Türkçede özellikle bazı kelimelerin hem telaffuzlarında hem de yazımlarında sık olarak hataya düşülür. Hataların önüne geçebilmek için bazı kurallar geliştirilmiştir. Bu kurallara uyulmadığı her durumda yazım hatası yapılmış olur. Bir kelimenin birden fazla anlama gelmesi, birkaç kelimenin bir araya gelerek yeni anlamlara karşılık gelen ve birleşik türde kelimeler üretmesi ya da yabancı kökenli sözcüklerin zamanla Türkçeleşmesi gibi birçok neden yazım hatasına düşülmesine sebep olarak görülebilir.
Türk Dil Kurumu (TDK) gelmiş geçmiş sıfatı için tek bir tanım yapmıştır. Kurumun resmi sitesindeki Türkçe Sözlükte yer alan bu tanıma göre bu sıfat bugüne kadar gelmiş olan anlamında kullanılır. Gelmiş geçmiş TDK’de da yazıldığı gibi ayrı olarak yazılmalıdır. Çok eskilerden bu günlere ya da bu zamandan çok eskilere dayanan zaman dilimleri için de kullanılabilen gelmiş geçmiş ifadesi, şimdiye kadar gelmiş olan durumlar, kişiler ya da olaylar için kullanılır.
Halk arasındaki günlük konuşma dilinde çok sık kullanılan gelmiş geçmiş yazımında en sık hata yapılan ifadeler arasında yer alır. Hataya düşülmesinin nedeni birden fazla kelimelerin bir araya gelmesi ile oluşturulan birleşik kelimelerin bazı durumlarda ayrı bazı durumlarda bitişik yazılması durumudur. Türk dilinde birleşik türde kelimelerin ayrı yazılması için bazı durumların gerçekleşmesi gerekir. Örnek olarak bir araya gelen kelimelerden ikincisi ya da ikisi de anlam veya ses değişikliğine uğramamış olması durumunda o kelime ayrı yazılmalıdır. Gelmiş geçmiş ifadesi de bu kurala uygun görülmüştür.
Gelmiş geçmiş doğru yazılışı ayrı olarak kabul edildiği için bitişik olarak yazılması yazım hatasıdır. Türk Dil Kurumunun resmi internet sayfasında da bu ifade ayrı olarak yazılmıştır. Birleşik türde kelimelerin bitişik yazıldığı durumlardan bazıları şunlardır: