ANKARA (İHA) - Büyük Birlik Partisi (BBP) eski Genel Başkanı ve Sivas Bağımsız Milletvekili Adayı Muhsin Yazıcıoğlu, Demokrat Parti (DP) ve Saadet Partisi (SP) ile neden ittifak yapmadıklarını açıkladı. Yazıcıoğlu, "İnanmadığımız değerlerle ve inanmadığımız fotoğrafların içinde yer almayı istemediğimiz için partimiz bu seçimlere katılmama kararı aldı" dedi.
Siyasetin milletin menfaatlerini ve ihtiyaçlarını karşılamak için yapıldığını hatırlatan Yazıcıoğlu, Türkiye'de siyasetin çok farklı bir zemine oturtulduğunu savundu. Seçim Kanunu'nun adaletsizlik üzerine kurulduğunu öne süren Yazıcıoğlu, devletin siyasi partilere yaptığı yardımı 'tam bir adaletsizlik' sözleriyle yorumladı. Yazıcıoğlu, BBP'nin seçimlere neden katılmadığını ise şöyle izah etti:
"Medya manipülasyonları ile Türkiye'de siyaset mühendisliği yaparak, her defasında son dakikaya getirerek, ön seçim yapma imkanı vermeden, siyaseti 2 kutuplu hale getiriyorlar. Sonra kimi siyasi partileri de 'baraj sorunu' gibi kavramlara mahkum ediyorlar. Birden bire seçim kararı alındı. Sonra inanılmaz bir bilgi kirliliği doğdu. Kim nerede, hangi parti kiminle, sağ sola sol sağa kaydı, tam bir karmaşa meydana geldi. İnanmadığımız değerlerle ve inanmadığımız fotoğrafların içinde yer almayı istemediğimiz için partimiz bu seçimlere katılmama kararı aldı. Bu seçimi adaletsizlik üzerine yapıldığı için, karartma
altında yapıldığı için protesto ettik ve seçime girmeme kararı aldık. Ben de Siyasi Partiler Kanunu'nun gereği olarak müsaade istedim ve bağımsız aday olarak Sivas'tan aday oldum."
Neden 81 ilde değil de 21 ilde bağımsız aday gösterdikleri konusuna değinen Yazıcıoğlu, "81 ilde aday gösterebilirdik ama arkadaşlarımızın ekonomik olarak çok yıpranacaklarını düşünerek, onları yormamak için böyle bir karar aldık" diye konuştu.
Listede yer alan bütün adayların iddialı olduğunu ve seçilebileceğini ileri süren Yazıcıoğlu, BBP'nin mutlaka Meclise gireceğine inandığını belirterek, "Arkadaşlarımızın hepsi seçilmek için aday oldu. 21 ilden aday olan 22 milletvekili ile birlikte meclise girmekten yanayız. BBP bu seçimlere katılmayacak ama arkadaşlarımız meclise girecek. Teşkilatlarımız bu kararı anlayışla karşıladı. 1999 ve 2002 yılında yapılan seçimlerde de yönlendirme ve karartmalarla millet iradesi çalındı. Seçim Kanunu'nda tercih sistemi olmadığı için vatandaşımız listelere oy vermek zorunda kalıyor. Arkadaşlarımız, inançlarının mecliste olacağını, değerlerini mecliste savunacak kale gibi güvendikleri insanların olacağını dikkate alarak, huzurlu bir şekilde bu seçimlere katılacak" açıklamasını yaptı.
BBP Lideri Yazıcıoğlu, DP ve SP ile son dakika bozulan işbirliği girişimleri ile ilgili olarak şunları kaydetti: "Yazılıp çizilenler bir tarafa, BBP Saadet Partisi dışında resmi hiçbir görüşme yapmadı. Saadet Partisi Genel Başkanı bizi ziyaret etti, oturup konuştuk. Bunun dışında hiçbir parti ile resmi bir görüşme olmadı. Biz ilkelerimize uygun, değerlerimizi savunacak, değer yargılarımızda vicdanımızda bizi rahatlatacak bir oluşum meydana gelemeyeceğini gördük. Seçim atmosferine girmeden önce
çalışmalarımız oldu. Milli merkez inşasına ihtiyaç olduğunu söyledik. Bunu bir müddet ertelemiş olduk. Önümüzdeki dönemde yeni imkanlarla, tazelenmiş heyecanlarımızla Türkiye'nin mili merkez inşasını gerçekleştirmeyi mutlaka başaracağımıza inanıyorum".
Yazıcıoğlu, "Seçimlerden sonra Meclis'te başka grup veya milletvekilleri ile bir birleşme olabilir mi?" şeklindeki soruya ise "Seçimden sonra tabii ki olabilir. Türkiye'nin asıl ihtiyacı olan milli merkez inşasına girişeceğiz. Bağımsız adaylarımızla meclise girerek önümüzdeki dönemin şekillenmesine, milli direnişin organizasyonuna çok önemli katkıda bulunacağımızı, buna öncülük edeceğimizi düşünüyorum" cevabını verdi. Bağımsız adayları tanıtmak amacıyla perşembe günü Keçiören'deki Halil İbrahim Sofrası'nda bir kokteyl verecek olan Yazıcıoğlu, 9 Haziran'da seçim bölgesi Sivas'a giderek çalışmalara başlayacak.