Başaran, yaptığı açıklamada, "1995 yılından beri, Gümrük Birliği antlaşması ile Türkiye, AB standartlarını kabul etmiş ve azo boyar maddesi Türkiye'de yasaklanmıştır. Ancak, ne yazık ki ne ithal ürünlerde ne de iç piyasada bu yasaklı maddelerin kullanımının denetimi sağlanamamıştır ve tüketicilerden de bu konuda bir talep gelmemiştir. Bu yüzden AB standardı olan Eko-Teks 100 standardının kullanımı çoğu kez yalnızca AB ülkelerine ihraç ürünlerinde gerçekleştirilmekte, iç piyasada ise merdiven altlarında dahi ne olduğu belirsiz sağlıksız boyalarla giyim ürünleri boyanmaktadır. Uzmanlar da bunun da en iyi belirtisinin giyerken veya yıkarken boyanın akması olduğunu belirtmektedirler" dedi.
Başaran, açıklamasını, "Bu gerçekler ışığında Türkiye tüketicilerinin en azından yedikleri kadar giydiklerini de sorgulamalarının zamanı gelmiştir. Bilinçsizce pazarlarda etiketsiz, gelişigüzel satılan, nerede - nasıl üretildiği belli olmayan, üzerinde kullanım etiketi ve ürün içeriği yazılı olmayan ve ucuz olduğu için satın alınan ürünlerden vazgeçmeleri gerekmektedir. Tüketici sağlığı ve güvenliği için risk teşkil eden bu ürünlerden 3 adet almak yerine daha güvenli tek bir ürün almak çok daha bilinçli bir davranış olacaktır." sözleriyle sürdürdü.
(ANKA)