Gökçek, katıldığı bir televizyon programında, Mustafa Sarıgül'ün, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığına aday olması halinde çok mutlu olacağını belirterek, "O da belediye başkanlığı yaptığı için iki belediye başkanı tartışırken bir seviye olur. Mesela benim karşıma birileri çıkacak, çıkacak olan kişi hayatta belediye başkanlığı yapmamışsa ezbere konuşacak. Birbirinizi anlamanız o kadar zor ki Ama bu işi yapan biri olursa tartışmanın da keyfi ve kalitesi olur. Belediye başkanlığı yapmış ve yapmamış iki kişiyi karşı karşıya koyduğunuz zaman öbürünün belediyecilik konusundaki kabiliyetini nasıl ölçeceksiniz? Ölçemezsiniz" diye konuştu.
-"CHP'NİN BELEDİYEYİ ALMASI, MARJİNAL GRUPLARIN ALMASI DEMEK"-
Ankara'da 44 km'lik metroya başladıklarını dile getiren Gökçek, "Aslında 10 km başlasaydık, ben bunu bitirirdim. Ankara için biraz uyanıklık yaptık. Ben buna başlarsam, eninde sonunda Hükümet sahip çıkmak zorunda kalır, dedim. Sonra Başbakan'a naz yaptık ve Ulaştırma Bakanlığı bunu üstlendi. Seçimden önce, önce Sincan hattı, sonra Çayyolu hattı devreye giriyor. Keçiören hattı da 2014'ün ortalarında devreye girmiş olacak" dedi.
Gökçek, nasıl bir rakip istediği sorusuna da şöyle yanıt verdi:
"Fark etmez. O, onların takdiri, ben ona karışamam. Nasıl istiyorsa öyle gelsin. Gönül ister ki, güzel, seviyeli bir seçim kampanyası olsun. Karşılıklı olarak projelerimizi anlatalım. Kampanya döneminde genellikle diğer siyasal partiler sadece karşı tarafa çamur atmayı, yolsuzluk iddialarında bulunmayı metot haline getirmiştir. Geçen seçimde bunu çok yaptılar. Hem CHP hem MHP bana iftira attılar. Ben şunu söyledim, "Onurlu insanlar çıkar, söylediklerini ispat eder. Gider savcılığa müracaat eder.' O kadar iddiaya rağmen savcılığa bir tane müracaat olmadı. Bütün söylediklerinin yalan dolan olduğu ortaya çıktı. Bu seçimde de aynı kampanyaya yüzde bir milyon başvururlar. Söyleyeceğim tek şey var; şerefli, haysiyetli insan savcılık orda, savcılığa dilekçesini versin, buyursunlar."
Seçim kampanyası sırasında Gezi süreciyle ilgili söylemlerde bulanacağını vurgulayan Gökçek, şunları ekledi:
"Ankara için son derece önemli olaylar oldu. Ankara'daki Gezi olaylarında iki ana unsur var; marjinal gruplar ve o marjinal gruplarla birlikte hareket eden CHP milletvekilleri. Yarın Ankara'da CHP'nin belediyeyi alması demek, belediyenin bu marjinal grupların eline geçmesi demek. Ben bunu anlatmayacak mıyım? Örnekleriyle göstermeyecek miyim? Elbette göstereceğim. Madem yaptılar, faturasını da millete ödeyecekler.
Rektör, "Bu yolun yapılmasına itirazım yok' dedi. "Ama bu işe başlayacaksanız, Şubat ayında, tatil zamanı başlayın. Bizimkilerin burada olmadığı zaman olur, olay çıkmaz' dedi. Bizimkiler dediği, öğrencileri. Ben de dedim ki, "Şubat ayına kalırsa bu yetişmez. Kış aylarında bunu yapamayız.' Niye tatili (gece yarısı) seçtik? Olay çıkmasın diye. 40-50 kişiden fazlası gelemedi, olay da çıkmadı. ODTÜ'lülere, "Ankara genelinde, ODTÜ yolunun gerekli olup olmadığı konusunda bir referandum yapalım' dedim. "Hayır, biz bütün Ankara için böyle bir yoklama istemeyiz, yapacaksan sadece ODTÜ içinde yapacaksın' dediler. Böyle bir şeyi kabul etmemiz mümkün değil; çünkü oradan bütün Ankara yararlanacak. Biz de yapmadık bu yoklamayı. Yoksa tartışmasız minimum rakam yüzde 90 çıkar."(ANKA)