Genel olarak çoğu insanın korktuğu ve tiksindiği bir hayvan olan yılanı yemenin ilersine giden Uzak Doğulular bir de bu canlının şarabını yapmışlar. Kim o şişeden korkmadan kadehlere o şarabı doldurabilir ki?
Yine Asya yine çılgınlık: Yılan şarabı!
Genel olarak çoğu insanın korktuğu ve tiksindiği bir hayvan olan yılanı yemenin ilersine giden Uzak Doğulular bir de bu canlının şarabını yapmışlar. Kim o şişeden korkmadan kadehlere o şarabı doldurabilir ki?
İnsanlık tarihi ilkel dönemlerden bugüne, hep doğadan bir şeylerle tedavi olmaya, şifa bulmaya çalıştı, kendi idrarımızdan tutun, böcek, akrep, taş, toprak ne varsa. Bunların çoğunu deneyimledik, unuttuk gitti. Ama unutulmayanlar, işe yaradığı düşünülenler de var: Yılan da Geleneksel Çin Tıbbı‘nın baş köşe koca karı ilaçlarından.
Geleneksel Çin Tıbbı diyor ki; yılanların etkileyici restoratif ve canlandırıcı güçleri vardır. Yılanla yapılan iksirlerle gençleşebilir, hayatınızı daha dinç yaşayabilirsiniz.
Artık nasıl bir iksir ise bu yılanlar kelliğe de çare olabiliyormuş, yabancı sitelerde yılan yağı kürleri satılıyor ama bizim doktorlar olmaz öyle bir şey hurafedir diyorlar.
Yağıydı, Etiydi, Kuyruğuydu derken şu dokunamadığımız yılanların şifasından biz de bir yararlansak mı diyorsunuz? O zaman bu şarap güzel bir alternatif gibi duruyor!
Çin’in geleneksel tedavi yöntemlerine göre yılan önemli güçlendirici ve zindelik verici özelliklere sahip olarak görülüyor. Erkeklerin cinsel gücünü artırdığına, saç dökülmesi, sırt ağrısı ve romatizma gibi sağlık sorunlarına iyi geldiğine inanılıyor. Bu nedenle Asya’da yılanlı yemekler yaygındır.