saat uyuyorsunuz?" şeklindeki sorusu üzerine Koca, "Uyku faslının kendimle ilgili kısmına cevap vermeyeyim. Bu dönemde üzerimize düşen sorumluluğu yapma gayreti içindeyiz. Uykunun önemli olduğunu, vatandaşlarımızın bağışıklık ve dirençlerini artırma noktalarında hem beslenmelerine hem uyku düzenlerine önem vermeleri gerektiğini ifade etmek istiyorum." diye konuştu.
Koca, "Türk Tabipleri Birliğinin (TBB) hastanelerin yetersiz olduğuna ilişkin iddialarının" hatırlatılması üzerine şu açıklamalarda bulundu.
"Başından beri birlik ve beraberlik içinde mücadele ortamı oluşması için gayret gösteriyoruz. Bu mücadelede tek ferdin bile farklı davranma hakkının olmadığını özellikle ifade ediyoruz. İmkanlarımızı olabildiğince artırmaya ve B planı, C planı, D planı gibi hangi durumlarda ne yapmamız gerektiğinin planlamasını yapıyoruz. Şu an hastanelerimizdeki yoğun bakımlardaki doluluk oranımız yüzde 63. Yatak doluluk oranımız Anadolu'da yüzde 40'larda. İstanbul'da yüzde 58'de. Yoğun bakım için demiyorum, servis için söylüyorum. Bu süreçte özel hastanelerin de daha kısmen devrede olduğunu, özel hastanelerin sağlık kuruluşlarının da önümüzdeki günlerde daha yoğun girebileceklerini ve bu anlamda şu an herhangi bir sorunun olmadığını özellikle ifade etmek istiyorum. Yaklaşımların ve önerilerin yapıcı olması gerektiğinin de altını çizmek istiyorum."
Koca, "Pandemi hastanesi ilan edilen özel hastanelerde olası tanı ve tedavi sürecinde ücret talep edilecek mi?" sorusuna, "Pandemi hastaneleriyle ilgili bir düzenleme yapılıyor olacak, önümüzdeki günlerde. Özellikle vatandaşımızdan bu anlamda ücret talep edilmemesi noktasında bir yaklaşım içindeyiz. Önümüzdeki günlerde de üç beş günü bulmaz, bu anlamda bir düzenleme ve yaklaşım söz konusu." yanıtını verdi.
"Milyonlarca insan çalışmak zorunda. Virüsü umursamayanlar da var. Zorunlu karantina ya da sokağa çıkma yasağı tedbiri yakın mı?" sorusu üzerine Koca, şu dönemde zorunlu olmadıkça evden asla çıkılmaması, insanların kendilerini izole etmesi gerektiğini ifade ederek, şunları söyledi:
"Geçen Bilim Kurulu toplantısında özel sektörün de minimal personelle üretimine devam etmesi gerektiğiyle ilgili öneri vardı. Mesela bizim bakanlığın randevu ve çağrı sistemlerinde çok kişi çalışır. Bu dönemde çalışanlarımızın yüzde 90'ı evden sisteme katılıyor. Daha önce bunu yapmamıştık. Bu süreçte iş ortamının gerektiğinde dijital ortamda evden de nasıl yapılabilir olduğunu hepimiz görmüş oluyoruz, test etmiş oluyoruz, tecrübe etmiş oluyoruz. Bu anlamda bunun çok yoğunlaştırılması gerektiğini özellikle ifade etmek istiyorum ama hedef izolasyon ve bu izolasyonun evde mutlak yapılıyor olması, zorunlu olmadıkça asla dışarı çıkılmaması, sosyal mesafenin mutlak korunması. Bunun son derece önemli olduğunu tekrar hatırlatıyorum. Özellikle direnci düşük olan, belli bir yaşın üzerinde olan ve kronik hastalığı olanların, bu virüs çok yaygın ve kolay bulaştığı için hayatını kaybeden kişiler olarak karşımıza çıkabileceğini, o nedenle bu yaş grubunun ve kronik hastalık grubunun hiçbir şekilde dışarı çıkmamaları gerektiğini, temas içinde olmamaları gerektiğini tekrar hatırlatmak istiyorum."
Koca, "Sağlık Bakanlığından daha önce istifa eden personel bakanlığa yeniden dönmek istiyor. Bakanlık, buna yönelik dönüş kurası açmayı düşünüyor mu?" sorusuna, "Çok rahat yaparız. Yeter ki çalışmak isteyen olsun." karşılığını verdi.
Sağlık çalışanlarına belli aralıklarla Kovid-19 testi yapılmasının söz konusu olup olmadığına ilişkin soru üzerine Koca, "Bu konuyla ilgili Bilim Kurulu'nun alacağı karar doğrultusunda gereken neyse yapılmış olur. Özellikle sağlık çalışanlarımızı daha çok tarama kitinden hızla geçirmek gibi bir yaklaşım var. Onu önümüzdeki günlerde netleştirmiş oluruz." diye konuştu.
Bakan Koca, yoğun bakım hastalarında kullanılmak üzere getirilen ilaca ilişkin gelişme olup olmadığı sorusunu yanıtlarken, Çin'den getirilen ilacın yoğun bakımdaki hastaların çoğuna kullanıldığını bildirdi.
Kurulun ilacın etkinliğiyle ilgili bir analiz yaptığını belirten Koca, "Bu ilaca ne zaman başlanması gerektiği, erken dönemde mi, yoğun bakım öncesi mi, yoğun bakım safhasında mı, entübe edildiği dönemde mi ve hangi dozda, bununla ilgili artık belli oranda vaka sayımız olduğunu biliyoruz. Bu analiz ve uygulama şeklinin bundan sonra nasıl yapılacağı da önümüzdeki günlerde netleşmiş olur." dedi.
Bir gazetecinin, "pasif antikor tedavisinin gündemde olduğunu" belirterek, "Bilim Kurulu'nun bu tedaviyle ilgili görüşü nedir? Uygulanacak mı? Türkiye'de ne zaman uygulanmaya başlayabilir?" sorusuna Koca, şu yanıtı verdi:
"Dünyada uygulaması var ama çok yaygın değil. Özellikle tedavisi yapılan ve antikor gelişmiş olan kişilerin plazmasını hasta olan kişiye vermek... Bununla ilgili bir çerçeve çizildi. Hangi hastaya, nasıl uygulanması gerektiğiyle ilgili bugün de yayınlandı. Özellikle Kızılay da burada, tedarik zincirinde önemli bir birim olacak. Bunu yapabilecek olan üniversite ve vakıf üniversitelerine de yapabileceklerse bu konuda izin vermek üzere, kimlere izin verileceği şeklinde bir genelge bugün yayımlandı. Bu konuda kök hücre uygulamasını da daha genişletmek istiyoruz. Kök hücre uygulamasını yapacak merkezlere ki biz üç merkezle ilgili uyguladığımız bazı hastalarımız oldu, buradan fayda gördüklerini söyleyebilir miyiz, en azından şu dönemde zararlı olmadığına ama ne kadar faydalı olduğu konusunda Bilim Kurulunun analizi olmuş olur ama biz bu tedaviyi de ötelemek istemiyoruz, bunu da uygulamak istiyoruz. Kök hücre başladı, bunu genişletiyoruz. Plazmayla ilgili de bunun hangi hastaya ve nasıl uygulanması gerektiğiyle ilgili bir genel düzenleme yapıldı."
Koca, "Solunum cihazlarıyla ilgili seri üretimde hangi noktadayız. Bir sıkıntı var mı?" sorusu üzerine Koca, "Herhangi bir sıkıntımız yok." dedi.
"Seyahat kısıtlamasına karşın vatandaşların özel araçlarla seyahat ettiklerine" dikkat çekilerek, "Bununla ilgili bir düzenleme olacak mı?" sorusuna ise Koca, "Özellikle seyahat kısıtlamasının daha yoğun yapılması gerektiğini düşünüyoruz. Bu konuda da İçişleri Bakanlığımız zaten daha yoğunlaştırdığı bir döneme girmiş oldu. Önümüzdeki günlerde bu kısıtlamanın, izne bağlı biliyorsunuz, bunu daha da yoğunlaştırarak, sürdüreceklerini biliyoruz." yanıtını verdi.
Koca, "Bilim Kurulu sokağa çıkma yasağı önerdi mi?" sorusunu "Kurulun geçen toplantıda aldığı kararları biliyoruz. Bu kararların ne olduğu da belli. Özellikle bazı şehirler özelinde genel giriş çıkışların kontrolü istenmişti. Bu bütün Türkiye'de uygulandı. Önümüzdeki günlerde bunun daha yoğun şekilde, zaten İçişleri Bakanlığı bu anlamda yetkili, daha yoğun şekilde uygulanmış olacak." diye yanıtladı.