Çok enteresan bir yer bu bölge. Gölün kuzeydeki yarısı İsviçre'ye, güneydeki yarısı ise Fransa'ya ait. Gölün İsviçre kıyısında Cenevre, Lozan ve Montrö gibi önemli şehirler ve bunlara yakın eşsiz görsellikler sunan birkaç kasaba var. Fransa'ya ait kıyılarında ise büyük şehirlerden çok, şirin köy ve kasabalar var. Su kaynakları ile meşhur Evian kasabası ile ortaçağdan bugüne kadar korunmuş dünya güzeli bir köy olan Yvoire görsellikleriyle tatilinize anlam katacaklardır. Gölün biraz uzağında olsa da, İsviçre'den meşhur gravyer peynirinin adını aldığı Gruyéres kasabası bu tatile dahil edilmeli.
Biz bu tatil için kendimize şöyle bir rota ve gezi planı yaptık:
1. gün: Cenevre
2. gün: Lozan
3. gün: Montrö
4. gün: Gruyéres
5. gün: Yvoire ve Evian
Bu bölgeye yapacağınız 5 günlük veya belki bir haftalık bir seyahat, emin olun ki hayatın dertlerinden ve koşuşturmacasından insanı bir süreliğine de olsa uzaklaştıran tam bir huzur tatili olur...
Biz İstanbul-Cenevre arası Swissair Havayollarından gidiş-dönüş bileti aldık ama THY ile kod paylaşımlı bir uçuşmuş, sonuçta THY uçağı götürdü getirdi bizi. Yani aslında direkt uçuş olsun derseniz iki seçenek var, ya Swissair, ya da THY.
Göl kenarında gezmek için ise pek çok alternatif var. Bir kere inanılmaz sevimli bir vapur oradan oraya gezip duruyor gölde. İster Montrö'den Lozan'a, isterseniz Lozan'dan Evian'a götürüyor sizi. Ayrıca şehirler ve kasabalar arası tren yolculuğu da çok zevkli bir başka seçenek.
Bu gezide İsviçre-Fransa arasında sınır geçip duruyorsunuz. Biz araba kiralayarak gezdik ve bazen günde iki kere girip çıktık bir ülkeden diğerine. Ufak bir gümrük kapısı var giriş-çıkışlarda, bizi hiç durdurmadılar, öylece geçtik sınırdan. Bir ülkede yaşayıp diğerinde çalışan o kadar çok insan varmış ki, herhalde alışıklar farklı plaka araçların girip çıkmasına...
Açıkcası biletleri aldıktan sonra otel ararken önce moralimiz bayağı bozuldu çünkü İsviçre'nin göl kıyısındaki şehirleri birbirinden pahalı otel seçenekleri ile doluydu. Galiba oldukça revaçta olan popüler bir bölgesi burası İsviçre'nin. Hal böyle olunca acaba Fransa'da mı kalsak dedik ve bir baktık otel fiyatları neredeyse yarıya düşüyor Fransa tarafında.
Göl kenarında Fransa'nın büyük şehirleri değil de köy ve kasabaları olduğu için midir bilemiyorum ama Fransa bölgesi çok daha hesaplı geldi bize. O yüzden Evian kasabasında, tam da vapur iskelesinin karşında bir otelde kaldık biz.
İşte bu gezide yaşayabileceğiniz güzelliklerden bazıları...
Lozan, İsviçre'nin Vaud kantonunun başkenti. Kendine has şirin bir şehir. Ama gezmesi biraz yorucu, çünkü sürekli yokuş in-çık veya merdiven in-çık yapıyorsunuz.
En yukarısı Flon bölgesi, yani Lozan Katedrali'nin olduğu yer. Ortalarda tren garının olduğu daha işlek ve merkezi bölüm var. Sahil, yani göl kenarı ise Uşi (Ouchy) bölgesi. Lozan'ın Ouchy'deki göl kıyısı ile kuzey ucu arasında 500 metrelik bir yükseklik farkı var.
Şehrin modern kısmı göl kenarında, eski ve tarihi bölgesi ise yokuş yukarı çıkınca şehrin üst taraflarında yer alıyor. Château de Chillon, yani Montrö anlaşmasının imzalandığı Chillon Şatosu da bu yakınlarda, Montrö şehrinin 3 km dışında.
Göl kenarında yaklaşık 2 km boyunca muhteşem manzaralar eşliğinde yürümenin verdiği huzur ve mutluluk anlatılır gibi değil.
Bu kasaba Saane nehrinin Fribourg Alpleri'nden ayrıldığı noktada deniz seviyesinden 800 metre yukarıda kurulmuş bir kasaba.
Avrupa’nın hemen hemen her ülkesinde girdiğiniz bir süpermarkette mutlaka Evian sularına rastlamışsınızdır. İşte bu suyun kaynaklarının olduğu Evian kasabası Leman Gölü’nün kıyısında, Lozan şehrinin karşısında. Yıllarca Savoy kont ve düklerinin popüler tatil yeri olan Evian kasabası bugün de yerli yabancı pek çok turist için cazibesini koruyor. İşte böyle bir yer Lac Léman / Lake Geneve...
Umarım ki, böyle güzel bir bölgeye bir gün yolunuz düşer. Unutulmaz tatilleriniz arasında yerini alacağına yürekten inanıyorum...
BenceTatil'in güzel yazılarının devamı için buradan buyrun.