HABER

Garip ruhsal bozukluklar

Garip ruhsal bozukluklar

Kibar Japon turistlerin Parislilerin de kaba olabileceğini keşfettiklerinde büyük bir ruhsal çöküntü yaşadıklarını biliyor musunuz? İşte en garip ruhsal bozukluklar...


Bu ilginç sendrom, kibar Japon turistlerin Parislilerin de kaba olabileceğini keşfettikleri anda ya da Paris’in beklentilerini karşılamadığı anda ortaya çıktı. Bu derin kültür şoku ile ilgili gerçekler ise, ideallerindeki Fransız sermayenin gerçek olmadığını farkeden 100 Japon gurbetçinin 1 yıllık psikiyatr danışmanlığı alması ve dörtte birinin de hastaneye gitmesiyle ortaya çıkmıştır.


Bu rahatsızlığa kapılmış kimseler, cinsel organlarının gittikçe büzüldüğü ve küçüldüğü hissine kapılır. Kadınlarda göğüs küçülmesi hissi olarak ortaya çıkar. Kişi dış jenital organlarının gün geçtikçe yok olduğunu düşünür. Hastalığın kesin bir tedavisi yoktur.


Kişiyi saçlarını ya da kıllarını yüzey derisinden ayıracak şekilde çekmeye zorlayan bir saplantı (kompülsiyon) ya da karşı konulamaz bir dürtü olarak tanımlanan bu hastalık, dürtü kontrol bozukluklarının içinde sınıflandırılır. Hastalık genellikle erken ergenlik döneminde görülüyor. Her ne kadar her yaştan hastaya rastlanabiliyor olsa da ilk tipik saç yolma davranışı sıklıkla 12 yaşlarında ortaya çıkıyor.


Kişi kendi aksanıyla konuşma yetisini kaybeder. Kişinin beyindeki konuşma bölgesinin hasar görmesi sonucu kişinin normal aksanını kaybetmesi ve farklı aksanla konuşması hastalığı olarak da tanımlanabilir. Örnek olarak bir spiker kadar net bir TÜrkçe ile konuşan birinin, Laz aksanıyla konuşmaya başlaması verilebilir veya çok iyi Türkçe konuşan birinin aksanının Fransızca veya İngilizceye kayması da verilebilir. Kesin bir tedavisi yoktur. Durumun hecelerin vurgularını istediğimiz gibi yapabilmemizle ilgili beyin bölgesinin hasar görmesinden kaynaklandığı düşünülüyor.


Kudüs ziyareti sonrası ya da bu ziyaretin tetiklemesi ile görülen din temalı obsessif fikirler, kompleksler ya da diğer psikoz deneyimleri içeren bir grup zihinsel olayların tümüne Kudüs sendromu deniyor.


Türkçeye 'Yabancı El Sendromu' olarak çevrilen bu hastalık 'corpus callosum' adlı beynin 2 lobu ve hareketler arasındaki iletişim ve etkileşimi sağlayan organının zarar görmesi yüzünden ortaya çıkan bir hastalıktır. Hastalık tam manasıyla 1950'lerden sonra anlaşılabilmiştir. Örnek olarak sol elle hasta sol kulağını tutmak istediğinde sol el bu komutu dinlemiyor ve harekete geçmiyor. Aynı şekilde sağ ele sağ kulağı tut emri verildiğinde de sol el jet hızıyla sağ kulağı tutuyor. Yani beyin sağ ele direk mani oluyor,her anlamda her yapacağına karışıyor,iktidar mücadelesine giriyor.


Bu rahatsızlık 'Görmüşlük Duygusu'sendromu olarak da adlandırılır. Bu sendroma sahip kişiler bir yerin veya içinde yaşadığı mekanın kopyalanmış olduğunu düşünür. Yani aynı mekanın aynı anda birkaç farklı yerde var olduğu hissine kapılır. Bu kişiler aynı mekanda yaşamakta olduğu bir tecrübeyi, başka bir yerde ama aynı mekanda daha önce de geçirmiş olduğunu zanneder. Beynin sağ tarafındaki düzensizlikten kaynaklanır.


'Alice' sendromu ya da 'Alice Harikalar Diyarında Sendromu', vucut imajının idrak edilmesindeki bozukluk, görsel ve işitsel ilüzyonlar ile açıklanabilir. Hastalar vücut şekillerinin ve ölçülerinin değiştiği algısına kapılır. Yani bu bozukluğu taşıyan kişi, etrafını ve kendisini olduğundan farklı algılar. Mesela etrafındaki objeleri ya da insanları olduğundan daha büyük ya da daha küçük algılar. Normalden farklı akustik sesler duyar, tat alma duyusu bozulur ve zaman kavramını kaybeder.


Boanthropy hastalığına yakalanan hastalar, kendilerinin sığır olduğunu sanırlar. Bazı Hristiyanlar, Babil Kralı Nebuchadnezzar’ın da bu hastalığa yakalandığına inanıyor. Buna ilişkin bir bilgi İncil’de de yer alır. ‘İnsanlardan uzak tutuldu ve sığır gibi ot yedi...’ (Daniel 4:33)


Ender görülen bu sendrom, göreceli olarak daha az rastlanan ‘parasomni’ vakasıdır. Kişiler, başlarının içinde bomba patlamasına benzeyen bir patlama hisseder. İsminin aksine, bu sendroma yakalanlar, herhangi bir acı ya da şişme ile karşı karşıya kalmıyor. Hastalar bazen patlamaya eşlik eden parlak bir ışık görürken, bazen de bu patlama sonunda nefes darlığı çekiyorlar. Ancak bu belirtiler kişinin artan kalp ritmine bağlanıyor. Belirtiler daha çok derin uyku öncesi ve bazen de derin uykudan çıkarken görülüyor.

En Çok Aranan Haberler