Yüksekdağ: Bu Halk Sana Sırtını Dönmesin Ne Yapsın?

Asef ULAŞ/AĞRI, Diyadin'de ziyaretlerde bulunduktan sonra Ağrı'ya geçen HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, Dörtyol Kavşağı'nda yaklaşık 15 bin kişinin katıldığı mitingde konuştu. Cumhurbaşkanının dordurulamayan meydanları dolaştığını, anketleri görünce neredeyse hortlak görmüş gibi olduklarını öne süren Yüksekdağ, bu nedenle kendinden geçen cumhurbaşkanının insani değerlere sığmayacak sözler kullandığını öne sürdü. Figen Yüksekdağ, şunları söyledi:
"Cumhurbaşkanı dün öyle bir kendinden geçmiş, kendini kaybetmişki artık insanlık kavramına, değerlerine sığmayacak sözler sarfediyor. Küfür, hakaret, saygısızlığın bini bir para. Iğdır'da kendisine sırtını dönerek portesto eden kadın arkadaşlarımıza küfür eden, hakaret eden, edep lafını kullanarak edepsizlik örneği sergileyen bir cumhurbaşkanı bizim cumhurbaşkanımız olmaz. Kadına hakareti, küfürü reva gören bir cumhurbaşkanı bizim cumhurbaşkanımız olamaz. Biz Iğdır'daki kadın arkadaşlarımızın o demokratik direnişini, tavrını sonuna kadar sahipleniyoruz. Sayın cumhurbaşkanı bu halk sana sırtını dönmesinde ne yapsın? Bizler bu cumhurbaşkanına sırtımızı dönmeye devam edeceğiz. Kürtü inkar edene, halkımıza sömürüyü reva görenlere, bizleri baraj altında bırakıp demokrasiyi dinamitlemeye çalışanlara sırtımızı döneceğiz. Bu halk Tayyip Erdoğan ve AKP'ye sırtını döndü, yüzünü HDP'ye ve yeni yaşama döndü. Bunu hazmedemiyor, sindiremiyorlar."
"TEK SERVETİM BU YÜZÜK" SÖZÜNÜ HATIRLATTI Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın İstanbul belediye başkanı olduğu zaman basının karşına çıkıp "Tek servetim bu yüzük. Bir gün eğer çok zengin olduğumu duyarsanız bilinki haram yemişimdir" dediğini öne süren Figen Yüksekdağ, "Bugün sadece duymuyoruz, görüyoruz, biliyoruz. Dünyanın en zenginleri haline gelmiş durumdalar. Yıllar önce itiraf etti. İtiraf ettiğini biz söyleyince kızıyor. Onların hırsızlıkları, şatafat ve sefahat içinde yaşamaları 7 Haziran'da biz barajı geçip başarı sağladıktan sonra kesilecek diye korkuyorlar. Bu zenginliği, saltanatı yitirecekler diye korkuyorlar. Ama bu memleketi size yedirmeyeceğiz" dedi. Ağrı'da 2012 yılında yapımına başlanan hastanenin hala bitirilemediğini savunan Figen Yüksekdağ, ailelerin hastalanan çocukarını tedavi olmak için Erzurum'a götürdüklerini bildirdi. Sağlığın en temel insani ve yaşamsal hak olduğunu vurgulayan Yüksekdağ, iktidara yüklenerek konuşmasına şöyle devam etti: "Bu siyasi iktidar, Ağrılı'ya yaşamayı çok görüyor. Sağlıklı yaşamayı çok görüyor. Hastane yapmıyor, doktor göndermiyor. Gönderdiği doktorlar da sağlık politikası nedeniyle Samsun'da öldürülen Kamil Furtun gibi katledilmeyle, ölümle karşı karşıya kalıyor. Bir siyasi iktidarın halkını yaşatması gerekiyor. Ama bunlar öldürüyor, yok ediyorlar. Bu siyasi iktidar artık yıkmaktan, savaşmaktan başka bir şey bilmiyor. Bunların ömrü bitmiş, tek dertleri kendi ömürlerini bir nebze uzatmak. Kendi ömürleri için halkının ömrünü feda eden bir siyasi iktidar zihniyet var karşımızda. Biz bu ölüm ve yıkım siyasetine karşı yeni yaşamı savunacağız. Yaşama, özgürlük, barış hakkını savunacağız her yerde." "AKP'YE OY VERMEZSENİZ, ELEKTRİKLERİNİZ KESİLECEK" İDDİASI AK Partililer'in Berat Kandili nedeniyle HDP'nin dün gece baraj altında kalması için dua ettiğini ileri süren Figen Yüksekdağ, kendilerinin ise, "Allah size akıl fikir versin, ıslah etsin2 diye dua ettiklerini bildirdi. Yüksekdağ, şöyle konuştu:
"Onların bütün bu karanlık niyetine karşı iyiliğin, insanlığın, doğruluğun yolunda kararlı, ısrarlı yürüyeceğiz. Biz önümüze bakıp yürüdükçe onlar arkamızda kalacak. Ağrı'nın köylülerini tehdit ediyorlar. Tehditle kendilerine oy toplamaya çalışıyorlar. Ağrı'nın köylülerini 'Eğer AKP'ye oy vermezseniz 7 Haziran'dan sonra elektriklerinizi keseriz' diye tehdit ediyorlarmış. Bunu yapan AKP Belediyesi. Eğer bizim elektriklerimizi keserseniz sizin ampulünüz patlar. Eğer elektriğimizi keserseniz ampulünüzü patlatırız, gözünüzün yaşına bakmayız. Birinci sıra adayları TEDAŞ müdürü, herhalde ona güveniyorlar. Trafolara dikkat edeceksiniz her yerde. AKP'nin karanlığına mahkum olmamak için heryerde halkın aydınlığını, halkın ışığını tutacaksınız."