ŞANLIURFA (AA) - Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Üzerinde yaşadığımız bu toprakların eşi bulunmaz bir tarih kültür ve medeniyetler beşiği olduğu zamanla çok daha iyi anlaşılacaktır. Ben şuna inanıyorum, bizim ülkemiz bir defa bir açık hava müzesidir, onun için de çok yoğun bir çalışmanın ortaya konulması lazım." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Göbeklitepe Ören Yeri Resmi Açılış Töreni'nde katılımcılara hitap etti.
Erdoğan, Şanlıurfa'da dolu bir gün geçirdiklerini, gerçekleştirdikleri mitingde vatandaşlarla bir araya gelerek dertleştiklerini, istişare ettiklerini söyledi.
Şanlıurfalılara teşekkürlerini sunan Erdoğan, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla Şanlıurfalı kadınlarla kapalı spor salonunda bir araya geleceklerini ifade etti.
Göbeklitepe'nin insanlık tarihinin yeniden yazılmasını gerektirecek derecede önemli bir yer olduğunu vurgulayan Erdoğan, şunları söyledi:
"İnsanlığın ortak kültür hazinesine yaptığı katkılarla Göbeklitepe Anadolu'daki medeniyet köklerinin derinliğini göstermesi bakımından şimdiden çok önemli bir referans haline geldi. Göbeklitepe ile birlikte insanlık ailesinin adeta ana vatanı konumundaki Anadolu sahip olduğu sayısız tarihi değere bir yenisini daha ekliyor. Burada elde edilen bulgular medeniyetimizin kadim bir kavramı olan 'medine', yani şehir insanlığın toplu olarak birlikte yaşama ihtiyacının nasıl ortaya çıktığına da işaret ediyor. İnsanların bunca zamandır hep öne sürüldüğü gibi önce yerleşik hayata geçip ondan sonra inançlarını sembolize eden yapılar inşa etmediklerini, sürecin tersinden işlediğini buradaki kalıntılardan anlıyoruz."
Göbeklitepe'nin insanların inançlarının peşinden giderek yerleşik hayata geçtiklerinin de ipuçlarını verdiğini anlatan Erdoğan, "Yani buradaki bulgular insanın dünyada asıl varlık gayesinin ne olduğuna çok güçlü bilimsel delillerle ışık tutuyor. Bu bilgi insanlığın bizim inancımızla, medeniyet ve kültür çerçevemizle uyumlu bir geçmişe sahip olduğunu da gösteriyor. Dolayısıyla bu kazılardan elde edilen sonuçlar arkeoloji ve antropoloji yanında dinler tarihi başta olmak üzere diğer pek çok bilim disiplini için de çok önemli bir değere sahip." diye konuştu.
Erdoğan, Göbeklitepe'deki çalışmaların yürütülmesinde emeği geçenleri tebrik etti.
Göbeklitepe'nin Şanlıurfa'ya ve Türkiye'ye kazandırılmasının uzun soluklu, her adımı sabırla örülen ince bir çalışmanın ürünü olduğunu vurgulayan Erdoğan, şunları kaydetti:
"2011'de UNESCO dünya mirası geçici listesine giren Göbeklitepe, ilgili kurumlarımızın takibi sonucunda nihayet geçtiğimiz yıl kalıcı listeye ilave edilmiştir. Böylece biraz geç de olsa ülkemizin bir değeri, önemli bir kültür varlığı tescillenmiş oldu. Daha önce Türkiye'nin 2'si karma, 15'i kültürel olmak üzere 17 miras alanı bu listedeydi. Göbeklitepe'nin dahil edilmesiyle bu sayı 18'e yükselmiş oldu. Dünya kültür mirası geçici listesindeki varlık ve alan sayımız ise 77'ye yükseldi. Elbette Türkiye gibi her karış toprağı insanlık tarihinin aynası olan bir ülkenin UNESCO dünya mirasında 18 tane geçici listede 77 tane eserinin olması bizim için yeterli değildir, kafi değildir."
Bu sayıların her geçen yıl daha da artacağına inandığına vurgu yapan Erdoğan, şöyle devam etti:
"Üzerinde yaşadığımız bu toprakların eşi bulunmaz bir tarih, kültür ve medeniyetler beşiği olduğu zamanla çok daha iyi anlaşılacaktır. Ben şuna inanıyorum, bizim ülkemiz bir defa bir açık hava müzesidir. Onun için de çok yoğun bir çalışmanın ortaya konulması lazım. Çünkü bizim gibi kadim yerleşim yerlerindeki tarihi eserlerin bulunması, ortaya çıkarılması biraz da nasiple oluyor."
İstanbul, Hatay, Mardin, Şanlıurfa ve birçok ilde farklı amaçlarla yürütülen faaliyetler sırasında çok önemli tarihi eserlere rastlandığını söyleyen Erdoğan, bunun en somut örneğinin de Göbeklitepe olduğunu ifade etti.
Göbeklitepe'de ilk kez 1963 yılında iki üniversitenin yaptığı araştırmalarda gerekli derinliğe inilmemesi ve yüzey araştırmaları düzeyinde kalındığı için sonuç alınamadığını hatırlatan Erdoğan, 1986'ya kadar da burada tam olarak ne olduğunun meçhul kaldığını bildirdi.
Bir çiftçinin 1986'da tarlasını sürerken bulduğu bir heykeli sergilenmek üzere müzeye teslim ettiğini anlatan Erdoğan, heykeli 5 yıl önce vefat eden Alman Arkeolog Prof. Dr. Klaus Schmidt'in görmesiyle Göbeklitepe'nin öneminin ortaya çıktığını bildirdi.
Schmidt'i saygıyla yad eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kültür ve Turizm Bakanlığının yeni bilgiler ışığında harekete geçtiğini ve Göbeklitepe'de kazı faaliyetlerini başlattığını anlattı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bütün bu gayretlerin sonucunda da işte böyle bir hazine gün yüzüne çıkmıştır. Bu süreçte ülkemizin önde gelen kuruluşlarından Doğuş Grubu'nun projeye verdiği destek çok ama çok önemlidir. Doğuş Grubu'na bu vesileyle bir kez daha yine şahsım ve milletim adına teşekkür ediyorum. Türkiye'nin diğer firmalarından da benzer projelere destek vermelerini, sosyal sorumluluklarını yerine getirmelerini bekliyoruz." dedi.
(Sürecek)