Geçmişten geleceğe…
Böyle bir yazıyı kaleme almayı düşünmeye başlayalı bir yılı aşkın bir zaman geçti. Her yıl böyle bir değerlendirme yazısı yazmayı düşünür zaman zaman da kaleme alırım. Bu yazı da onlardan birisi.
Anadolu Edebiyat bu yıl sekizinci yaşını kutluyor. Sekiz yıllık bir emeğin ürünü. Bu zaman zarfında zaman zaman dergi çıkardık, bazen etkinliklerimizi düzenlemekte zorlandık hatta iptal ettiğimiz etkinlikler bile oldu. Ama biz kimseye güvenmeden, kimseden nemalanmadan kendi imkanlarımızla hep ayakta kalmaya çalıştık. Eğer bugün bu yazıyı okuyorsanız biz yapmak istediklerimiz başarmışız demektir.
Her şey 2001 yılında hayalimle başlamıştı. Şairleri, yazarları bir araya getirerek güçlü bir edebi ortam oluşturmak. Bu edebi ortamı demokratik ve tartışma ortamı halinde devam ettirebilmek. Kimin neye inandığını dikkate almadan, kimin ne düşündüğünü öğrenebilmekti. İlk zamanlar çok zorlanıyordum. Hayalimi kime anlatsam, kimleri bu oluşuma katmak istediğimi söylesem bir diğeri için “o varsa ben yokum çünkü onunla aynı düşünmüyorum” diyordu. Bizim sevdiğimizi sevmeyene tahammülümüz yoktu. Bizim sevdiğimizi seven yazılar yazmayanlara da tahammülümüz yoktu. İnandığımıza inanmayana da tahammülümüz yoktu. Bizler esas düşmanımız olan bize her daim kötülüğü cazip gösteren iblisi unutup kendi kendimizin iblisi olmuştuk. Kendi toplumumuz varken başka düşmana ne hacet der olmuştuk.
Hayalimi sahaya indirmek bir dört yılımı almıştı. 2005 yılında sahaya indik. Şimdi sekiz yıllık bir mazisi olan ve son beş yılında düzenli ödüller verebilen bir Anadolu Edebiyat Derneği (ANEDDER) var. Her düşünceye ve herkese açığız. Düşünen, düşündüğünü yazabilen ve okuyan herkes bize göre değerlidir. Kayda ve nazara alınmalıdır. Felsefemiz budur bizim. Dilimizin ve dilimizle birlikte toplumun güzel kullanmasından yanayız. Her gün kirlenen bir dil atlasımız var. Bu bilinmez saldırılara ve ustaca kirletmelere karşı gençlerimizi, toplumumuzu uyarmayı görev edindik.
Merkezimiz Kocaeli olmak üzere tüm illerimizde yerel yönetimlerin bize sağladığı imkanlarla “Anadolu Edebiyat Okumaları” projemizi hayata geçirdik. Her hafta Cuma günü saat 19:00-21:00 saatleri arasında bir şair, yazar veya düşünürümüzü tartışıyoruz. Bu halkamız diğer illerimizde de oluşmaya başladı. Ayrıca ulaşabildiğimiz tüm ülkelerde temsilci bulundurma düşüncemizi de hayata geçirdik. Almanya, Amerika Birleşik Devletleri, İsveç, Yunanistan, Azerbaycan, İran, Türkmenistan, Özbekistan, Fransa, Yunanistan, Tacikistan, Bulgaristan, Kuzey Kıbrıs, Filistin, Nahçıvan, Pakistan, Macaristan, İngiltere, Saray Bosna, Arnavutluk, Kırım, Acaristan ve Çeçenistan gibi ülkelerde temsilcilerimiz bulunmaktadır. 2013 yılının Ekim ayında Uluslar arası Anadolu Edebiyat Kurultayı’nı gerçekleştirmeyi planladık. Yaklaşık 30 ülkeden 100 konuğumuz olacak. Bunu gerçekleştirebilecek azmimiz ve donanımımız var. Yerel yönetimlerden ve işadamlarımızdan aldığımız sözler var. Bu bizi daha da şevklendiriyor.
Yine ülkemizde mevcut şubelerimizle birlikte 2013 yılının sonuna kadar en az elli ilimizde şubelerimiz olacak. Bu gücümüzü tabanımıza ve okuyucumuza Anadolu Edebiyat Dergisi ile birlikte yayarak yayın ve faaliyetlerimize devam ediyoruz. Anadolu Edebiyat Yayınları Ocak 2013 tarihinden itibaren yayın hayatına başlamış durumda.
Ticari kaygılar ve kazanç hesapları yapmadan yolumuza devam edeceğiz. Ustamızın dediği gibi “Gün olur asra bedel.” İşte biz o günleri yaşıyoruz dostlar.
Bekir Kale Ahıskalı
Geleceği İnşa Etmek-42
Geçmişten geleceğe…
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz