HABER

"Görüşme gizli değildir"

CHP Grup Başkanvekili Engin Altay: - "(Küçükkaya-İmamoğlu görüşmesi) Görüşme gizli değildir. Moderatörün görüşmeyi adaylarla sokağın ortasında yapması beklenemez. Biraz siyasetin nasıl oluştuğunu bilen herkes bilir, İstanbul'da bu görüşmeler otellerde yapılır" - "İmamoğlu'nun 'Binali Yıldırım soruların önceden görüşülmesini istedi.' demesinden daha doğal ve doğru bir şey olamaz. Bunun için İmamoğlu'na yalancı demek çok garip bir tablodur"

İSTANBUL (AA) - CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, AK Parti İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Binali Yıldırım ile CHP İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Ekrem İmamoğlu'nun katıldığı ortak yayın öncesinde programın moderatörü İsmail Küçükkaya'nın CHP adayıyla bir otelde görüşmesiyle ilgili, "Görüşme gizli değildir. Moderatörün görüşmeyi adaylarla sokağın ortasında yapması beklenemez. Biraz siyasetin nasıl oluştuğunu bilen herkes bilir, İstanbul'da bu görüşmeler otellerde yapılır." dedi.

CHP İstanbul Seçim Koordinasyon Merkezi'nde düzenlenen basın toplantısında konuşan Altay, bugün Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mahir Ünal'ın, Ekrem İmamoğlu'nu yalan söylemekle itham ettiklerini söyledi.

Engin Altay, "İmamoğlu, 16 Haziran gecesi ortak canlı yayında, Binali Yıldırım'ın da benzer ifadeleri karşısında üç kelimelik bir şey söylemişti. 'Kötü söz sahibine aittir.' Ben de bugün Sayın Ünal ve Sayın Erdoğan'a diyorum ki, kötü söz sahibine aittir." diye konuştu.

Adayların ortak yayın öncesi sürecin, 8 Haziran'da Mahir Ünal ile yüz yüze görüşmeleriyle başladığını anlatan Altay, şunları kaydetti:

"Ünal, '20 soru üzerinde mutabakat sağlayalım ve moderatöre o soruları verelim' dedi. Kim dedi? Sayın Ünal. Bu bir resmi teklif değil, masada bir görüşme belki ama söyleyen kendisi. Şimdi aracılığınızla kamuoyuna soruyorum. Sayın Ünal o masada kimi temsil ediyor? Sayın Binali Yıldırım ve AK Parti'yi. Ben kimi temsil ediyorum? Sayın Ekrem İmamoğlu'nu ve Cumhuriyet Halk Partisi'ni. Şimdi size soruyorum, kamuoyuna soruyorum. Sayın Ünal'ın masaya getirdiği teklifi benim ve Sayın İmamoğlu'nun, Binali Yıldırım'ın teklifi ve önerisi diye düşünmekten daha doğal ne olabilir?"

Ünal'ın 15 Haziran günü kendisini aradığını belirten Altay, "Ünal, 'Küçükkaya, Binali Yıldırım ile görüşmemiş. Ekrem Bey ile görüştü mü?' diye sordu. 'Bilmiyorum.' dedim. Hakikaten bilmiyordum. 'Öyle hoş değil, bir bakalım.' dedi. 'Arar mısın?' dedi. Aradım, bana İsmail Bey'in her ikisiyle de görüştüğünü ama yüz yüze değil, telefonla görüştüğünü söyledi." ifadelerini kullandı.

İmamoğlu-Küçükkaya görüşmesinin gizli olmadığını dile getiren Altay, şöyle devam etti:

"Görüşme gizli değildir. Moderatörün görüşmeyi adaylarla sokağın ortasında yapması beklenemez. Biraz siyasetin nasıl oluştuğunu bilen herkes bilir, İstanbul'da bu görüşmeler otellerde yapılır. Otel deyince akla sadece yatılacak yatak gelmez. Kongre salonları, toplantı salonları irili ufaklı fuayeler vesaire.

Küçükkaya'ya her iki adayla görüşmesini söyleyen ben ve Sayın Ünal'ız. Ne yapsaydı, İsmail Küçükkaya otele bacadan mı girseydi? Garajdan mı girseydi? Otele, otelin kapısından girilir."

İmamoğlu'nun "yalancı" olmadığını ifade eden Altay, "İmamoğlu'nun 'Binali Yıldırım soruların önceden görülmesini istedi.' demesinden daha doğal ve doğru bir şey olamaz. Bunun için İmamoğlu'na yalancı demek çok garip bir tablodur. Çünkü Ünal da ilk görüşmeye bu teklifi getirmediğini söylemiyor. Bilakis getirdiğini söylüyor." dedi.

En Çok Aranan Haberler