Genelkurmay Başkanlığı ‘askerler Acemiydi’ Tartışmalarına Noktayı Koydu

Genelkurmay Başkanlığı, Afyonkarahisar’da mühimmat deposunda meydana gelen patlamaya ilişkin kamuoyunda ‘askerler acemiydi’ tartışmalarıyla ilgili olarak, “Şehit olan bu kısa dönem 15 askerimiz bir aylık askerdi. Bunlar, mühimmatın tasnif ve istiflenmesiyle değil, mühimmat sandıklarının depo içine girmeden depo dışında taşınmasıyla görevlendirilmişlerdir. Depo içinde tasnif ve istiflemeyi ise iki astsubay, iki uzman çavuş, 3-4 uzun dönem asker ile birlikte yapmaktaydı” açıklamasını yaptı.

Genelkurmay Başkanlığı, Afyonkarahisar’da mühimmat deposunda meydana gelen patlamada 25 askerin şehit olması sonucunda bölgeye giden Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel ve Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hayri Kıvrıkoğlu’nun yerinde yaptığı incelemeyi kamuoyu ile paylaştı. Genelkurmay Başkanlığı’nın internet sitesinden yapılan açıklamada, Türk milletini ve Türk Silahlı Kuvvetleri’ni büyük acıya boğan elim olayla ilgili olarak 7 Eylül 2012 tarihinde Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel ve Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hayri Kıvrıkoğlu’nun yerinde yaptığı incelemeler sonucunda elde edilen bilgilerde, Susurluk Mühimmat Depo Komutanlığı’nın lağvedilmesi üzerine 284 bin 550 adet el bombasının Afyonkarahisar’da konuşlu Mühimmat Depo Komutanlığı’na nakledildiği ve mühimmatın geçici olarak depolandığı bildirildi. Mühimmatın sayımı, tasnifi ve yeniden depoya yerleştirilmesi işlemine bölük komutanı nezaretinde 4 Eylül 2012 tarihinde başlandığı belirtin açıklamada, bu faaliyetin 5 Eylül 2012 tarihinde de devam ederken aynı gün saat 21.15 sıralarında depoda peş peşe iki patlama vuku bulduğu aktarıldı. Açıklamada görgü tanıklarının ifadelerine de yer verilirken, görgü tanıklarının ifadelerine göre patlamanın depo içinde olduğu ve o esnada depoda iki astsubay, iki uzman erbaş ile 3-4 uzun dönem askerin bulunduğu belirtildi. İstifleme işleminin yetkili ve uzman olan bu personel tarafından yapıldığının altı çizilen açıklamada, şunlar kaydedildi:

“Diğer askerlerin ise depo içinde olmayıp, deponun önünde ve dışında oldukları, görevin başlangıcında erbaş ve erlere şehit Sürveyan Astsubay Bakım Kıdemli Başçavuş Bedri Nayim tarafından gerekli ikaz ve hatırlatmaların yapıldığı, hava karardıktan sonra ‘dışarıda kalan az sayıda mühimmatı da emniyete alalım ve faaliyeti bitirelim’ düşüncesiyle çalışmanın sürdürüldüğü, ancak patlamanın nasıl meydana geldiği hakkında bilgilerinin olmadığı öğrenilmiştir. Bazı görsel medyada şehit olan askerlerimizin yeni askerler olduğu kamuoyuna açıklanmıştır. Bunun gerçekle bir ilgisi bulunmamaktadır. Şöyle ki asker şehitlerimizin 15’i kısa dönem askerdi. Kısa dönem askerler üç haftalık temel askerlik eğitimi aldıktan ve askerlik yeminini yaptıktan sonra birliklerine dağıtımları yapılmaktadır. Şehit olan bu kısa dönem 15 askerimiz bir aylık askerdi. Bunlar, mühimmatın tasnif ve istiflenmesiyle değil, mühimmat sandıklarının depo içine girmeden depo dışında taşınmasıyla görevlendirilmişlerdir. Depo içinde tasnif ve istiflemeyi ise iki astsubay, iki uzman çavuş, 3-4 uzun dönem asker ile birlikte yapmaktaydı. Uzun dönem askerlik olarak isimlendirilen ve 15 ay olarak vatani vazifesini yaparken şehit olan 6 askerimizden ikisi 12 aylık, biri 9 aylık, ikisi 6 aylık ve biri de 3 aylık askerdi. Kara Kuvvetleri Komutanlığı’nın 2010 basımlı ‘Mühimmatın Depolanması ve Emniyet Standartları Teknik Talimnamesi’nde; ‘Hafif silah mühimmatı (el bombası dahil) açıkta depolanamaz’ hükmü yer almaktadır. İdari, teknik ve adli ekipler henüz olayın oluş şeklini belirlemeden bazı basın yayın organlarında yetkisiz ve konuyla ilgili bilgi ve deneyimi bulunmayan kişilerce açıklamalar yapılarak kamuoyunun yanlış bilgilendirildiği de görülmektedir. Olay, her yönüyle ve derinliğine incelenmekte olup, idari ve adli soruşturma sonuçlarının beklenmesinin sağduyulu bir davranış olacağı değerlendirilmektedir. Bir kez daha elim olayda hayatlarını kaybeden şehitlerimize Allah'tan rahmet, ailelerine ve Türk Silahlı Kuvvetleri mensuplarına sabırlar diliyoruz.”