DENİZLİ (İHA) - Hamilelik esnasında, annenin kullandığı alkol, sigara, saç boyaları, aşırı makyaj malzemeleri, bazı kimyasal katkılı gıdalar, röntgen filmi çektirmek, kan uyuşmazlığı ve akraba evliliği özürlü bebek doğumuna neden olabiliyor.
Denizli Devlet Hastanesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Dr. Mehmet Beşir Türkmen, özürlülüğün yalnızca doğuştan meydana gelmeyeceğini belirterek, uzun süreli bir hastalık veya bir kaza sonucunda bedensel, zihinsel, duygusal ve sosyal yeteneklerin kaybedilebileceğini söyledi. Genellikle doğumsal ve genetik bozukluluk, hastalık geni taşıyan yakın akrabaların evlilikleri, annenin karnındaki bebeği kötü yönde etkileyebilecek sağlık sorunlarının olması, doğum sırasında ortaya çıkabilecek sorunlar, hamilelik esnasında kullanılan bazı ilaçlar, çocukların aşılarının tam yapılmaması veya doğumdan sonra geçirilen hastalık ve kazaların özürlülük nedeni olabileceğini belirten Türkmen, özürlü bebek doğumunu tamamen önlemenin mümkün olmadığını söyledi. Özürlü bebek doğumlarının önlenmesi için evlenmeye karar veren çiftlerin öncelikle bir genetik danışma merkezine başvurmaları gerektiğini belirten Türkmen, "Hamilelik esnasında annenin kullandığı alkol, sigara, saç boyaları, aşırı makyaj malzemeleri, bazı kimyasal katkılı gıdalar, röntgen filmi çektirmek, kan uyuşmazlığı ve akraba evliliği özürlü bebek doğumuna neden olabilmektedir. Bu hususları ihmal etmezsek özürlü çocuğun dünyaya gelme oranını en aza indirmiş oluruz" dedi.
Dr. Türkmen, özürlülüğün oluşmasına neden olabilecek faktörlerin önlenmesinde ailenin bilinçli olmasının yanı sıra hekimlere de büyük görev düştüğünü söyledi.
Özürlü kişilerin sağlık sorunlarına çözüm üretilmesi, gerek cerrahi gerek tıbbi rehabilitasyon programlarının başarıyla gerçekleştirilmesi noktasında doktorlar olarak ellerinden geleni yaptıklarını belirten Uzm.Dr. Türkmen, sözlerini şöyle tamamladı: "Biz hekimlerin başarılı olabilmesi için sakatlığa neden olabilecek hastalıkların erken tanısı için sağlık taramaları yapılması, eğitim programlarının geliştirilmesi, hasta kayıt sistemlerinin doğru, düzgün ve kolay ulaşılabilir olması gerekmektedir. Yine
bunun yanında halkımızda özürlüler için, sağlıklı çevre bilinci ve koşullarını oluşturmak, alt yapı hizmeti veren kuruluşlarla koordinasyon kurmak gerekir."