Göç Mağdurlarına Tarihi Tavsiye:

2. Dünya Savaşı'ndan sonra yaşanan en büyük kitlesel göç olayı olan 1989 Bulgaristan'dan zorunlu göçün 25. yıldönümü, İzmir Balkan Göçmenleri Kültür ve Dayanışma Derneği’nin (İzmir BAL-GÖÇ) düzenlediği etkinlikle anıldı. Zorunlu göçün 25. yılı anma etkinliğinde konuşan İzmir BAL-GÖÇ Genel Başkanı Fahriye Ersoy, “Zorunlu göçün tarihte yer alması için anılarınızı yazın” dedi.Gaziemir Göç Anıtı önünde çelenk sunumuyla başlayan etkinlik, Gaziemir Atatürk Kültür Merkezi'nde devam etti. Doç. Dr. Rasim Özgür'ün "Belene Portreleri" adlı Kişisel Resim Sergisi'nin açılışı yapılarak göçün 25. yılı anma etkinliğine geçildi. Etkinliğin açılış konuşmasını yapan İzmir BAL-GÖÇ Genel Başkanı Fahriye Ersoy, zorunlu göç ile ilgili bilgilerin tarih kitaplarında yer almadığını belirterek zorunlu göçün tarihte yer alması için toplantıda bulunan herkesi göç anılarını yazmaya davet etti. Ersoy, tarihin kayıt altına alınması gerektiğini belirterek şunları söyledi: "Bu da sizlerin bu değerli bilgileri aktarmasına bağlı. Göç öncesi, göç sırasında ve göç sonrası yaşananlar aklımızdan silinmeyecek. Bunları genç kuşaklara aktarmamız gerekecek. Göçler bir daha yaşanmasın, toplumlar barış içinde yaşasın.”“UTANÇ VERİCİ ASİMİLASYON”Gaziemir Belediye Başkanı Halil İbrahim Şenol da, Türklerin tarih boyunca göçlerle ilgili yaşanmış büyük acıları olduğunu anlatarak sözlerini şöyle tamamladı: "Balkanlar'da yaşanan göçler yakın tarihimizin en fazla kan ve gözyaşının döküldüğü, en büyük acıların yaşandığı göçlerdir. Bulgaristan’da yaşanan bu utanç verici asimilasyon çalışmalarını haklı gösterme çabasında olan bazı girişim, söz ve eylemleri tasnif etmek mümkün değildir. Dünyada tarih bilimiyle uğraşan bütün bilim adamları, hemfikirlerdir ki Bulgaristan’da yaşayan Türk azınlığın mensupları Osmanlılar döneminde Balkanlara yerleştirilen Türklerdir.”