CHP'li Barış Yarkadaş, "Belli ki gazeteci arkadaşlarımızı cezaevine atanlar, komplolarla tutuklayanlar onlar hakkında ikna edici bir delil, bir kanıt bulamıyorlar. Cumhuriyet yazarları neredeyse tam 130 gündür iddianamesiz bir şekilde cezaevinde tutuluyorlar. Onlara sorulan tek şey yazdıkları yazılar, attıkları twetler ve attıkları gazete başlıkları" Haber-Kamera: Cengiz ÇOBAN - İSTANBUL DHA Kadıköy postanesi önünde toplanan yaklaşık 50 kişilik grup cezaevlerindeki gazetecilerin durumuna dikkat çekmek için eylem yaptı. "Gazetecilik Yargılamaz","Kumpas Sürüyor","Susmadık Susmayacağız" yazılı dövizler taşıyan grup adına Gülşah Karadağ bir basın açıklaması yaptı. Açıklamada “Türkiye,bugün dünyanın en büyük gazeteci cezaevi.Bunu biz;bu toprakların gazetecileri değil,Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü diyor.Gazetecilere yönelik en büyük zulümlerden biri de hiç kuşkusuz Silvri 9 nolu Kapalı cezaevinde yaşanıyor.Bu cezaevlerinde aylardır tutuklu bulunan gazetecilere tecrit altında.Haklarında iddianameler hazırlanmadan tutklanarak,bir nevi “peşin yatanögazetecilerin tamamen keyfi bir uygulama mektup almalarıve göndermeleri yasak.Demir parmaklıklar altında olmaları yetmezmiş gibi bir de kalemlerine pranga vuruluyor"diye konuştu. KEYFİ BİR UYGULAMA Silivri 9 No'lu Kapalı Cezaevi'nde kalan gazetecilerin hem tecritte tutulmaları hem de mektup alıp göndermelerinin yasaklanmasına karşı düzenlenen kampanyaya katılanlar arasında bulunan CHP'li Barış Yarkadaş, "Tamamen keyfi bir uygulama ile gazeteciler mektup yazamıyor, giden mektuplar gönderilmiyor" dedi Yarkadaş , "Belli ki gazeteci arkadaşlarımızı cezaevine atanlar, komplolarla tutuklayanlar onlar hakkında ikna edici bir delil, bir kanıt bulamıyorlar. Cumhuriyet yazarları neredeyse tam 130 gündür iddianamesiz bir şekilde cezaevinde tutuluyorlar. Onlara sorulan tek şey yazdıkları yazılar, attıkları tweetler ve attıkları gazete başlıkları" diye konuştu. 'TWEET SUÇ OLAMAZ' Yarkadaş konuşmasını şöyle sürdürdü "Dünyanın hiç bir yerinde atılan bir gazete başlığı, atılan bir tweet suç olamaz. Ve bu yüzden insanlar tutuklanamaz. Ama ne yazık ki demokrasi şampiyonluğunu kimseye bırakmayan AKP iktidarı tam 151 gazeteciyi sorgusuz sualsiz bir şekilde cezaevinde tutmaktadır. Biz hiçbir gazetecinin ayrım yapmadan, derhal serbest bırakılmasını ve tutuksuz yargılanmalarını istiyoruz .Almanya'ya kızanlar, Almanya'nın fikir ve düşünce özgürlüğünü kısıtladığını söyleyenler dönsün şu tabloya bir baksınlar. Almanya'ya kızanların yarattığı tablo budur.Almanya'da demokrasi yoksa Türkiye'de de demokrasi yoktur. Almanya'dan şikayet edenlerin önce dönüp Silivri cezaevine bakmaları gerekir.Buraya gazetecilerin arkadaşları bir kez daha geldiler ve özgürlük için kartlarını mektuplarını yollayacaklar.Biraz sonra yollayacağımız bu kartlar olağanüstü hal koşullarında ve kanun hükmünde kararnamede herhangi bir engelleme olmamasına rağmen arkadaşlarımıza verilmeyecek.Çünkü tamamen keyfi bir uygulama ile Silivri cezaevindeki birçok tutuklunun mektup alması mektup yazması yasaklanıyor.Biz her şeye rağmen bugün demokrasi için, özgürlük için, düşünce ve ifade özgürlüğü için, bir kez daha dayanışmamız göstermek ve Silivri cezaevindeki tecride dikkat çekmek için bu kartları hep birlikte yollayacağız.Umarım Adalet Bakanı Bekir Bozdağ bu anlamsız yasağı kaldırır ve arkadaşlarımıza yazdığımız bu kartlar onların eline ulaşır" dedi.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz