Günümüzde ameliyat, lazer tekniği gibi yöntemlerin yanı sıra bitkisel çözümler de göğüs uçlarının ve göğüslerin dikleştirilmesi için tercih edilen yollar arasında bulunuyor.
Birçok kadının zaman içerisinde karşı karşıya kaldığı ve epey rahatsızlık duyduğu bir durum olan meme sarkması, yaşın ilerlemesiyle daha belirgin bir şekilde ortaya çıkabilir. Esas olarak yumuşak dokulardan oluşan, göğüsleri dik tutan göğüs derisi ile meme dokusu arasındaki ipliksi bağlantılardır. Yaşın ilerlemesiyle birlikte deri sarkar. Bu deri sarkmaları göğüs bölgesinde de meydana gelir. Göğüs derisinin alt bölgelere sarkmasıyla birlikte memeler de aşağı doğru inmeye başlar ve bunun bir sonucu olarak meme sarkması meydana gelir.
Sigara içmek de memelerin sarkmasına neden olan faktörler arasında yer alır. Vücudun her noktasına belirli zararlar veren sigara, göğsün sarkmasına da sebep olur. Sigaranın içeriğinde yer alan nikotin, bedenin kolajen üretimine olumsuz bir etki yapar ve buna bağlı olarak cildin elastikiyetini kaybetmesi, zayıflaması ve erken yaşlanması gibi durumlar meydana gelir. Tüm bunların bir sonucu olarak da sigara içen kişilerde göğüs sarkması daha kolay bir şekilde oluşum gösterir.
Sık kilo değişimi yaşayanlar da sarkık meme problemiyle karşı karşıya kalabilir. Ani ve sık kilo değişimi yaşayan insanların kilo aldıkları dönemlerde derileri genişler, verdikleri dönemde ise genişleyen deriler o kadar hızlı toparlanamaz. Dolayısıyla buna bağlı olarak göğüslerde çatlaklar ve sarkmalar oluşabilir.
Göğüsleri dikleştirmek için en çok tercih edilen yöntemlerden birisi ameliyattır. Fakat ameliyat olanların göğüs bölgesinde gözle görülür ameliyat izlerinin oluşması henüz sarkmanın çok fazla ilerlemediği kişileri farklı yöntemler aramaya sevk ediyor. Ameliyatsız göğüs dikleştirme yollarıyla da çeşitli sebeplere bağlı olarak sarkan ve hoş olmayan görüntülere bürünen göğüsleri toparlamak mümkün.
Egzersizler: Göğüs kaslarını çalıştırmak için düzenli olarak şınav çekmeniz halinde memelerinizdeki sarkmaları ortadan kaldırmanız mümkündür. Düzenli olarak şınav çekilmesi halinde göğüs kasları başarılı bir şekilde çalışacak ve göğüsler daha canlı olacaktır. Ayrıca göğüslerin sıkılaşması için pres, push up ya da dumbell flyes gibi çeşitli egzersizler de tercih edilebilir.
Buz masajı: Sarkık göğüslerin sıkılaşması ve dikleşmesi için uygulanan bir diğer yöntem buz masajıdır. İki buz küpünü alın ve yalnızca bir dakika boyunca meme çevresinde dairesel hareketlerle masaj uygulayın. Yumuşak bir havluyla bölgeyi kurulayın ve göğüsleriniz için uygun sutyen giyin. Yarım saat boyunca uzanmış bir pozisyonda bekleyin. Gün içerisinde bu işlemi birkaç defa tekrarlayabilirsiniz.
Zeytinyağı: Zeytinyağı ile masaj yaparak göğüslerinizi dikleştirebilirsiniz. Avcunuza bir miktar zeytinyağı dökün ve ısıtmak için avcunuzu ovalayın. Göğüs bölgesini ellerinizi yukarıya doğru hareket ettirerek ovuşturun. 15 dakika süresince hafif hareketlerle masajı sürdürün. Bu yöntemi haftada 4-5 defa tekrarlayabilirsiniz.
Limon: Limonla göğüs dikleştirme işlemi için limon suyu kürünü kullanabilirsiniz. 3 bardak su, 1 çorba kaşığı deniz tuzu ve yarım limon suyunu güzelce karıştırın ve karışımı meme uçlarına temas etmeyecek şekilde göğsünüze uygulayın. Kuruduktan sonra vücut losyonu ya da masaj yağı ile göğüslerinize masaj yapın.
Çemen: Sarkık göğüsler için bir diğer yöntem çemenle yapılan masaj uygulamasıdır. Çeyrek fincan çemen tozuyla bir miktar suyu karıştırıp macun kıvamına getirin. Sonrasında bu macunu göğsünüze uygulayıp 5-10 dakika kadar bekleyin. Sonra ılık suyla bölgeyi durulayın. Haftada bir ya da iki defa bu yöntemi uygulayabilirsiniz.
Yumurta beyazı: Yumurta beyazındaki hidroelektrik lipidler göğüs bölgesindeki gevşek cildi sıkılaştırır ve sarkma problemini ortadan kaldırmaya destek olur. Bir yumurtanın beyazını köpüklü doku oluşana kadar çırpın. Daha sonra yumurtanın beyazını göğüslerinize uygulayıp yarım saat bekleyin. Sonrasında soğan suyu ya da salatalık suyuyla yıkayın. Finalde soğuk suyla bölgeyi durulamanız yeterli olacaktır.
Aloe vera: Sarkmış göğüslerden kurtulmanın bir diğer yolu olan aloe verayla yapılan masaj uygulaması en efektif sıkılaştırıcılardan birisidir. İçeriğindeki antioksidanlar ile göğüslerin sarkmasına neden olan serbest radikallerle savaşır. Aloe vera jelini göğüslerinize sürüp 10 dakika boyunca masaj uygulayın. 10 dakika bekledikten sonra ılık suyla yıkayın. Haftada 4-5 defa uygulayabilirsiniz.
Lazerle göğüs dikleştirme: Lazer destekli ameliyatlarda herhangi bir bıçak darbesine gerek kalmadan meme, istenilen seviyede endeskop aracılığıyla kas dokusuna dikilir. Meme içerisinden herhangi bir hacim çıkarılmaz. Son derece güvenli bir yöntem olan lazer tekniğinde uygulama sonrasında emzirme sürecinde herhangi bir sıkıntı yaşanmaz.
Rhassoul kili: Bu kil doğal bir cilt sıkılaştırıcı bileşendir. İçeriğindeki maddeler ile cilt üzerindeki bütün sarkmaları önler. 2 çorba kaşığı rhassoul kiliyle bir miktar suyu karıştırıp macun kıvamına getirin. Karışımı göğüslerinize uygulayıp kurumaya bırakın. Bir süre sonra ılık suyla yıkayın. Bu yöntem haftada bir defa uygulanabilir.
Göğüs uçlarının olmaması ya da içe dönük bir şekilde olması özellikle emziren anneler için oldukça sıkıntılı bir durumdur. Göğüs uçlarını çıkarmak için çeşitli cerrahi yöntemler uygulanabilir. Fakat bazı durumlarda bu yöntemler göğüs dokusunu zedeleyebildiği için uzman seçimi konusunda özellikle dikkat etmek gerekir.
Ayrıca Niplette gibi ürünler de göğüs uçlarını çıkarmaya yardımcı olur. Buna ek olarak uygulanabilecek geleneksel yöntemler de mevcuttur. İp yardımıyla göğüslerin ucu öne çekilerek göğüs uçlarının çıkması sağlanabilir. Ayrıca göğüs uçlarına buz sürmek, çatal ile vurmak ya da mandalla sıkıştırmak gibi yöntemler de uygulanabilir fakat bu yöntemler sıkıntılı sonuçların doğmasına sebep olabilirler.
Bir diğer geleneksel yöntem göğüs kalkanlarıdır. Göğüs kalkanı takarak olumlu sonuçlar almak mümkün olsa da bu yöntemin her kadında aynı etkiyi gösterdiğini söylemek güçtür. Hoffman egzersizleri gibi masaj teknikleri de göğüs uçlarının çıkmasına destek olur.
Göğüsleri dikleştirmek için yapılan ameliyatlar bir çeşit estetik problem olan sarkıklığın, başka bir estetik problem olan ameliyat izlerine dönüştürülmesi olarak da görülebilir. Bu yüzden ameliyat herkes için uygun olmayabilir. Yani göğsünüzdeki sarkıklık orta seviyelerde ise ve ameliyat sonrasında oluşacak izlerden ciddi anlamda rahatsız olacağınızı düşünüyorsanız bu farklı yöntemlere yönelmeniz daha doğru olur.
Göğüslerinizdeki sarkıklık sizi çok fazla rahatsız ediyorsa ameliyat olmanızda herhangi bir sakınca yoktur. Ameliyattan sonra dimdik, şekilli ve arzu ettiğiniz boyda göğüslere sahip olabilirsiniz.
Ameliyat izlerinden ne kadar rahatsız olunacağı kişisel bir meseledir. Dolayısıyla izler yüzünden mutsuz olacağını düşünmeyenler ameliyatı tercih edebilirler.
Meme dikleştirme operasyonlarından sonra gebelik veya gebelik sonrası memeden beslenme konusunda herhangi bir olumsuzluk gözlenmesi beklenmez. Yani göğüs kaldırma operasyonu geçiren kişiler çocuklarını sağlıklı bir şekilde emzirebilirler. Fakat eğer dikleştirme ile birlikte memenin küçültülmesi de söz konusuysa kimi emzirme problemleriyle karşı karşıya kalınabilir. Bu noktada zamanlamanın ameliyattan hemen sonra olmamasına dikkat edilmesi gerekir.
Emzirme konusunda önemli olan meme ucu, süt kanalları ve süt bezlerinin ameliyat esnasında ellenmemiş olmasıdır. Eğer bu bölgeler ameliyatta müdahale gördüyse çeşitli tekniklerin uygulanması sonrasında emzirmek mümkündür.
Ayrıca gebelikte fazla kilo alımına bağlı bir şekilde göğüs derisinde çatlama ya da sarkmalar meydana gelebilir. Bu tip durumlara hazırlıklı olunmalıdır. Gebeliğin ardından hasta süt vermeyi kestikten sonra en erken 2 ya da 3 ay sonra, eğer süt vermediyse en erken gebeliğin bitiminden 6 ay sonra meme kaldırma ameliyatları yapılabilir.
Memelerin dikleştirilmesi için yapılan ameliyattan sonra genel olarak 1 gün hastanede kalınır. Eğer ameliyatta diren kullanıldıysa bu diren ertesi gün ya da 1-2 günlük bir süre sonunda çekilir. Baleni olmayan, özel ve yumuşak bir sütyen ile hastaların takibi sağlanır. 2-3 gün geçmesinin ardından hastalar hafif hareket gerektiren işleri yapmaya başlayabilirler. 3. haftanın ardından hastaların hafif sporlar yapması mümkündür. Fitness gibi sporlar, eğer protez kullanıldıysa 3. aydan sonra yapılmalıdır.