İşte anevrizmayla ilgili tüm merak edilenler...
Basit bir anlatımla Anevrizma; beynin kanlanmasını sağlayan damarlarda oluşan genişlemedir. Anevrizma özellikle 25-50 yaş arasında görülen beyin kanamalarının en sık nedenidir. Kanamaya yol açan anevrizmaların büyük çoğunluğu ana beyni besleyen damarlara bir boyunla bağlanmış olan kese biçimindeki anevrizmalardır(damar genişlemeleridir.)
Tam kanıtlanmasa da anevrizma oluşmasının nedeni, damar yapısındaki bozukluklar olduğu yönündedir. Bir görüş ise anevrizmanın doğumsal olduğu yönündedir. Fakat bu amaçla yeni doğanlar üzerinde yapılan otopsi incelemeleri sonucunda hiç anevrizmaya rastlanmamıştır.
Ayrıca; otopside anevrizma bulunan çocuk olgularının hemen hepsinde, travma, enfeksiyon ve başka hastalıklar gibi değişik kuşku yaratacak nedenler tespit edilir.
1)Akılda tutulması gereken kural bu tür kanamalarda;
Kanama öncesi genel durum iyidir. Kanamada görülen ağrı akut başlar ve hastanın tanıdığı diğer ağrıları benzemez.
2)Öte yandan bazı hastalarda asıl kanamanın öncesinde; gelip geçici şiddetli baş ağrısı olur. Bu bazen anevrizmanın habercisidir ve sızma şeklinde kanamayla oluşur.
3)Bu kanama beyinde sulanarak naid bölge denen beyin ve omirlik sıvısının dolaştığı boşluğa açıldığı için, ense sertliği ve kusma gibi belirtiler görülür.
4)Yine kanamanın şiddetine göre; bilinç kaybı olur ve bazen de kanama şiddetli olursa hasta komaya girer ve birkaç saat içinde kayıp edilebilir.
5)Kanamayı tetikleyen faktörlerin başında fiziki aktivite gelir (aşırı spor,sex vs.)
Anevrizmal kanamada ölüm oranı çok yüksektir. Bu tür hastaların yaklaşık üçte biri, kanamanın; ilk 24 saatinde kayıp edilir. Hızla bilinç kapanan hasta kısa zaman içinde hastaneye yetiştirilse bile ölümün bir süre geciktirilmesi dışında sonuç değişmez. Hastanın hayati fonksiyonu en çok etkileyen en önemli faktör; hastanın bilinç durumu ve beyin omirlik sıvısının beyinde dolaştığı subaraknvid denen aralıktaki kan miktarıdır.
Anevrizmaya bağlı beyin kanaması süphesi ile hastaneye başvuran hastaya; beyin mR ve mR anjio yapılmalı ve hemen müdahale edilmelidir. Hataya girişimsel anjio yapılıp operasyona karar vermek gerekir.
Kanamayı iyi durumda atlatan vakalarda bile tekrar kanama riski olduğu için,anevrizma tespit edilip mutlaka klipe edilmelidir. Girişimsel radyolojik tekniklerinin ilerlemesi ile bu işlemlerin yapıldığı merkezlerde; anevrizmalar kateterizasyon yöntemi ile tıkanmaktadır. Bu yöntemin başatıya ulaşması operasyon seçeneğini azaltsa da bazı vakalarda operasyon kaçınılmaz olmaktadır.
Her hastalıkta olduğu gibi erken teşhis erken tedavi hayati risk taşıyan bu kanamayı önleyebilir. Devamlı baş ağrısı olan ve ailesinde anevrizmaya bağlı kanaması olan veya kanama olmasa da anevrizma saptanan aile bireyleri mutlaka bir hekime başvurmalı ve mR ve mR anjio ile beyin taraması yaptırmalıdır. Eğer anevrizma tespit edilirse, bu anevrizma girişimsel radyolojik tetkikleri ile tıkanıp, zararsız hale getirilir ve kişi genelde ölüm ve sakatlıkla sonuçlanan bu kanama riskinden kurtulur.