Gazeteci-yazar Bayhan'dan, Prof. Dr. Fuat Sezgin Kitabı

Şiir Derneği Başkanı gazeteci-yazar Nevzat Bayhan'ın 'Bilimler Tarihi’nde Zirve İsim Prof. Dr. Fuat Sezgin' isimli kitabı yayınlandı.

Kitap altı bölümden oluşuyor. Giriş bölümünde Tarihin Tarifi, Tarihi Yazanlar, Tarihin Kültürel Boyutu, Tarihî Farkındalık; Bilim Tarihi Kültürü… İslâm Kültür Dünyasının İlimler Tarihindeki Yeri’ne değinirken de konuya 'Âkif’çe Yaklaşım'dan bahsediyor. Birinci bölümde, Yitik Hazinenin Kâşifi olarak Prof.Dr.Fuat Sezgin’i okurken ne kadar az tanındığı ya da ne kadar geç tanındığı anlatılıyor. Edebiyat Fakültesi’ndeki günleri, Mecâzü’l Kur’ân ile Doktora Unvanı alışı, Almanya’ya Hicret’i, Bilim Heyeti yerine Fuat Sezgin’nin nasıl tercih edildiği ve Almanya’da İslam Bilim ve Teknoloji Tarihi Müzesi kuruluş çalışmaları aktarılıyor.

İkinci Bölüm’de ise Almanya’daki müzenin bir benzerinin İstanbul’a yapılışı; İslâm Bilim ve Teknoloji Tarihi Müzesi’nin hikâyesi ve o müzenin açılışında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın 'müze fakiriyiz' sözlerinin manası üzerinde duruluyor. Üçüncü Bölüm’de ise Kadim Kültürümüzde Bilim’i Hoca’nın dilinden okumanın yanında, 'Şöhretinizle oynamıyor musunuz?'diyenlere aldırmayışı ve şöhreti bir kenara itişi, Bilimler Tarihi’nin insanların müşterek malı olduğunu söylemesi ve 'Leonardo Da Vinci Hiç Alet Yapmadı' sözüne vurgu yapılıyor.

Dördüncü Bölüm’de Hoca'nın 'İslâm’ın Bilimler Tarihindeki Yerine Bir Bakış'ına şahit olurken, Bir Doğa Filozofu Câbir Bin Hayyân’ı, Bağdat Bilim Akademisi’ni, Matematik ve Coğrafyi keşifleri, Kristof Kolomb’un hangi malzemeleri kullandığını, Müslümanlar’ın yeni bilimler ortaya koyduklarını, Bilimlerin Avrupa’ya Nasıl ulaştığını ve Müslümanların gurur duyacağına aşağılık duygusuna hapsedildiklerine vurgu yapması ele alınıyor.

Beşinci Bölüm’de ise İstanbul 'Yaşayanlara Saygı' programı konu ediliyor. İlk konuşmacının Nevzat Bayhan, ikincisinin; şu an İçişleri Bakanı olan zamanın İstanbul Valisi Muammer Güler, sonrasında günün Kültür ve Turizm Bakanı Sayın Ertuğrul Günay'ın anlattıklarına yer veriliyor. Altıncı Bölüm’de de İstanbul Bilim ve Teknoloji Tarihi Araştırma Vakfı’ndan ve Hoca'nın konuşmalarındaki samimi duygularından bahsediliyor.