ANKARA (A.A) Genelkurmay Başkanlığı'ndan yapılan açıklamada, ''Genelkurmay Adli Müşavirliği tarafından hazırlandığı iddia edilen belgenin sahte olduğu'' bildirildi. Açıklamada, ''İddia edilen 3. ihbar mektubunun 15 Kasım 2009 günü medyada yer almaya başlamasının tesadüf olmadığı ve zamanlamasının da oldukça düşündürücü olduğu ortadadır'' denildi.
Genelkurmay Başkanlığı'nın internet sitesinde yer alan açıklamada, son günlerde medyada, var olduğu iddia edilen üçüncü bir ihbar mektubu ve mektubun ekinde yer alan CD'de bulunan konulara ilişkin haberler yer aldığı hatırlatıldı. Açıklamada şunlar kaydedildi:
''Var olduğu iddia edilen yeni ihbar mektubunun; Genelkurmay Askeri Savcılığı tarafından yapılan ve 24 Haziran 2009 tarihinde görevsizlik kararı verilerek yetkili makamlara gönderilen soruşturma dosyasında yer alan bazı maddi hususlardan da yararlanmak suretiyle hazırlayanların kendi hedefleri istikametinde düzenlendiği değerlendirilmektedir.
Medyaya yansıyan haberlerden öğrenildiği kadar, söz konusu ihbar mektubu ekindeki CD'de yer alan hususlardan büyük bir kısmının 2008 ve daha önceki yıllarda medyaya yansıyan haberlerle benzerlik gösterdiği tespit edilmiştir.
Kamuoyunun, gereğinden fazla, bu tip haberlerle meşgul edilmesinden üzüntü duyulmakla birlikte, dün olduğu gibi bugün de medyaya yansıyan ve Türk Silahlı Kuvvetlerini ilgilendiren bütün haberler değerlendirilmekte ve gerekli görülen durumlarda gerekli işlemler yapılmaktadır.
17 Kasım 2009 günü bir gazetede yer alan ve bu konularla ilişki kurulmaya çalışılan Genelkurmay Adli Müşavirliği tarafından hazırlandığı iddia edilen belge ise sahtedir. Söz konusu bilgi notu, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca (CMK 250'nci maddesi ile yetkili) yapılan soruşturma doğrultusunda bazı şüphelilerde ele geçirildiği belirtilerek, 8 Nisan 2009 tarihinde Genelkurmay Başkanlığına incelenmek üzere gönderilen belgeler arasındadır. Yapılan inceleme neticesinde, ilgili savcılığa 1 Mayıs 2009 tarihinde 'Kayıtlarımızda böyle bir belgeye rastlanmamıştır. Askeri yazım teknikleri ve isimler kullanılarak kurgulanmış sahte bir belgedir' ibaresiyle cevap verilmiştir. Sahte belgeyi, kasıtlı olarak gerçek gibi sunan, gazete hakkında suç duyurusunda bulunulmuştur.
İddia edilen üçüncü ihbar mektubunun 15 Kasım 2009 günü medyada yer almaya başlamasının tesadüf olmadığı ve zamanlamasının da oldukça düşündürücü olduğu ortadadır.
Türk Silahlı Kuvvetleri, kendisine karşı uzun bir süreden beri yürütülmekte olan faaliyetlerin ve bu faaliyetlerin bütün boyutlarının farkındadır. Bugüne kadar yapılan ve bundan sonra yapılacak her türlü saldırı da Türk Silahlı Kuvvetlerinin kararlı duruşunu ve mücadele azmini asla etkilemeyecektir.''