Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) 2021 yılı Dünya Nüfus Günü verilerini paylaştı. Buna göre, Birleşmiş Milletler nüfus tahminlerine göre 2020 yılı için dünya nüfusunun 7 milyar 794 milyon 798 bin 729 kişi olduğu tahmin edildi. Bu tahminlere göre en fazla nüfusa sahip ülke 1 milyar 439 milyon 323 bin 774 kişi ile Çin olurken, bu ülkeyi 1 milyar 380 milyon 4 bin 385 kişi ile Hindistan, 331 milyon 2 bin 647 kişi ile Amerika Birleşik Devletleri (ABD) izledi. Bu üç ülke dünya toplam nüfusunun yüzde 40,4'ünü oluşturdu.
Türkiye, 83 milyon 384 bin 680 kişi nüfusu ile nüfus büyüklüğüne göre 235 ülke arasında 19. sırada yer alırken, dünya toplam nüfusunun yüzde 1,1'ini oluşturdu.
TÜRKİYE'DE ŞANLIURFA İLK SIRADA YER ALDI
Canlı doğan bebek sayısı 2019 yılında 1 milyon 186 bin 560 iken, 2020 yılında 1 milyon 112 bin 859 oldu. Toplam doğurganlık hızı, bir kadının doğurgan olduğu dönem olan 15-49 yaş grubunda doğurabileceği ortalama çocuk sayısını ifade etmektedir. Toplam doğurganlık hızı, 2001 yılında 2,38 çocuk iken 2020 yılında 1,76 çocuk olarak gerçekleşti. Bu durum doğurganlığın, nüfusun yenilenme düzeyi olan 2,10'un altında kaldığını gösterdi
Toplam doğurganlık hızının en yüksek olduğu il 2020 yılında 3,71 çocuk ile Şanlıurfa oldu. Bu ili 3,22 çocuk ile Şırnak, 2,88 çocuk ile Ağrı ve Siirt izledi. Toplam doğurganlık hızının en düşük olduğu il ise 1,29 çocuk ile Karabük oldu. Bu ili 1,31 çocuk ile Zonguldak ve Kütahya izledi.
Yaşa özel doğurganlık hızı, belli bir yaş grubunda bin kadın başına düşen ortalama canlı doğan çocuk sayısını ifade etmektedir. Yaş grubuna göre doğurganlık hızı incelendiğinde, 2001 yılında en yüksek yaşa özel doğurganlık hızı binde 144 ile 20-24 yaş grubunda iken 2020 yılında binde 115 ile 25-29 yaş grubunda görüldü. Bu durum, doğurganlığın kadının daha ileri yaşlarında gerçekleştiğini gösterdi.
Adölesan doğurganlık hızı, 15-19 yaş grubunda bin kadın başına düşen ortalama canlı doğan çocuk sayısını ifade etmektedir. Yaşı çok genç olan annelerden doğan bebeklerin daha yüksek derecede hastalık ve ölüm riskiyle karşı karşıya kalmalarından dolayı adölesan doğurganlık konusu anne ve bebek sağlığının korunması bakımından oldukça önem taşımaktadır. Adölesan doğurganlık hızı, 2001 yılında binde 49 iken 2020 yılında binde 15'e düştü. Diğer bir ifadeyle, 2020 yılında 15-19 yaş grubundaki her bin kadın başına 15 doğum düştü. Doğumlarını 2001 yılında gerçekleştiren annelerin ortalama yaşı 26,7 iken 2020 yılında 29,0 oldu. Diğer yandan ilk doğumunu 2020 yılında gerçekleştiren annelerin ortalama yaşı ise 26,5 oldu.
Doğum yapan annelerin eğitim durumları incelendiğinde, 2019 yılında ilköğretim, ortaokul veya dengi okul mezunu olan annelerin oranının yüzde 34,7, lise veya dengi okul mezunu olan annelerin oranının yüzde 20,8 ve yüksek öğretim mezunu olan annelerin oranının yüzde 25,9 olduğu görülürken 2020 yılında ilköğretim, ortaokul veya dengi okul mezunu olan annelerin oranının yüzde 35,0'a, lise veya dengi okul mezunu olan annelerin oranının yüzde 22,2'ye ve yüksek öğretim mezunu olan annelerin oranının ise yüzde 27,7'ye yükseldiği görüldü.