HABER

Gazetecilerin gözünden saldırı anı!

Çukurca'da PKK ve güvenlik güçleri arasındaki çatışmada kalan gazeteciler olayları anlattılar.

Gazetecilerin gözünden saldırı anı!

Çatışmanın ortasında kalan Türkiye gazetesi muhabirleri yaşadıklarını anlattı: "Bize niye 'endişelenmeyin tarihi bir ana tanıklık edeceksiniz. İşimiz bittikten sonra sizleri serbest bırakacağız' dediler. Ne yapacaklarını anlatmadılar ama büyük bir eylem içinde olduklarını anlıyorduk"

[**

**](https://www.mynet.com/cukurcada-8-sehit-110100644430)

GAZETECİLER ÇATIŞMANIN ORTASINDA KALDI
Terör örgütü PKK'nın Hakkari'nin Çukurca ilçesindeki karakollara eş zamanlı düzenlediği saldırıda, operasyonları takip etmek üzere bölgede görev yapan Türkiye Gazetesi Muhabirleri Adem Demir ve Osman Sağırlı çatışmanın ortasında kaldı.

Araçlarına PKK militanları tarafından ateş açılan muhabirler, teröristler tarafından canlı kalkan olarak kullanılmaya çalışıldı. Teröristlerin elinden kurtulan Demir ve Sağırlı, Geçimli Köyü'ne sığınarak kurtuldu.

TÜRKİYE GAZETESİ MUHABİRLERİ ADEM DEMİR VE OSMAN SAĞIRLI, YAŞADIKLARI DEHŞETİ ŞÖYLE ANLATTI:

PKK'nın dört koldan gerçekleştirdiği saldırı gece saat 23:30 sıralarIında başladı. Yaklaşık 3 saat devam eden çatışmalarda örgüt üyeleri de ağır zaiyat verdiler. Saldırının organize ve oldukça planlı olduğunun yakın tanıkları ise bizler olduk. Gündeş, Çukurca ve Hakkâri yol ayrımını geçtikten yaklaşık 2 ya da 3 kilometrede yer alan Köprülü Sınır Taburu'nu geçtikten sonra yer alan Kurudere mevkinde teröristler tarafından alı konulduk. Aracımızı yola bariyer yaparak bizleri de sel sularının Zap'a aktığı menfezde bekleten teröristler, iki saat boyunca ölüm kalım savaşı yaşattılar.

ÖLÜMÜ HİSSETMEK

Teröristler bizi durdurduktan sonra ilk önce kimlik kontrolü yaptılar. Bu eylemin ardından bizi serbest bırakacaklarımı sandığımız sırada arabadan indirerek menfeze koydular. Burada bizi niye tuttuklarını kısaca anlattıktan sonra “endişelenmeyin tarihi bir ana tanıklık edeceksiniz. İşimiz bittikten sonra sizleri serbest bırakacağız” dediler. Nasıl bir eylem yapacaklarını ısrarla sormamıza rağmen bilgi vermedikleri gibi menfezden çıkmamıza da müsaade etmiyorlardı. Ancak ciddi ve boyutları oldukça geniş bir eylemin içinde olduklarını telsiz konuşmalarından anlıyorduk. Telsiz konuşmalarında bazı kod isimler verilerek birbirlerine bilgi ve talimat veren biri kadın üçü erkek toplam dört terörist, diğer taraftan da yola döşedikleri kablolarla meşgul oluyorlardı.

Silah sesleri gelmeye başlayınca endişeli halimiz katlandı. Konuştuğumuzda ise “burada bir şey yok. Çatışma başka yerde” diyerek bizleri sakinleştirmeye çalıştılar. Ancak bunun koca bir yalan olduğu birkaç dakika içinde ortaya çıktı. Çünkü, Çukurca Köprülü Sınır Taburu'ndan Hakkâri istikametinde yer alan Geçimli Karakolu'na yardıma gelen zırhlı araçlar, mayınla patlatıldı. Ve birden karşılıklı çok çetin çatışmalar yaşandı. Bizler menfezde yankılanan roket atar ve mayın sesleriyle adeta şok olurken, her an ölümü tadacağımızı düşündük.

BİZİ CANLI KALKAN YAPTILAR..
Bulunduğumuz mevkide çatışma dakikalar sürdü. Bu arada menfezin içinde şahadet getirmeye başladık. Aramızdaki konuşmalarda 2003 Irak savaşında yaşadığımız bomba patlamaları hatırımıza geldi. Artık teröristlerin bizleri canlı kalkan yaptığı, çıkan çatışmada havadan atılacak bombalarla menfezin içinde ölüp gideceğimiz kesindi. İkimiz, ne yapacağımız şaşırmış vaziyetteydik. Aşağı gitsek Zap Nehri, yukarı çıksak teröristler vardı. Patlamalar adeta kulaklarımızı sağır etmişti. O arada helikopterler yukarıdan bomba atmaya başladı.

Silahlı eylem 01.35 gibi sona ererken birden dört olan terörist sayısı 6'ya çıktı. Bizi menfezden çıkartıp araca bindirmeye çalıştılar. Onların gelmesine itiraz ettiğimizde ise zorla araca bindirerek ve hatta aracımızın arka camını patlatarak tehditle yola koyulmamızı istediler.

Kurudere mevkiinden yaklaşık 2 kilometre araçla yol aldıktan sonra inip bir yerde kısa süre gizlendiler. Bu arada telsiz görüşmeleri sürüyordu. Andok, Harun, Kamuran, Dicle, Kava, Brusk gibi kod isimler kullanarak kendi aralarında anlaşmaya çalışırlarken arkadaşlarının da kayıp verdiğini söylüyorlardı. Tekrar bizi araca bindirip götürmek istediler. Fakat isteklerini kabul etmeyince bizi darp edip şarjörlerini değiştirdiler. O arada telsizden gelen bir bilgi neticesinde hemen yanı başımızda bazı evler arasından kaçıp gittiler.

DEHŞET MANZARA

Teröristlerden kurtulduk ama içinde bulunduğumuz durum bitmek bilmiyordu. Geçimli Köyü'nde sığındığımız evde; bölgedeki hareketliliğe bire bir tanık olduk. Ambulansların biri geldi biri gitti. Tanklar, kirpiler, kopra türü zırhlı araçlar çatışmaların yaşandığı yerlere akın ettiler. Havadan ise helikopterler ha bire ring yapıyorlardı. Silah sesleri sabahın 05:00'ine kadar devam etti. Saat 05:15'te Geçimli karakoluna geldiğimizde ise tam bir dehşet tablosuyla karşılaştık. Karakol ağır hasar görmüştü. Karakolun üst bölgesindeki mevzilerinde ise dumanlar yükseliyordu. Yetkililerden edindiğimiz ilk bilgiler; ağır kayıpların olduğu yönündeydi. Verilen bilgilere göre 8 asker ve 2 korucu şehit olurken 15 asker de yaralanmıştı. Bu yaralı askerlerin 6'sının durumu ise ağırdı.

Hakkâri Tugayı adeta Geçimli'ye akın etmişti. Etrafta bir sürü zırhlı araç dururken askerler de bir taraftan can yoldaşlarına ağlıyor diğer taraftansa olup bitenleri anlamaya ve inceleme yapmaya çalışıyorlardı.

En Çok Aranan Haberler