Geleceğin Audı'si sinemalarda
İSTANBUL (İHA) - Audi, ilk kez bir film için özel olarak bir otomobil üretti. "I, ROBOT" filminde Will Smith, Audi RSQ Sports Coupe ile yarışıyor. 2035 yılında geçen ve Twentieth Century Fox'un yapımını gerçekleştirdiği film için özel olarak üretilen bu konsept otomobil ile Audi, ürün tanıtımında yepyeni bir sayfa açıyor.
Almanya'nın lüks otomobil üreticisi Audi, ilk kez bir film için özel olarak bir otomobil üretti. 2035'li yıllar için üretilen RSQ Sports Coupe'yi ilk kez New York Uluslararası Otomobil Fuarı'nda tanıtan Audi, şimdiye kadarki en büyük ürün tanıtımı projelerinden birini gerçekleştirdi. "I, ROBOT" filmi için Audi Design, başrol oyuncusu Will Smith'in 2035 yılındaki bir cinayet dedektifi olarak insan ırkı için büyük sonuçlar doğurabilecek bir sırrı çözmesine yardım eden konsept bir araç geliştirdi. Film, ABD'de 16 Temmuz'dan itibaren; Almanya'da ise Ağustos ayında vizyona girecek.
Audi'nin bu konsept otomobili üretimi, filmin yönetmeni Alex Proyas'ın isteği ile gelişiyor. 2003'te gördüğü Audi Nuvolari quattro concept otomobilini beğenen yönetmen Alex Proyas, Audi ile temasa geçmeye karar veriyor ve Nisan 2003'ün başında Audi AG Ürün Tanıtımı Müdürü Tim Miksche ve Audi Tasarım Yönetimi Sorumlusu Martin Ertl, Kanada Vancouver'a giderek filmle ilgili hazırlıkları takip ediyorlar. Yönetmen, yapımcılar, set tasarımcısı, baş kameraman ve Twentieth Century Fox temcilcileri Audi yetkililerine, 'I, ROBOT' filminin bütün dünyasını göstererek, otomobilin bu dünyaya uygun olması gerektiğini belirttiler. Diğer otomobil üreticileri tarafından da teklifler verilmesine rağmen işi Audi kazandı ve görüşmenin ardından 24 saat sonra anlaşma sağlandı.
ÜRETİM SÜRESİ DE EN AZ AUDİ RSQ KADAR HIZLI Audi, sadece iki gün içinde RSQ'nun ilk dörtte bir boyutlu modeli tamamladı. "I, ROBOT"un set tasarımcılarından biri de bir hafta sonra Ingolstadt'a giderek Audi Design ile birlikte ince ayarları gerçekleştirdi. Bunun ardından tasarım ve araç özelliklerinin belirlenmesi işi büyük oranda tamamlandı. Dört hafta sonra teknik ayrıntıları tartışmak için Ingolstadt'ta ikinci bir toplantı yapıldı. Üretim süresi de en az Audi RSQ kadar hızlı; tasarımcılar, mühendisler, teknisyenler ve model mühendisleri, kavram otomobilini sadece 10 hafta gibi kısa bir sürede tamamlamayı başardılar. Temmuz başında Audi RSQ, film çekimleri boyunca birkaç ay kalacağı Vancouver'a ulaştırıldı. Audi ayrıca, bir kaza sahnesinde kullanılmak üzere otomobilin dış gövdesini ve araç içi sahneleri çekmek için aracın içini gösteren bir oda yaptı. Proje tam zamanında tamamlandı ve otomobil, tekerlekleri, daha doğrusu küreleri üzerinde çalışmaya hazır hale getirildi.
2035 yılında Chicago'da, otomobiller artık tekerlekler üzerinde değil küreler üzerinde gidiyor. RSQ'nun dış tasarımından sorumlu Julian Hönig, bu kürelerin otomobilin tasarımına entegre edilmesinin çözmeleri gereken en büyük sorunlardan biri olduğunu belirterek, sonuçta, iki kişilik, ortadan motorlu, küre şeklindeki tekerlek boşlukları içinde çalışan küre şeklinde tekerleklere sahip bir otomobilin üretildiğini belirtti.
Otomobilin şekli yolda çok düz, geniş ve saldırgan görünüyor. RSQ'nun lamine cam gövdesi ay tozu gümüş boya ile kaplı ve üzerine çok ışık tutulduğunda gümüş boyanın mavimsi yansıması altın rengine dönüşüyor. Julian Hönig, "Bu projede teknik olanaklar, ergonomi ve müşteri talepleri bakımından mümkün olan en büyük özgürlüğe sahiptik; normalde bu etkenler önceliğe sahiptir. Önce öykünün ve film ortamının gerektirdiği özellikleri anlamamız gerekti. Temel amaç hem filmin gelecekte geçen ortamına iyi bir şekilde uyum sağlayan hem de belirgin bir Audi kimliğine sahip bir otomobil üretmekti." dedi.
15 AUDI TASARIMCISI VE MODEL MÜHENDİSİ ÇALIŞTI Projede 15 Audi tasarımcısı ve model mühendisi çalıştı. Ön far modülleri için oluşturulan köşeli gövde şekilleri RSQ'nun önden görünümünde büyük etkiye sahip. Farlar, yan hava girişleriyle birlikte oluşturulmuş. Saydam cam kapakların ardındaki Xenon ışık tüpleri ön tasarımın karakterini güçlendiriyor. Birçok sport coupe'de arka camın bulunduğu yerde, RSQ'de motoru örten alüminyum bir kapak bulunuyor. Yukarıdan bakıldığında bu kapak ön cama kadar uzanan oval bir şekil oluşturuyor ve gövdeye enlemesine bir çubukla birleştiriliyor.
Yukarı doğru açılan kapılar RSQ'nun sıradışı özelliklerinden biri: Will Smith otomobile binerken ve inerken arkadan menteşeli kapılar kelebek kanatları gibi açılıyor ve aynı zamanda biraz dönüyor. Will Smith otomobilin içinde sanki bir jet uçağının kokpitinde oturuyormuş gibi oturuyor. Orta konsol, derin yuvarlak koltukta oturan "pilotun" vücudunu sarıyor. Direksiyon simidi de uçak kokpitindekine benziyor. Asansör koltuğu gibi, üstü açık yapıya sahip ve sürücü otomobile bindikten sonra gösterge panelinden çıkarak açılıyor. Aracın içindeki kokpit ortamı, tavana geriye doğru uzanan büyük panoramik ön camla vurgulanıyor. Cam yüzeyi sağ ve sol tavan direklerinden kabinin arkasına kadar uzanıyor. Bu da sürücü ve yolcu için daha büyük bir alan sağlıyor.
"GELECEKTEKİ BİR AUDİ BUNA ÇOK BENZEYEBİLİR" Otomobilin kullanımıyla ilgili bütün bilgiler gösterge panelindeki dijital ekrana, Audi'nin Multimedya Arayüzü (MMI) kontrol sistemi ile gönderiliyor. RSQ'nun kliması ve radyosu ikincil fonksiyonlar olarak tanımlanıyor. RSQ'nun içinde kullanılan malzemeler ve renkler de fonksiyona yönelik ortamı yansıtacak şekilde seçildi. Renkler çoğunlukla daha koyu "teknik" tonlarda seçildi ve arada gümüş bölümler de var. Kırmızı ışıkla aydınlatılan RSQ harfleri kapı eşiğinde yer alıyor.
İşçilik ve malzemeler birinci sınıf; tipik bir Audi özellliği. Film otomobilinin burnu tipik Audi ailesi aracını yansıtacak şekilde tasarlanmış. Audi'nin tek çerçeveli ızgarasının dörtgen şekli, spor coupe'nin çizgilerine uygun bir şekilde ayarlandı. Audi marka grubu tasarım sorumlusu Walter de Silva, "Audi RSQ'nun hayali bir dünyada yer alan ama gelecekte gerçekleştirilebilir bir vizyon olduğunu düşünüyorum. Sportiflik, ilerleme ve gelişmiş tasarım gibi değerlerimizin 'I, ROBOT' filminin dünyasına aktarılmış halini yansıtıyor. Bu nedenle, gelecekteki bir Audi buna çok benzeyebilir" dedi.
