Assassin's Creed: Revelations
Oynayanlar zaten hatırlar, oyun tümden İstanbul'da geçiyordu. Assassin's Creed serisinin alt Ezio üçlemesini bitiren oyun, bizlere "Galata kulesine tırmanmak", "Aya Sofya'nın en yüksek minaresinden aşağıya atlamak" ve "Yerebatan sarnıcının içinde zıplaya zıplaya koşmak" gibi ihtiyacımız olduğunu oynayana kadar bilmediğimiz tonlarca keyif sunmuştu.
Broken Sword: The Angel of Death
Broken Sword gibi sırtını Indiana Jones vari serüven filmlerine dayayan bir işin İstanbul'a uğramaması zaten düşünülemez. İstanbul bu Broken Sword oyununda o kadar önemliydi ki, kapakta dahi yer alıyordu. Tek talihsizliğimiz, İstanbul'un Broken Sword 3 gibi inovatif ve Broken Sword 5 gibi özüne döndüğü için sükse yapan iki oyunun arasına sıkışmış BS4'e denk gelmesiydi. Driv3r
Oyunun geçtiği üç şehirden biri İstanbul'du. Baya İnönü stadyumuna girebiliyor, hatta toplara falan ateş edebiliyordunuz. Yalnız oyun bir halta benzemiyordu, orası ayrı. Keşke bir halta benzeseydi ya, adamlar o kadar tramvay falan modellemişler yani... Dying Light
Türkiye'de geçip de İstanbul ile alakası olmayan nadir oyunlardan biri Dying Light. Kendisi Harran'da geçiyor. Peki Harran ile bir alakası var mı? Hayır. Yapımcılar sadece bir Orta Doğu şehri seçmek istemişler, haritaya bakmışlar, "bunun ismi fena değil lan" deyip Harran'da karar kılmışlar. From Russia With Love
Oyunun baz alındığı film de İstanbul'da geçtiği için, oyunun da İstanbul'a bir bölüm ayırması gayet normal. Hem zaten James Bond sever İstanbul'u. Filmlerde üç kere geldi, oyunlarda da iki kere. İkincisi de şu şekilde... James Bond: Blood Stone
Reklamların inşaat sektörüyle ilgili olması bizce zaten memleketi anladıklarını gösteriyor. Başrolünde Daniel Craig'in olduğu Blood Stone İstanbul'da uzun bir vakit geçiriyordu sağ olsun. Yine, çok iyi bir oyuna denk gelmemek gibi bir talihsizlik vardı işin içinde. Indiana Jones and the Emperor's Tomb
Bond kadar, Indiana Jones da İstanbul'u sever, İstanbul'a da müsaittir. O da sağ olsun kırmadı, bir kere yolunu İstanbul'dan geçirdi bu 2003 tarihli LucasArts oyunuyla! Tom Clancy's Splinter Cell: Blacklist
Splinter Cell'in ilk oyununda "Türkiye üzerinden uçuyoruz" cümlesini duyunca çıldıran ben, Splinter Cell: Blacklist bir görev için içi Türk bayraklarıyla bezeli bir yere yönlendirince resmen kafayı yemiştim elbette. Bu arada bu mis gibi bir oyundur, açın oynayın! Uncharted 2: Among Thieves
Oyunun açılış sahnesi Topkapı Müzesi'nde geçiyordu. Kısa bir sahneydi, dışarısı da yoktu; ama hiç mi değilse arada muhafızların kendi aralarında "Senin oğlan nasıl?" gibi muhabbetler edişine tanık oluyorduk. God of War: Ascension
Sona koyduk, zira burası biraz zorlama. God of War: Ascension'ın şu gördüğünüz haritası Truva baz alınarak yapılmıştı. Biz de ne de olsa memlekettir dedik, aldık!