Türkiye Gazeteciler Konfederasyonu Genel Başkanı Nuri Kolaylı, döviz kurlarındaki olağan dışı artışla başlayan süreçte gazetelerin ve bu gazetelerde çalışan on binlerce basın çalışanının ekonomik açıdan zor bir döneme girdiğini söyledi.
Yazılı bir açıklama yaparak basın sektöründe yaşanan sıkıntıları gündeme getiren TGK Genel Başkanı Nuri Kolaylı, sektörün meselelerine acil çözüm beklediğine dikkat çekti. Türkiye genelinde faaliyet gösteren 8 gazeteciler federasyonu ile 90 gazeteciler cemiyetine üye yaklaşık 20 bin basın çalışanını temsilen açıklama yapan Nuri Kolaylı, “Anadolu’nun dört bir yanında fedakarca görev yapan gazeteciler ve bu gazetecilerin çalıştığı gazeteler, son dönemde yaşanan ekonomik gelişmelerden büyük oranda zarar gördü. Gazetelerinin en temel girdisi olan gazete kağıdında dışa bağımlı olmamız ve döviz kurlarında yaşanan olağan dışı yükseliş, basın kuruluşlarını ve çalışanlarını, gerekli önlemler kısa sürede alınmazsa iş yapamaz hale getirebilir. Türkiye Gazeteciler Konfederasyonu olarak bu önemli süreçte sorunları ve çözüm önerilerimizi ortaya koyarak, işbirliği içinde krizden çıkma ve meslektaşlarımız ile çalıştıkları kurumları koruma yönünde elimizi taşın altına koyma kararlılığını taşıyoruz."
Kolaylı, "Gazetelerin gider kaleminde ilk sırayı alan gazete kağıdı, gerek ithal edilmesi, gerekse ağır vergiler nedeniyle adeta el yakar hale gelmiştir. 2016 yılı Aralık ayında 665 ABD doları (2 bin 300 TL) olan 3. hamur 45 gram gazete kağıdının fiyatı, 31 Ağustos 2018 tarihi itibariyle 840 ABD dolarına (5 bin 500 TL) yükselmiş, TL bazında yaklaşık yüzde 130 artmıştır. Gazete kağıdının yanı sıra mürekkep ve kalıp gibi girdilerde de büyük artışlar yaşanmaktadır. SEKA’nın özelleştirilmesinin ardından döviz kurlarının her artışından direk etkilenen gazete kağıdı fiyatları, dijitalleşmenin de baskısıyla basın kuruluşlarının bir bir kapanmalarına yol açmaktadır. Bu konuda gerekli önlemler zaman geçirilmeden uygulamaya konmazsa, kapanan gazete sayısı katlanarak artacak, birçok meslektaşımız işsiz kalacaktır" dedi.
Basın kuruluşlarının yaşadığı en büyük sorun gelir gider dengesinin bozulması olduğunu ifade eden Kolaylı, "Bu nedenle basın kuruluşlarına acil nakit ihtiyaçlarını karşılamak üzere kamu ve özel bankalar ile Hazine, KOSGEB ve Kalkınma Ajansları aracılığıyla uygun koşullarda kredi desteği verilmelidir. Özel teşvik paketleri hazırlanarak sağlanacak destek, basın kuruluşlarının teknolojik gelişimi ve yatırım ihtiyaçları da göz önüne alınarak uzun vadeli olmalı ve sektörde istihdamı desteklemelidir. Gazetelerin ekonomik krizden etkilenmemeleri ve oluşacak hasarı en az hasarla atlatmaları için vergi ve sigorta primlerinde indirime gidilmesi gerekmektedir. Özellikle basın sektöründe istihdamın desteklenmesi amacıyla vergi ve sigorta primi yapılandırmasına ivedilikle gidilmeli, ardından da yasal düzenleme ile vergi ve sigorta primlerinde indirim yapılmalıdır. Reklamlar ile resmi ilanlara uygulanan yüzde 18 katma değer vergisi yüzde 1’e düşürülmelidir. Aynı kapsamda, gazetelerin ithal etmek zorunda olduğu gazete kağıdı, gazete mürekkebi ve kalıp gibi ürünlerin gümrük vergilerinden gazeteler muaf olmalıdır" diye konuştu.
"Basın İlan Kurumu, basının sürekliliği ve basın sektöründeki istihdamın en üst düzeyde sağlanmasında yaşamsal önem taşımaktadır" diyen Kolaylı şunları söyledi:
"Döviz kurlarındaki artıştan kaynaklanan sorunların neden olduğu tahribatın önlenmesi için, Basın İlan Kurumu ilan fiyat tarifesinde çok acil iyileştirme yapılmalı, ayrıca kurum tarafından İstanbul, Ankara ve İzmir gazetelerine verilen kredinin yasal değişiklik yapılmak suretiyle Türkiye’deki diğer gazetelere de verilmesi sağlanmalıdır. Ekonomik sıkıntı içindeki meslektaşlarımıza verilen maddi kredi desteği de, mevcut uygulamanın yanı sıra basın kartı sahibi tüm meslektaşlarımıza yaygınlaştırılmalı ve arttırılmalıdır."
Kurumsal yapılanma ile ilgili konuşan Kolaylı, "Gazetecilik mesleğini ve bu mesleği kimlerin yapabileceğini düzenleyen “Basın Birliği Yasası”, teknolojik gelişmeler de göz önüne alınarak günümüz koşullarına uygun olarak çıkarılmasıdır. Bunun yapılabilmesi ancak gazetecilerin örgütleri aracılığıyla tartışmalarına ve karşılaşılabilecek sorunların çözümü için ortak görüş oluşturmalarına bağlıdır. Bu kapsamda siyasetçiler, bürokratlar, hukukçular ve Türkiye Gazeteciler Konfederasyonu ile diğer basın meslek kuruluşlarının katılımıyla çalışma grupları oluşturularak kanun teklifi hazırlanmalı ve Basın Birliği Yasası ülkemize kazandırılmalıdır" açıklamasını yaptı.
İnternet basını ve televizyon yayıncılığı ile ilgili Kolaylı, "Teknolojinin hızla gelişimi ve internet ağının hemen hemen her noktaya ulaşması ile birlikte, internet haberciliği büyük bir gelişim göstermiştir. Sektörde istihdam sağlayan, gerçek anlamda habercilik yapan ve kurumsallaşan internet haber siteleri kaynak bulunarak desteklenmelidir. Bu kurumlarda habercilik yapan meslektaşlarımız da yeni düzenleme yapılarak gazeteci sayılmalıdır. Türkiye genelinde yerel, bölgesel ve yaygın yayın yapan televizyon kanallarının ortak sıkıntısı Türksat’a ödenen yayın ücretleri, RTÜK’e ödenen ücretler gibi diğer yayın mecralarında olmayan ücretlendirmelerdir.
Yaygın, bölgesel ve yerel yayın yapan televizyon kanalları büyük bir borç yükü altında kalmıştır. Bu kuruluşlar gazeteler gibi desteklenmelidir. Ayrıca RTÜK kanunu günümüz şartlarına göre yeniden ele alınmalıdır" şeklinde konuştu.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz