Gökçek, "Hakkımız olanı alacağız. İzmir bu konuda sınıfta kalmıştır ve Türkiye’ye ikinci bir mağlubiyet yaşatmaya hakkı yoktur. Aradan çekilsinler" dedi.
Yeni yıla girerken hem bu yılı değerlendiren hem de önümüzdeki yıl için hedef ve projelerini ortaya koyan Gökçek, AA muhabirinin sorularını yanıtladı.
2010’u başarılı bir şekilde kapattıklarını belirten Gökçek, yıl boyunca yapılan sayısız projeden özellikle Ankara Kentsel Dönüşüm Projesi ile Hacı Bayram Camii ve etrafında yapılan yenilemelerin hızla devam ettiğini söyledi.
Gökçek, yine bu yıl içinde Ankara’ya Kurtboğazı Barajı’nda yeni bir isale hattı ve Başkente yakışır bir salon olan Ankara Spor Salonu’nun kazandırıldığını ifade ederek, bunun yanında 2 adet su arıtma tesisi yaptıklarını, ayrıca belediye otobüslerinin çoğunun doğalgazlı sisteme geçirildiğini bildirdi.
Bunların bir şehir için önemli adımlar olduğunu dile getiren Gökçek, durmaya niyetleri olmadığını ve 2011 yılında da Başkentte yapacakları çok önemli projeler olduğunu söyledi.
Önümüzdeki yıl en büyük hedeflerinin 2020 EXPO olduğunu belirten Gökçek, dün Valilik binasında bu konuyla ilgili bir toplantı yapıldığını ve önemli adımlar atıldığını ifade etti.
İzmir’in EXPO konusunda şansını denediğini, ancak bunu iyi kullanamadığını öne süren Gökçek, şunları kaydetti: "2020 EXPO kesinlikle Ankara’nın hakkıdır ve hakkımız olanı alacağız. İzmir bu konuda sınıfta kalmıştır ve Türkiye’ye ikinci bir mağlubiyet yaşatmaya hakkı yoktur. Aradan çekilsinler. Bunu daha önce denediler ama yarışı Milano’ya kaptırdılar. Sayın Cumhurbaşkanı’nın desteği olmasaydı o kadar da oy alamazlardı.
Şimdi sıra kesinlikle bizde. 2020 EXPO’yu almayı çok istiyoruz.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, bu konuda ülkemizden bir ili seçecek ve sonra gidip yarışacağız. Ankara’nın şansı çok yüksek. 2010 EXPO’yu düzenleyen Shangay’ın Belediye Başkanı Han Zheng benim çok yakın arkadaşım. Geçenler de oradaydık ve Sayın Zheng bana, ’Yeter ki siz EXPO’ya aday olun. Eğer aday olursanız, uluslararası alanda Ankara’nın propagandasını ben yapacağım’ dedi.
Shangay, iyi bir organizasyonla tüm dünyanın sempatisini kazandı ve bize böyle açık bir desteği var. İzmir’in böyle bir şansı yok. Yeniden aday olmayı düşünmesinler artık. Bu konuda tüm Ankaralılar’ın da desteğini bekliyoruz."
-DİSNEYLAND YERİNE ANKARALAND-
Önümüzdeki yıl Atatürk Orman Çiftliği (AOÇ) içerisindeki Hayvanat Bahçesi’ni de ele alacaklarını belirten Gökçek, yapacakları çalışmayla Başkente uluslararası nitelikte bir Hayvanat Bahçesi kazandıracaklarını bildirdi.
Hayvanat Bahçesi’nin şuan 310 bin metrekarelik bir alan üzerinde olduğunu dile getiren Gökçek, şöyle devam etti: "Yapacağımız projeyle Hayvanat Bahçesi’nin alanını 1 milyon 370 bin metrekareye çıkararak, şimdiki haline göre 4 katından fazla büyüteceğiz. Buranın içinde hayvanları arada bir engel olmadan görebileceğiniz yerler, hayvanlara dokunulabilecek alanlar olacak. Golf arabalarıyla bir nevi safari yapılabilecek bir ortam oluşturacağız.
Ayrıca yine aynı alana dev bir lunapark kuracağız. Disneyland projesiyle ilgili bugüne kadar 2 talip vardı ama maalesef gerisini getiremediler. Biz de bu nedenle ihaleye çıkmadık. Hayvanat Bahçesi’nde yapacağımız düzenlemeyle, disneyland yerine Başkente, hayvan temalı dev bir lunapark yapacağız. Bu parkın adı da, ya ’Ankaraland’ ya da ’Türkiyeland’ olacak."
-"BİLİŞİM VADİSİ ANKARA’NIN HAKKIDIR"-
Başkan Gökçek, 2011 yılı hedefleri arasında yer alan büyük projelerinden birinin de Bilişim Vadisi’ni Ankara’ya getirmek olduğunu söyledi.
Yapılan tüm çalışmaların ve hazırlanan raporların, Bilişim Vadisi için en uygun yerin Ankara olduğunu gösterdiğini belirten Gökçek, "Bu projenin Kocaeli’ye götürülmesi gibi çalışmalar var ama bu doğru değil. Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, Kocaeli’li olduğu için Bilişim Vadisi’ni oraya kurmak istiyor ama bu çok yanlış. Bu, Türkiye ekonomisi için de doğru bir şey olmaz. İnanıyorum ki bizim partimiz bu anlamda sırf bakan oralı olduğu için bir yatırım yapmaz ve objektif davranır. Bu konuda raporlar da Ankara’yı gösterdiği için inanıyorum ki Bilişim Vadisi Ankara’da olacaktır" diye konuştu.
Ulaşım projelerine de değinen Gökçek, bu güne kadar hayata geçirdikleri projelerle Başkentteki ulaşım sorununu büyük ölçüde çözdüklerini, ancak bununla yetinmeyip daha büyük projeler için çalıştıklarını ifade etti.
Yeni otobüsler, tramvay, metro gibi çalışmaların devam ettiğini anlatan Gökçek, Büyükşehir Belediyesi’nin ulaşımdan sürekli zarar ettiğini bildirdi.
UKOME’nin bugün toplanacağını ve ulaşıma yapılacak zammı belirleyeceğini aktaran Gökçek, "Ayda 10 milyon lira zarar ediyoruz. Bunun tabii ki hepsini kapatmayacak bu zam ama en azından bir kısmını kapatabilir. En pahalı ulaşımın da Ankara’da olduğu konusunda yersiz eleştiriler var. Ankara’da tam biletin bedeli aslında 1,50 lira ama herkes bizim tek binişlik biletimizin fiyatını söylüyor.
Tek binişlik bilet 1,85 lira diye herkes onu baz alıyor. Bunu kaldıra da biliriz.
Ayrıca kartlı sistemin yerine değişik sistemler üzerinde de çalışıyoruz.
Dokunmatik kartlar üzerine yoğunlaştık ama ne olur ilerleyen zamanlarda bakacağız" diye konuştu.
-"FUAR ALANI İÇİN PROJE HAZIR"-
Ankara’nın artık çok iyi bir fuar alanına ihtiyacı olduğunu dile getiren Gökçek, 2020 EXPO için de büyük bir fuar alanının gereğini vurguladı.
Önümüzdeki yıl kentteki fuar alanı sorununu kesinlikle çözeceklerini belirten Gökçek, bu konuda projenin hazırlandığını, fuar alanının yerinin de belirlendiğini bildirdi.
Fuar konusunda Havalimanı yolundan Akyurt’a dönüldüğünde sol tarafta kalan arsayı kullanacaklarını anlatan Gökçek, ilk etapta 50 bin metrekare açık, 50 bin metrekare kapalı alanla başlayacakları fuar alanının, içerisinde oteller de olmak kaydıyla 1 milyon 600 bin metrekareye kadar çıkacağını söyledi.
"6 ay sonra bambaşka bir Ankara göreceksiniz" diyen Gökçek, tüm Ankara’yı ilgilendiren çok büyük bir proje hazırladıklarını, ancak bunu 6 aydan önce söylemeyeceklerini ifade etti. Gökçek, hazırladıkları "sır projenin", görsel bir proje olduğunu söylemekle yetindi.
İZMİR BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANI KOCAOĞLU:
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, Ankara’nın EXPO 2020 yerine başka bir uluslararası etkinlik üzerinde yoğunlaşması halinde, İzmir ve İzmirlilerin bunun en büyük destekçisi olacağını bildirdi.
Kocaoğlu, yaptığı yazılı açıklamada, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek’in, İzmir’in EXPO adaylığı konusunda, "İzmir keyif yaptı, hiç çalışmadı; herkes ayrı telden çaldı" biçimindeki ifadelerinin "bir belediye başkanına yakışmadığını" kaydetti.
İzmir’in, geleceğini şekillendirecek önemli bir proje olarak gördüğü ve benimsediği EXPO yolculuğuna kararlılıkla devam edeceğini vurgulayan Kocaoğlu, şunları kaydetti: "İzmir, EXPO delegasyonu tarafından tanınmış ve çok yakından bilinen bir kenttir. İzmir Büyükşehir Belediyesi, Şanghay’daki 2010 büyük EXPO etkinliğinde açtığı stantla, tam 6 ay boyunca, kentimizin 2020 adaylığına ilişkin çok önemli bir tanıtım hamlesi gerçekleştirmiştir. İzmir Büyükşehir Belediye Meclisinin EXPO 2020 adaylığı konusundaki temenni kararı, iktidarıyla muhalefetiyle tüm partilerimizden büyük destek görmüştür. Benzer içerikte bir karar, İzmir Kalkınma Ajansı tarafından da alınmıştır. İzmir iş dünyası ve sivil toplum örgütü temsilcilerinden oluşan Ekonomik Kalkınma ve Koordinasyon Kurulu, geçtiğimiz yaz aylarında Sayın Cumhurbaşkanı ile Sayın Başbakan’a birer mektup göndererek EXPO 2020 adaylığı konusundaki kararlılığın altını çizmiştir." Kocaoğlu, İzmir’in, adaylık sürecinde dünyanın dört bir köşesine heyetler göndererek, EXPO delegelerini ağırlayarak ciddi lobi çalışmaları yaptığını, bu çalışmaların dökümünün, Dışişleri Bakanlığı arşivlerinde de mevcut olduğunu bildirdi.
Türkçede "Erken kalkan yol alır" atasözü bulunduğunu hatırlatan Kocaoğlu, açıklamasında şu ifadelere yer verdi: "Biz İzmir olarak, EXPO yarışında Ankara’nın çok önündeyiz. 2015 oylamasının yapıldığı günden itibaren, sanki bu yarışı hiç kaybetmemiş gibi çalışmakta ve inanmaktayız. 2020’ye ilişkin planlama çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Her fırsatta çıkıp konuşmak, zihinleri bulandırmaya ve insanları karşı karşıya getirmeye çalışmak yerine, sağlam ve emin adımlarla hedefe doğru ilerlemeyi tercih ediyoruz. Polemiklerin ve söylem kirliliğinin içine girmemeye özen gösteriyoruz. Ankara’ya ve Sayın Gökçek’e tavsiyemiz, kendilerine başka bir uluslararası etkinlik bulup onun üzerine yoğunlaşmalarıdır. Böyle bir durumda, en büyük destekçilerinin, İzmir ve İzmirliler olacağına yürekten inanmalarını istiyorum."