'Göç Alıkonulma Çalışma Grubu' kuruldu

Mültecilere yönelik insan hakları ihlâllerine karşı biraraya gelen sivil toplum kuruluşları, “Göç Alıkonulma Çalışma Grubu” kurdu.

Türkiye ve dünyada göçmen sığınmacıların alıkonulması konusunda ortak çalışma başlatan Mültecilerle Dayanışma Derneği (Mülteci-Der), Helsinki Yurttaşlar Derneği ve Yaşar Üniversitesi'nin ortaklaşa yürüttüğü projenin kapanış toplantısı, İzmir Karaca Otel'de yapıldı. Toplantıda dernekler, sınırdışı edilen mültecilerin alıkonulma mekanlarını, “özgürlükten alıkonulma” mekanı olarak değerlendirdi. Mülteci-Der Başkanı Taner Kılıç, mültecilerin alıkonulduğu mekanların takip edilemediğini, yıllarca kanun çıkmadan, yönetmeliklerle bu konu hakkındaki düzenlemelerin idare edildiğini savundu. Kılıç, “Uygulama merkezi, bir politika oluşturmaya gerek duyulmadan yerel Yabancılar şube polisinin insafına terkedilmiştir.” dedi.

Son yıllarda ise bu konuyla ilgili kıpırdanma gözlendiğini, sivil toplum kuruluşları, barolar ve şahsen avukatların, adeta ellerindeki küçük fenerlerle meseleye ışık tutmaya çalıştığını vurgulayan Kılıç, kanuni düzenlemeler konusunda uluslararası normlar çerçevesinde adım atıldığını kaydetti. Bu sürecin düzenli takip edilebilmesi için sivil toplum kuruluşları arasındaki dayanışmanın şart olduğunu, bu ihtiyaçtan dolayı Göç Alıkonulma Çalışma Grubu kurduklarını ifade etti. Kılıç, sivil toplumdan avukatlara kadar birçok kişinin oluşturduğu grupta ihlâllerin izleneceğini, raporlanacağını ve engellenmesi için çalışma yürütüleceğini söyledi.

Kılıç, sözlerine şöyle devam etti: "Bu çalışma grubu altında biraraya gelen sivil toplum kuruluşları, bireysel avukatlar ve aktivistler, alıkonulan sığınmacı ve göçmenlere hukuki destek vermek, durumları uluslararası korumadan yararlanmayı gerektiriyorsa bu mekanizmalara erişimlerini sağlamak ve alıkonuldukları süre zarfında tutuldukları yerlerin insan onuruna yaraşır koşullara sahip olması için çalışmayı amaçlamaktadır. Bu alanda çalışan sivil toplum kuruluşları ve avukatların yanında ilgi duyan, alana dair araştırma yapan kişi ve kurumlar için de sığınmacı ve göçmenlerin, alıkonulma ile ilgili her türlü mevzuata, rapora, mahkeme kararına ulaşabilecekleri bir veri tabanı işlevini de görecektir. Bu amaçla grubun çalışmaları ve alana ilişkin bilgilerin yer alacağı, 'www.goc-alikonulma.org' adresli bir web sitesi hazırlanmıştır."

Basın açıklamasının ardından, "Askıda Bir Hayat–A Life On Hold" ve "Pagani Detention" isimli belgesel filmler gösterildi. Yrd. Doç. Dr. Bertan Tokuzlu ise "Uluslararası Hukuk ve AB Müktesebatında Sığınmacı ve Göçmenlerin Alıkonulması" konulu bir sunum yaptı. AB'de bu konuda bir mevzuatın olmasının önemini vurgulayan Tokuzlu, Türkiye'de de kanun çıkmasının önemli olduğunu ifade etti. Ardından Mültecilerle Dayanışma Derneği İdari Koordinatörü Pırıl Erçoban, Türkiye'de Göçmen ve Sığınmacıların Alıkonulması ve STK'lerin rolüne vurgu yaparak, Türkiye'de düzensiz göçmenlerin alıkonulmasından ve iltica sistemine erişimlerinin zorluğundan bahsetti. Erçoban, özellikle alıkonulma şartlarının çocuklar için çok daha sancılı bir süreç olduğunu dile getirdi. Refakatsiz çocuklar otomatik olarak devlet korunmasına alınması gerektiği halde uygulamanın bu şekilde olmamasından dolayı ciddi sıkıntılar yaşandığını belirtti. Son olarak Helsinki Yurttaşlar Derneği Mülteci Destek Programından Veysel Eşsiz, "Göçmen ve Sığınmacıların Alıkonulması ve AİHM Yargısı" konusunda bir sunum yaptı. Eşsiz, idarenin inisiyatifiyle bu kişilerin alıkonulmasının dünyada tartışmalı bir konu olduğundan ve bu haliyle önemli davalar açıldığından bahsetti.