Breivik, mahkemede kelepçeleri çıkarılır çıkarılmaz sağ yumruğunu kaldırıp sözde “Tapınak Şövalyeleri”ni selamladı.
77 KİŞİNİN KATİLİ
Aralarında Gizem Doğan’ın (17) da bulunduğu kurbanlarının isimleri okunurken yüz ifadesi değişmeyen Breivik, “düşman İslamcıları” sıraladığı, Türkiye’yi “AB’ye giren Truva Atı” gibi gösteren kendi propaganda filmi oynatılınca ağladı.
NORVEÇLİ Anders Behring Breivik; İslam’ın ve ‘kültürel Marksizm’in Avrupa’yı tehdit ettiğini, bu yüzden dirilttikleri “Tapınak Şövalyeleri” olarak çok kültürlülüğün “şiddet yoluyla yok edilmesi” ve tüm Müslümanlar’ın Eski Kıta’dan sınırdışı edilmesi için “modern bir haçlı seferi” başlattıklarını savunduğu 1500 sayfalık manifestosunu internette yayınladıktan hemen sonra, 22 Temmuz’da çifte terör saldırısı düzenlemişti.
Hürriyet Gazetesi'nin haberine göre, başkent Oslo’da hükümet binalarını bombalayıp 8 kişiyi öldüren, ardından gittiği Utoya Adası’nda iktidardaki İşçi Partisi üyesi 69 genci 1 saat 20 dakikada tek tek vurarak katleden Breivik’in (33) davası dün başladı. “Yüzyılın Canisi,” kelepçeleri çıkarılır çıkarılmaz sağ yumruğunu kaldırıp, manifestosundaki ifadeyle, “Tapınak Şövalyesi selamı” verdi.
‘Hepsini ben yaptım, ama...’
Savcılar ve diğer yetkililerle el sıkışan sanık, “Norveç mahkemelerini tanımıyorum. Çünkü yetkiyi, çok kültürlülüğü destekleyen siyasi partilerden alıyorlar” dedi. Terör eylemlerini kendisinin yaptığını kabul eden Breivik, “Fakat cezai sorumluluğu üstlenmiyorum. Ben ülkeyi savundum” diye ekledi. Avrupa’yı İslamlaştırmaktan korumak için cinayetleri işlediğini ve daha fazla kişiyi öldüremediği için üzüntü duyduğunu söyleyen Breivik, “derhal serbest bırakılmasını” talep edince, kurban yakınlarının oturduğu sıralardan gülüşme sesleri geldi.
Öldürdüğü kişilerin isimlerinin okunması 1 saat 15 dakika sürerken, Breivik, AFP’nin deyişiyle “taş gibi ifadesiz, duygusuz bir yüzle” dinledi. Breivik’in moralini bozmuş görünen tek şey, cinayetlerden önce YouTube’da yayınladığı ve duruşma salonunda tekrar gösterilen filmi oldu.
Avrupa’yı tehdit eden “İslamcıları” sıraladığı, aynı zamanda Türkiye’yi “AB’ye giren Truva Atı” olarak gösterdiği video dev ekrana yansıtılınca, Breivik titreyen ellerle gözyaşlarını sildi.
Akıl hastanesi mi, cezaevi mi
Breivik ifadesini vermeye bugün başlayacak. Breivik’in dinlenmesini talep ettiği 29 tanık arasında, ilham kaynağı olan aşırı sağcı blogcu Fjordman ve Norveçli siyasetçilere ölüm tehditleri savurduğu için 26 Mart’ta 5 yıl hapse çarptırılan Ensar El İslam grubunun Kürt asıllı lideri Mullah Krekar da var. Dava 10 haftada bitecek. Manifestosunun “reklamını yapmak için” 77 kişiyi öldürdüğünü söyleyen Breivik, akli dengesi yerinde bulunursa azami 21 yıl hapis cezasına çarptırılabilecek. Aksi halde topluma zararlı olmayacağına kanaat getirilene kadar yüksek güvenlikli bir akıl hastanesinde tutulacak.
Gözünden vurulan Gizem’in babası: Katilin gözlerine bakmaya geldim
SAVCI Inger Bejerg Engh, iddianamesini okurken kurbanlarla ilgili tüyler ürpertici detaylar verdi. Buna göre Utoya Adası’ndaki 1994 doğumlu Gizem, ormanlık alanda sağ gözüne ve kalçasına iki mermi isabet ederek öldürüldü. Gizem’in babası Abdülkadir Doğan, Norveç devlet televizyonu ve radyosu NRK’ye duruşmadan önce şunları söyledi: “Katilin gözlerinin içine bakmaya, çaresizliğini görmeye gideceğim. Kızım hayatta kalsa, o da duruşmayı izlerdi. Ben 2000 yılından beri Norveç’te yaşıyorum. Dünyanın en iyi hukuk sistemlerinden biri burada. Fakat Norveç Ceza Yasası bu katile hak ettiği cezayı vermek için yeterli değil. Ömür boyu tek başına bir hücrede tutulmalı ve sadece gıdası verilmeliydi. Şimdi hapiste Norveçlilerin çoğundan daha iyi koşullarda yaşıyor.”