"Geri gitmek kimin haddine"
İZMİR (İHA) - Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) İzmir Milletvekili ve Devlet Bakanı Prof. Dr. Mehmet Aydın, Türkiye'de, modern hukuk devletinin değerlerinden laiklik konusunun artık tartışılmaması gerektiğini söyledi.
İzmir Valiliği tarafından düzenlenen toplantı Balçova Termal Otel'deki Kardelen Salon'da gerçekleştirildi. Toplantıya, mazeret bildiren AK Parti İzmir Milletvekili Zekeriya Akçam ve CHP Milletvekili Muharrem Toprak'ın dışındaki 22 milletvekili katıldı. İzmir'deki devlet üniversitesi rektörleri ile yatırımcı kamu kurum ve kuruluşlarının il ve bölge müdürleri toplantı çalışmaları hakkında bilgi verdi. Belediye başkanları, Meclis'te grubu bulunan partilerin il başkanları ve meslek kuruluşlarının temsilcilerinin de izlediği toplantının açış konuşmasını İzmir Valisi Alaaddin Yüksel yaptı.
Toplantının, 2003 yılı bütçe çalışmalarına esas olarak İzmir'e yapılacak yatırımlar ve yatırım beklentileri de düşünülerek düzenlendiğini belirten Vali Alaaddin Yüksel, İzmir'in ilk ve en önemli sorunun "göç" olduğunu vurguladı.
İZMİR'İN EN ÖNEMLİ SORUNU GÖÇ Türkiye'nin nüfus artışının yıllık binde 24 olduğunu bu rakamın İzmir'de binde 22.4, büyükşehir sınırları içinde ise binde 23.8 olarak tespit edildiğini belirten Yüksel, "İlimize göç oranı düşük görünmekle birlikte, devam etmektedir. İzmir'in nüfusu doğumlarla değil, göçlerle artmaktadır. Yani, İzmir'deki kontrol edilemez göç olgusu sektörel dengeleri olumsuz yönde etkilemekte, planlamaları bozmaktadır. İzmir'de eğitim ve sağlık başta olmak üzere yatırımların, özellikle göç oranı da göz önüne alınarak incelenmesi gerekir. İzmir'de eline çantasını alan 53 bin öğrenci her yıl okula başlamaktadır."
Alaaddin Yüksel, İzmir'deki devlet ve SSK hastanelerinin toplam yatak kapasitesinin 10 bin civarında, devlet hastanelerinde işgal edilen yatak oranının yüzde 64, bu oranın SSK hastanelerinde yüzde 90 civarında olduğunu belirtti. Yüksel, Türkiye'deki hastanelerdeki yatak işgalinin yüzde 50 olduğunun da göz önüne alınarak, 1990 yılından bu tarafa yapımına başlanan Bayındır, Aliağa, Menemen, Bergama, Kiraz, Buca ve Dikili devlet hastanelerinin mutlaka 2003 yılı içinde bitirilmesi gerektiğini vurguladı. 1988 yılında başlanan İzmir Çevre Yolu'nun da bitirilmesi gerektiğini kaydeden Yüksel, bu projenin tamamlanması için 110 milyon dolar daha ödeneği ihtiyaç duyduğunu söyledi. İzmir Valisi, Alsancak Limanı'nın ton/yıl kapasitesinin 8 milyon tondan 12 milyon tona çıkartılması gerektiğini, jeotermal ve rüzgar enerjisi konusunda yasa çıkartılmasını beklediklerini, kentteki işsizlik oranının 2000 yılı sayımlarına göre yüzde 10.8 olduğunu, İzmir'in en önemli sorunları arasında Bakırçay-Kınık Sulama Projesi ve Beydağ Barajı'nın tamamlanmasının da bulunduğunu sözlerine ekledi.
"BİLGİ VE TALEP ZİYAFETİ KARŞISINDA KALDIK" İzmir Valisi Alaaddin Yüksel'in konuşmasının ardından toplantı basına kapatılırken, milletvekilleri ve Devlet Bakanı Prof. Dr. Mehmet Aydın'ın konuşmasından önce yeniden basına açıldı. Yatırımcı kamu kurum ve kuruluşlarının faaliyetlerini anlatmasının ardından ilk konuşmayı CHP İzmir Milletvekili ve Genel Sekreter Yardımcısı Bülent Baratalı yaptı. Baratalı konuşmasında, Türkiye'nin yeniden yapılandırılması gerektiğini, muhalefet olarak iktidara her türlü desteği vermeye hazır olduklarını ifade ederek, "Ama, olmaz ise olmaz dediğimiz şartlarımız vardır. Ülke Atatürk ilke ve devrimleri esasına göre yönetilmelidir. Olmaz ise olmaz dediğimiz konu budur" diye konuştu.
Devlet Bakanı Mehmet Aydın ise, toplantıda bir bilgi ve talep ziyafeti karşısında kaldıklarını, böyle bir toplantıya da ihtiyaç olduğunu söyledi. Aydın, "İyi bir yelpazemiz var. Milletvekili arkadaşlarımızla bu dosyaları paylaşacağız. Talepleri etüt edeceğiz, çalışacağız. İlgili bakanlıklarda onları takip edeceğiz. Neleri yapabildiğimizi, neleri yapamadığımızı nedenleri ile size bildireceğiz" dedi.
"BİZ, DEMOKRASİNİN UĞRAMADIĞI HERHANGİ BİR ÜLKE GİBİ DEĞİLİZ" Uluslararası ilişkilerde üzerinde oyunlar oynanan bir toplum değil, uluslararası siyasetin gerektirdiği kuralları kullanmak suretiyle oyun oynayan ülke olma konumunu gördüğü için bir tatlı huzursuzluğun içinde belirdiğini ifade eden Bakan Aydın, "Yani biz, demokrasinin uğramadığı herhangi bir ülke gibi değiliz. Önemli mesafeler kaydettik demokraside, insan haklarında. AB ile ilgili gelmiş olduğumuz nokta, her ne kadar hak ettiğimiz, arzu ettiğimiz bir nokta değilse de, yine de geldiğimiz nokta dünya olgusundaki başarımızın bir kanıtı durumundadır" şeklinde konuştu.
Bülent Baratalı'nın devletin yeniden yapılanması gerektiği konusunda görüşlerine katıldığını belirten Mehmet Aydın, yerinden yönetimin artık ertelenemez bir proje olarak hayata geçirilmesi gerektiğini, yaşanan problemlerin önemli bir kısmının bu türden bir yönetime ulaşılamadığı yaşandığını vurguladı. Aydın, devletin hakikaten büyük bir patron, büyük bir işveren olduğunu, ancak parasının kıt, rasyonel siyasetinin de o kadar iç açıcı olmadığını söyledi.
"HUKUK DEVLETİ LAİKLİK OLMADAN OLMAZ" Kültür ve milli eğitim alanında yapacakları çok şeyin olduğunu, yararsız ve zararlı tartışmaları bir tarafa bırakmak gerektiğini kaydeden Bakan Aydın, laiklik ile ilgili kaygılar konusunda şunları söyledi:
"Modern Türkiye'nin modern şartlarını tekrar tekrar gündeme getirmenin bir anlamı yoktur. Türkiye moderndir, modern bir devlete sahiptir. Eksiklerimiz vardır. Hukuk
devletinin gerçekleşmesi için, her Türk üstüne duf6deneği ihtiyaç duyduğunu süşeni yapmak zorundadır. Hukuk devleti demek zaten kendiliğinden çoğunluğu dikkate alan demektir. Hukuk devleti laiklik olmadan olmaz. Belli bir dini anlayışı topluma empoze etmek veya devleti onunla tanımlamak gibi artık iyiden iyiye tarihte kalması gereken bir şeyi tartışmanın da bir anlamı yoktur. Akıldan geçirmeyi bile manasız buluyorum. Gelin bu değerleri tartışmayalım. Bunlar tartışacak konular değil. Bunlar bizim başarımızdır. İnsan olarak başarılarımızdır, toplum olarak başarılarımızdır. Bu başarılardan bir adım geriye gitmek kimin haddine olur."
Devlet Bakanı Mehmet Aydın, İzmir'in sorunları ile ilgili olarak da bakanları bilgilendireceklerini ve takipçi olacaklarını sözlerine ekledi.
