Hamilelikte beslenmede hangi hatalar yapılıyor ve neler yanlış biliniyor? İşte cevaplar
1. İlk 3 aylık dönemde anne adayı canı istemese de zorla yemeli
İlk 3 aylık dönemde bebeğin organları oluşacağı için anne adaylarının canları çekmese de zorla yemek yemesi gerektiği inancı yaygındır. Halbuki bu 3 aylık süreç, bebeğin beslenme ihtiyacının minimal olduğu bir dönemdir ve bu dönemde kendini aşırı zorlayan anne adayları hariç çoğu anne adayı bulantı ve isteksizlik nedeniyle iyi beslenemez ve bu dönemi kilo almadan bitirirler. Bu dönemde bebeğin günlük ihtiyacı çok az olduğundan hastanede tedavi getirecek özel beslenme bozukluğu durumları hariç, bebeğin az beslenmeden etkilenmesi mümkün değildir.
2. Vitamin takviyesi almak doğal beslenmenin yerini tutar
Hiçbir besin takviyesi veya vitamin desteği doğal beslenmenin yerini tutamaz ve aynı etkiyi yaratmaz. Şu anda bizim bildiğimiz ve suni olarak elde edilerek kullanıma sunulan vitamin ve diğer maddeler yanında henüz varlığından haberdar olmadığımız yüzlerce madde ve vitamin bulunduğunu tahmin edilmemesi gibi hiçbir madde karışık beslenme neticesinde vücudumuzda besin maddeleri yarattığı etkiyi net olarak yaratamaz. O nedenle hamilelik döneminde vitamin takviyesi alsak da iyi beslenme alışkanlıklarımızı sürdürmeliyiz.
3. Sıvı tüketimini artırmak için meyve suları tüketmek "Bir taşla iki kuş vurmak" demektir.
Sıvı tüketimini artırmanın en iyi yolu su içmeyi artırmaktır. Piyasa da satılan ve içinde katkı maddeleri bolca olan meyve suları başta olmak üzere, kendimizin hazırladığı sıkma meyve suları da bol kalori içerirler ve günlük kalori alımını gereksiz yere artırılar. Meyve suyu içmek meyve yemenin yerine geçmez, zira meyve yendiğinde alınan lif maddeleri bağırsakların çalışmasına da yardımcı olurlar. Bu yüzden hamileliğiniz süresince meyveleri taze olarak tüketmeye ve bol bol su içmeye özen gösterin!
4. Aşırı kilo kaybı anne adayının yanlış beslenmesindendir
Bazı anne adayları günlük kalorilerini hesaplayarak gıda tüketmelerine rağmen yine de kilo aldıklarını ifade ederler. Bunun nedeni bazı anne adaylarının vücutlarında ödem oluşma eğiliminin giğerlerine göre daha fazla olmasındandır. Tuz tüketimini kısıtlamak ve su tüketimini artırmak yapabilecek en iyi şeylerdir. Bu yüzden her kilo alımı beslenmeye bağlanmamalıdır.
5. Süt içmeyen anne adaylarının ekstra kalsiyum takviyesi almaları gerekir
Süt içmeyen anne adayları için en iyi kalsiyum kaynakları süt ürünleridir. Yoğurt, ayran, sütlü tatlılar, peynir, dondurma bolca kalsiyum içerir. Bunun yanında doğada kalsiyumun birincil kaynağının koyu yeşil yapraklı sebzeler olduğu hatırlanmalıdır. Kalsiyum takviyesindense bu gıdaları tüketmeleri önerilir.
6. Anne adayının beslenme kalitesiyle, doğum sonrası bebeğin uzun vadeli sağlığı arasında bağlantı yoktur
Yapılan çalışmalarda hamilelik döneminde Omega 3 tüketimi ile bebeğin zekası, göz ve sinir sistemi sağlığı arasında ömür boyu süren bir bağlantı olduğu gözlenmiştir. Bunun yanında doğal ve iyi beslenme, bebeğin ileride şeker hastalığına yakalanma riskini bile azaltabilen bir durumdur. Ayrıca hamilelik döneminde bebeğin annesinden aldığı besin maddeleriyle, ilerleyen yaşamındaki bedensel ve ruhsal sağlığı arasında birçok bağlantı olabileceği görülmüştür.
7. Hamilelikteki diş ve diş eti sorunları flor maddesinin az alınmasıyla ilgilidir.
Hamilelik döneminde diş etinde şişmelere ve kanamalara sıklıkla rastlanır. Bunların flor maddesiyle ilgili olduğu düşünülür. Günümüzde eskiden yapılan uygulamanın aksine anne adaylarına rutin flor takviyesi gerekli görmüyoruz. Diş et ve diş sorunları daha çok hamileliğin yarattığı doğal değişikliklerle ilgilidir.