Vücudunun temel bir yapı taşı olan demir, kırmızı kan hücrelerinin oksijen almasını ve vücudun tüm hücrelerine dağıtmasını sağlayan molekül olan hemoglobinin bir parçasıdır. Bu oksijen vücut fonksiyonları için gereklidir. Demir değerinin düşük olması bazı olumsuz durumları meydana getirebilir.
Dünyadaki en yaygın beslenme eksikliklerinden biri olan demir eksikliği ve demir eksikliği anemisi ciddi sağlık sonuçlarını meydana getirebilir. Kanda dolaşan demir normalde 50 ile 150 mg/dl arasındadır. Ancak vücutta demirin depolanmasının belli biçimleri vardır. Ferrittin demiri depolamaktan sorumlu bir proteindir.
Genellikle vakalar menstürasyon nedeniyle kadınlarda görülür. Bunun sebebi olarak, kan kaybıyla beraber demir seviyelerinde azalma meydana gelmesidir. Bu ürün gıda yoluyla elde edilir. Esas olarak ette bulur. Bu yüzden vejetaryen yemek tarzını benimsemek gibi beslenme alışkanlıkları bir açıklığa sebebiyet verebilir.
Aynı durum demirin emilimini engelleyen bir sindirim sorunu olduğunda da meydana gelir. Örnek vermek gerekirse düşük demir genellikle çölyak hastalığının ya da Crohn hastalığı gibi diğer kronik sindirim hastalıklarının ilk belirtilerinden biri olarak karşımıza çıkar.
Kırmızı et, karaciğer ve diğer sakatatlar, nohut, börülce, barbunya, mercimek, bezelye, kuru fasulye gibi bakliyatlar; ıspanak, kuru erik, çekirdeksiz üzüm, patates, haşlanmış soya fasulyesi, kabak, yulaf, pekmez, bal gibi besinler demir açısından zengindir. Bu besinler ayrıca demir eksikliğinin önüne geçilmesi için de sık sık tüketilmelidir.