Migren en sık rastlanan ve en fazla ağrıya yol açan nörolojik hastalıklardan biri. Türk Baş Ağrısı Epidemiyolojisi Çalışma Grubu'nun araştırmasına göre 15-55 yaş grubu arasındakilerde migren görülme sıklığı kadınlarda yüzde 21.8, erkeklerde yüzde 10.9. Başka bir deyişle her yüz kişiden 16'sı migren ağrısı çekiyor. Kadınlarda migren ağrısına erkeklerden iki-üç kat daha fazla rastlanıyor.
Günümüzde migren için çeşitli tedaviler mevcut ancak artık migren tedavisi sırasında aynı zamanda gençleşmekte mümkün. Bu tedaviyi ilk kez uygulayan Estetik, Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Op Dr. Zekeriya Kul “Endoskopik Migren Cerrahisi” hakkında bilgi verdi.
Yüz germe ameliyatı yaptığımız aynı zamanda migren şikayetleri mevcut olan hastalarda ağrıların ortadan kalktığı görülünce endoskopik migren cerrahisi doğdu. Zaten alın germe ve kaş kaldırma ameliyatları sırasında kestiğimiz bazı kasların bu sinirlerin üzerindeki baskının kalkmasına neden olduğunu gördük. Ve böylece sıklıkla migren hastalarında bu tedaviyi uygulamaya başladık.
Ameliyat, nöroloji uzmanlarınca daha önce migren teşhisi konulmuş ve ağrıları başlatan belli tetik noktalara sahip hastalarda uygulanıyor.Burada tetik noktaları açıklamak gerekiyor. Yüz ve ense bölgesinden çıkan bazı sinirlerin çıktıkları noktada kaslar veya bazı damarlar tarafından baskıya uğraması mümkündür. Hasta, ağrıların bu tetik noktalardan başladığını tarif ediyorsa, biz bu tetik noktalara önce botox diye bilinen bir toksin enjekte ederek kasların sinire yaptığı basıyı ortadan kaldırıyoruz. Ancak botoxun etkinliği 4-5 ay ile sınırlı olduğu için botox ile bu kadar yüksek oranda rahatlama elde edilen hastalar tedavinin kalıcılığını istiyorlar. İşte bu noktada endoskopik plastik cerrahi devreye giriyor.
Ameliyat nasıl gerçekleştiriliyor?
Tetik noktaların sayısına bağlı olarak lokal veya genel anestezi altında gerçekleştirilebiliyor. Her bir nokta için yapılacak işlem yaklaşık 1 saat sürüyor. Alın bölgesindeki ve şakak bölgesindeki sinirler için saçlı deri içerisinden özel endoskopik aletler ve kamera eşliğinde girerek bu bölgelerdeki sinirlerde bası etkisi olan kasları serbestleştiriyoruz. Ense bölgesindeki tetik nokta için ise sinirin çıkış noktasına uyan bölgede yapılan küçük bir kesi ile giriyoruz.
Ameliyat sonrası ne kadar sürede iyileşme gerçekleşiyor?
Eğer lokal anestezi ile yapıldıysa işlem, hemen sonrasında normal hayata dönülebilir. Genel anestezi altında yapılan işlemde ise 1 günlük dinlenme öneriyoruz.
Migren cerrahisi standart ameliyatlar arasına girdi mi?
Ağrı, normalde plastik cerrahinin alanına girmiyor. Migren cerrahisi yeni bir teknik. Ama hiçbir ameliyat migren cerrahisinin yerini tutmaz. Çünkü migren ciddi bir hastalık, 10 kişiden birinde görülüyor. Ve hastaların ataklar döneminde iş ve sosyal hayattan ne kadar koptuklarını düşünürseniz onlara vereceğiniz iyilik halleri ve mutlulukları tarif edilemeyecek kadar büyük olacaktır
Ameliyat yüzde başka sorunlara yol açmıyor mu?
Ameliyatta serbestleştirilen sinirler motor sinirler değil. Ağrı duyusunu taşıyan duyu sinirleri. Kaldı ki ameliyatta bu sinirleri kesmiyoruz sinirler gene eski fonksiyonlarını koruyor. Sadece üzerlerindeki baskıyı ortadan kaldırıyoruz.
Tek ameliyat yetiyor mu?
Hastanın ağrı şikayetlerine bağlı. Migrenin tetikleyen tüm noktaları önceden biliniyorsa tek ameliyat yetebilir.
Tetikleyen noktaları nasıl belirliyorsunuz?
Hastanın verdiği bilgi önemli.Öncelikle nöroloji uzmanı ile konsülte ediyoruz hastayı. Örneğin, sabahları şakaklardan başlayan ağrıdan bahsedilince o bölgedeki sinirlere yönleniyoruz. Ama önce o bölgeye botoks yapıyoruz. Geçici rahatlama sağlarsa ameliyata geçiyoruz. Kesin çözüm için ameliyat uygulanıyor.
Hastanın yaşı önemli mi?
Hayır. Ameliyat ettiğim en genç hastam 16, en yaşlısı da 75 yaşında. Hastalar ağrıdan kurtulmak için her şeyi deniyor. Ameliyat ettiklerim arasında en mutlu olanlar migren ağrıları kesilenler. Hayat boyu minnettar kalıyorlar. Bu ameliyat, biz cerrahları da ödüllendiriyor.
Yani artık migrenliler de plastik cerrahiye mi başvuruyor?
Evet. Ama aralarında fark var. Plastik cerrahinin aciliyeti yoktur. Migren cerrahisinde ise hastalara ameliyat dışında seçenek kalmamıştır. Migrenliler arasında ayda 10 kez ciddi ağrı yaşayanlar var.