YURTHABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

Gebelikte Böbrek Taşına Dikkat

Üroloji Uzmanı Op.Dr. Levent Gürkan, gebelikte böbrek taşı tedavisi ve yeni tedavi yöntemleri hakkında bilgi...

Gebelikte Böbrek Taşına Dikkat

Üroloji Uzmanı Op.Dr. Levent Gürkan, gebelikte böbrek taşı tedavisi ve yeni tedavi yöntemleri hakkında bilgi verdi. Her 150 anne adayında böbrek taşı rahatsızlığının bulunduğunu açıklayan Üroloji Uzmanı Op. Dr. Levent Gürkan, özellikle gebelikte taş tanısı koymanın zor olduğuna dikkat çekti. Dr. Gürkan, şöyle konuştu: "Gebelikte taş tanısını koymak gebe olmayan hastalardaki kadar kolay değildir. Böbrek taşının klasik bulguları olan yan ağrısı, bulantı, kusma ve sık idrar yapma hissi gebelerde taş hastalığı olmadan da görülürken, gebelerde büyüyen ana rahmine bağlı olarak taş ağrıları bel ve kasık gibi klasik konumlarından farklı noktalarda hissedilerek ağrının doktor tarafından yorumlanmasını güçleştirebilir."Fizik muayenedeki güçlük yanında gebede taş tanısı sırasında kullanılabilecek görüntüleme yöntemlerinin de sınırlı olduğunu belirten Gürkan, şunları söyledi: "Özellikle bilgisayarlı tomografi (BT), intravenöz pyelografi (IVP), floroskopi gibi radyasyon içeren görüntüleme yöntemlerinin belli bir dozun üzerinde kullanılması anne karnındaki bebeğin bedensel ve zeka gelişimine olumsuz etki etmenin yanında kanser riskinin artmasına da neden olmaktadır. Bu radyasyon içeren yöntemlerin gebelerde, sadece diğer yöntemlerle tanı konulamayacak kadar karmaşık ve anne veya bebeğin hayatını tehdit eden durumlarda kullanılması uygun olacaktır.Buna karşın radyasyon içermeyen bir yöntem olan ultrason anne karnındaki bebek için güvenlidir ve dolayısıyla taş şüphesi olan gebelerde ilk tercih edilen görüntüleme yöntemi olarak rahatlıkla kullanılabilmektedir. Gebelik döneminde doğal olarak gelişmiş olan böbrek şişliği veya henüz şişliğe neden olamayacak kadar yeni tıkanıklığa yol açmış taşlarda ultrasonun tanı koyma yeteneği belirgin olarak düşmektedir. Manyetik rezonans görüntüleme (MR) gebelerde güvenle kullanılabilecek bir görüntüleme yöntemidir. Bu yöntemle böbrekler ve idrar kanallarında oluşan değişiklikler net olarak görüntülenebilmektedir. MR ile yaşanan sorun taşın kendisinin MR’da belirgin bir görüntü vermemesidir. Bu nedenle MR idrar kanalında bir tıkanmanın olduğunu net olarak gösterebilirken darlığın nedeni hakkında net bir bilgi verememektedir. Sonuç olarak böbrek taşından şüphelenilen bir gebede ilk tercih edilen görüntüleme yöntemi ultrason iken, tanısı konulamamış vakalarda MR, BT ve IVP’nin de sınırlı kullanım alanı vardır."KİŞİYE ÖZEL TEDAVİ PLANLANMALIOp.Dr. Levent, tanısı konmuş taşlarda hastanın genel durumu, gebeliğin süresi, taşın büyüklüğü ve konumunun tedavinin genel hatlarını belirlediğini belirterek şöyle konuştu:"Taşların yüzde 70'e kadar bölümü ağızdan ilaç tedavisi ile takip edildiğinde kendiliğinden düşer. Bu nedenle ağrısı ve bulantısı ağızdan alınan ilaçlarla kontrol edilebilen ve böbrek şişliği kritik düzeyde ilerlemeyen tüm gebeler takip edilmektedir. Genel durumu kötüleşen, ağrısı ve bulantısı ağızdan alınan ilaçla kontrol edilemeyen hastalarda ek tedavi yöntemlerine yönelmek gerekmektedir."Tedavide temel amacın hamile anne adayına ve karnındaki bebeğine zarar vermeden idrar akımının tekrar sağlanması ve bununla birlikte ağrı ve bulantının kontrol altına alınması olduğunu belirten Levent, sözlerini şöyle sürdürdü: "Geleneksel olarak bu yönde yapılan ilk tedavi üreteral stent takılması olmuştur. Bu işlemde böbrek ile idrar kesesi arasında taş ile tıkanmış olan kanala taşın yanından geçecek şekilde bir kateter, bir lastik boru takılmaktadır. Bu lastik boru gebelik süresince hasta içinde kalmakta ve birçok gebede sıkıntıların gebelikten sonra yapılacak kesin tedaviye kadar ertelenmesini sağlamaktadır. Bazı gebelerde takılan boru taş ağrısını kesmekte yetersiz kalmakta, idrar kesesinde hassasiyete ve ağrıya neden olmakta, sık tuvalete gitme ihtiyacı ile gebenin hayat kalitesini belirgin olarak düşürmektedir. Dışarıdan ses dalgaları ile taş kırma yöntemi olan ESWL’nin gebelerde kullanımı sakıncalıdır."Son dönemde endoskopik aletler ve lazer teknolojisindeki gelişmelere paralel olarak bu hastalar artık üreteral kateterlere mahkûm olmadığını belirten Levent, sözlerine şöyle devam etti: "Ucunda ışık ve kamerası bulunan üreteroskop adı verilen özel cihazlarla idrar deliğinden girilerek direkt görüş altında idrar kanalı boyunca ilerlemekte ve taş ile karşılaşıldığında lazer ile parçalanmaktadır. Üreteroskop adı verilen bu cihazların genel kullanımda olanları rijit, sadece 5-7 derece eğilmeye izin veren metal modelleridir. Oysa gebelerde, özellikle ileri gebelik haftalarında rahimleri belli bir boyutun üstünde olduğunda bu bükülemeyen modellerle tedavi güçleşmektedir. Fleksible adı verilen bir sonraki nesil bükülebilir üreteroskoplarla tedavinin gebelik döneminde de sunulması gündeme gelmiştir. Bükülebilirlikleri ile ana rahminin baskısı altındaki idrar kanalında rahatça ilerleyen bu cihazlarla hasta yüzde 70 ila 100 arasında başarı ile taştan arındırılmaktadır. Hastalar açısından yüksek konfor sağlayan bu yöntemin gebelerde taş tedavisinde altın standart olması beklenmektedir."

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

En Çok Aranan Haberler