SES Televizyonu'nda projeleri ve su konusunda önemli açıklamalarda bulunan Gökçek, Ağustos ayında şebekelerde meydana gelen patlamaların bazı ASKİ çalışanları tarafından sabote edildiğini söyledi. Su kesintileri konusunda hiçbir kurumun sorumlu olmadığını ifade eden Gökçek, "Hiç kimse sorumlu değil. Tahminler tutmadı. Ankara için su takvimine göre 2010 yılının sonunda Gerede sistemi devreye girecek, 2030 yılında ise Kesikköprü Barajı. DSİ tahmininde yanıldı. Küresel ısınmayı kimse düşünemedi. 12 yıl önce Ankara'da su sıkıntısı çekildi, bu kadar ses gelmedi. 3 sene üst üste çekilen kuraklığı DSİ hesaplayamadı" dedi.
Kızılırmak suyunun geldiğini ve ASKİ olarak denemeleri gerçekleştirdiklerine işaret eden Gökçek, Ankaralıların bu yıl kuraklık olsa dahi su sıkıntısı yaşamayacaklarını söyledi. Su patlağında personelin kendilerine sabotaj yaptıklarını söyleyen Gökçek, "Su patlağında personelimiz bizi sabote ediyor. Suyu verdiğiniz zaman vantuzlardan suyun alınması gerek. Biliyoruz, ama ispat edemiyorum. Batıkent'te arızalardan vatandaş şikayet ediyor. Arızalar yapılmıyor. Ben vatandaşın şikayeti üzerine görevlileri Batıkent'e teftişe gönderdim. Batıkent'teki şubemize baskın yaptık. 7 arıza kaydı bulduk. Çekmecenin içinde 15 kayıt çöpe atılmış. Bunu yapan personeli, müdürü görevden aldık. İvedik'te gecekondu yıkılıyor. Yükseltepe'de vanalarla 2 kişi oynarken vatandaşlar görüyor. Kaçanlardan birisi işçilerden attığımız bir kişinin kardeşi. Belediyede geçmiş dönemden kalan bazı işçiler var. Bizim bunları işten çıkarma şansımız yok. Odalar diyor ki: 'Melih Gökçek'i' su meselesinden dolayı nasıl bitiririz'. Art niyetli insanlar yüzünden bana fatura çıkarıldı. Sağduyulu vatandaşlarımızın bana itimat ettiklerini biliyorum" dedi.
Gökçek, Kızılırmak suyunun geç kaldığı yönündeki haberleri eleştirerek, "İstanbul'da Menen Projesi 10 yılda bitti, kimse laf etmiyor. Ben 15 gün gecikiyorum ortalık karışıyor. Kapakları yapan firmaya Aralık ayının başında haciz gelmiş, bu nedenle başkasına yaptırmak zorunda kaldık. Elimizde olan bir şey değil" diye konuştu. 2008 yılında Ankara'nın altın yılı olacağını kaydeden Gökçek, bu yıl içinde 60 alt ve üst geçit yapacaklarının sözünü verdi. Gökçek, gerçekleştirecekleri çalışmaları şöyle sıraladı:
"Dikmen Vadisi 3. etabı başladı ve bu yıl bitiriyoruz. Çukurambar'da 700 konut için ihale açtık. 536 adet Batıpark evlerinin ihalesi bitmek üzere. Çayyolu Gordion inşaatını başlattık. Ulus tarihi kent projesinin planları bitti. Kamulaştırmayı bitirmek üzereyiz. Ocak ayında Ulus projesi için yıkımlara başlıyoruz. En önemlisi de doğalgazın özelleşmesi olacak. Özelleşirse yatırımlar çok fazla olacak. Yerel seçimler öncesi metroların 2'si devreye girecek. 60 adet alt üst geçit yapılacak. 17'sinin ihalesi önümüzdeki günlerde çıkacak. Trafiği rahatlatmak istiyoruz. Gençlik parkının ihaleleri yapılıp en geç Ağustos ayında halkın hizmetine girecek. Kuzey Ankara inşaatı başladı. Bu yıl sonuna kadar hak sahibi olan kişilerin evlerini teslim edeceğiz. 2008 yılında ana caddelerin yeşil ve aydınlatma çalışmaları devam edecek. 2008 yılı belediye binamızı hizmete girecek. Ankara'ya bir takım hedefler koyduk. Kongre sarayı yapıyoruz. Bu yıl Kuzey Ankara'da 2. kongre salonu yapacağız. Üçüncüsünü ise Ulus tarih kent merkezinde yapacağız. Sanayi yatırımlarına destek veriyoruz. Eğlence merkezi ve hayvanat bahçesi, önümüzdeki dönemin en önemli projeleri."
Gökçek, 2008 yılında Ankara'nın su sıkıntısı yaşamayacağını belirterek, Arıtılan suyun tekrar olarak Ankara'ya verip yeşil alanlara verileceğini dile getirdi. Kızılırmak suyunun son derece sağlıklı olduğuna dikkat çeken Gökçek, suyun sülfat oranları hakkında açıklama yaptı. Kızılırmak suyunun temiz olduğuna dair 4 raporun olduğuna işaret eden Gökçek, "ASKİ, ODTÜ, DSİ ve Hıfzıssıhha raporları var. Hıfzıssıhha kamu kuruluşu, ASKİ belediyenin kurumu, DSİ hükümetin, peki ODTÜ'ye ne diyecekler. Kızılırmak suyu başlandığında 'getiremez' denildi. Suyu getirdik, kalkıp gelen suyun kalitesine bahane buldular. Tek sıkıntı sülfat. Sülfat denilen olay bir nevi bir tuzdur. İnsan sağlığına zararı yok. İçme sularında sülfatın olumsuz etkisi yok. Kesik Köprü'den gelen sülfat oranı 280 ile 330 arasında. Kendi halkıma zehirli su getirmek için hain olmam gerekiyor" dedi.