Bağışıklık sistemi, hava koşullarından, stresli iş yaşamına kadar birçok faktörden olumsuz etkileniyor. Bağışıklık sisteminin zayıflaması ile meydana gelen grip, etkisini özellikle kış aylarında gösteriyor. Grip hastalığına neden olan virüsün hızlı mutasyona uğrama ve bağışıklık sistemini zayıflatması nedeniyle tedavi sürecini uzatabildiğini belirten uzmanlar, “Gribe iyi gelir” şeklinde ifade edilen bilgilerin, bilimsellik düzeyine dikkat çekti.
Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Beyin Hastanesi Dahiliye Uzmanı Dr. Güzin Oğuz Yıldırım, bağışıklık sistemi ve grip hastalığı hakkında önemli bilgiler verdi.
Yıldırım, “Bağışıklık sistemi; değişen hava koşullarına uygun adaptasyon sağlayacak kıyafet seçimi yapmamak, vücut ısımızın dengesini bozacak şekilde giyinmek, düzenli ve sağlıklı uykuya sahip olamamak, dengeli düzenli ve vücudumuzun ihtiyaç duyduğu besinleri dengeli şekilde vücudumuza sağlayamamak ve bu yönde yaptığımız ihmaller nedeniyle olumsuz etkilenmektedir” uyarısında bulundu.
STRES, BAĞIŞIKLIK SİSTEMİNİN ÇALIŞMASINI ENGELLİYOR
Stresli iş yaşamı, genel hayata karşı koşuşturma hali, özel veya sosyal hayatımızdaki sorunlarla birlikte ek olarak sahip olduğumuz birçok hastalığın eşlik etmesi gibi faktörlere bağlı olarak bağışıklık sistemimiz yeterli derece çalışamaz.
Bağışıklık sisteminin çalışmasındaki aksaklık ise birçok fırsatçı mikroorganizmanın vücudumuzda hastalık yapma sürecini ortaya çıkarmaktadır. Kış aylarında bu fırsatçı mikroorganizma özellikle viral solunum yolu hastalıkları olup; havadaki soğumanın etkisi, toplu yaşam, kapalı alan koşullarını sağlamak zorunda kalma ve iç-dış mekân sıcaklık farkı etkisi ile de hasta kişilerden hızlı bulaş sağlayan grip ve nezle, en sık gördüğümüz hastalıklardandır.
MUTASYONA UĞRAYAN VİRÜS, TEDAVİYİ ZORLAŞTIRIYOR
Grip hastalığına sebep olan ‘influenza virüsünün başka canlılarda görülmesinin yanı sıra, hızlı mutasyona uğrama ve bağışıklık sistemini zayıflatması nedeniyle maalesef ki grip hastalığı, tedavide zaman zaman zorlandığımız hastalıklardan sayılabilir.
“GRİBE İYİ GELİR” DİYE BİLİNENLER, NE KADAR FAYDALI?
Uzm. Dr. Güzin Oğuz Yıldırım, verilen destek ve antiviral tedavilerin yanında bitkisel tedavilerin de gündemi meşgul eden konulardan biri olduğuna dikkat çekti.
Sıkça sorulan sorulardan birinin de beslenme şekli olduğunu belirten Yıldırım, “Yiyeceklerin elbetteki hayatımızdaki yeri tartışmasız. Hepsinin belli oranlarda birçok konuda faydası mevcut” diyerek, ‘‘Gribe iyi gelir’ diye ifade edilen bilgilerin ne kadarı bilimsel?’ sorusunu şu şekilde yanıtladı:
Ekinezya: Bağışıklık sistemine etkinliği zayıf. Yapılan hayvan deneylerinde bağışıklık sistemi üzerine olumlu etkileri olduğu ispatlanmış. Tekli ya da küçük grup insan deneyimlerinde soğuk algınlığına olumlu etkileri olduğuna dair veriler mevcut. Standardize çalışmalar da henüz yok. Bazı küçük çapta, kontrollü insanlar üzerine yapılan çalışmalar, ekinezyanın gribal şikayetleri azalttığı yönünde sonuçlansa da bazıları herhangi bir faydası olmadığı yönündedir. Aynı zamanda alerjik reaksiyon riski, bulantı kusma ve ateşin eşlik ettiği yan etki potansiyeli yüksektir. Bazı romatolojik hastalıkları ilerleyen süreçlerde insanlarda geliştirebildiğine dair kanıtlar da mevcut. İlaç etkileşimi yapma riski nedeniyle kemoterapi etkinliğini bozarak rahim ağzı ve meme kanserini artırdığı da ortaya konmuştur.
Reishi Mantarı: Asya Uzak Doğu tıp tedavisinde bağışıklık güçlendirme ve kanser tedavilerinde tercih edilmekle birlikte yapılan bilimsel analizler zayıf olduğundan, bu bitki hakkında fayda- zarar açısından yorum yapmak için gelecek çalışmaları takip etmek gerekmektedir.
Ginkgo Biloba: Özellikle nörolojik hastalıklardan olan Alzheimer ve bunama tedavisinde kullanılan bu bitkinin solunum yolu hastalıklarında fayda sağladığına dair bilgiler bulunsa da bunlar henüz hayvanlarda yapılan deney sonuçları olup, insanlar üzerindeki faydasına dair kesin veri bulunmamaktadır. Aynı zamanda kanama pıhtılaşma bozukluğu yönündeki yan etkisine mutlaka dikkat edilmelidir.
Sarımsak: Üst solunum yolu hastalıklarını önleyici etkisine dair bilimsel çalışmalar henüz tamamlanmamıştır.
Çinko: Eksikliği olan kişilerde bağışıklık sisteminde zayıflık görülmektedir. Erişkin kadınların günlük 8 mg, erişkin erkeklerin günlük 11 mg, gebe ve emziren kadınların da ortalama 11-12 mg çinko ihtiyacı bulunmaktadır. Sebzeler çinko rezervi açısından zayıf besinler olup, günlük 1-2 midye, 1 porsiyon sığır eti, 2 kase kahvaltılık yulaf gevreği çinko ihtiyacını karşılayabilir. Yengeç, kaju, nohut, badem, barbunyada da düşük miktarlarda çinko rezervi bulunmaktadır.
Bal: 1 yaş üzeri çocuklarda ergen ve erişkinlerde öksürük azaltıcı balgam çıkarmayı kolaylaştırıcı olarak kullanılabilir (1 tatlı kaşığı erişkinler, 1 çay kaşığı çocuklar için). Yüksek allerjenik madde olmasından dolayı dikkatli kullanmak gerekmektedir ve allerjisi olanlar kesinlikle kullanmamalıdır.
D vitamini: Normal seviyelerde D vitaminine sahip kişilerin günlük ihtiyaç harici ek D vitamini kullanmaları bağışıklık için fayda sağlamaz. Ayrıca vücutta birikim ile vücuda toksin etkisi yaratabilir.
C vitamini: Günlük ihtiyacın vücuda sağlanması dışında bağışıklık sistemini güçlendirici ek katkısı bulunmamaktadır. Günlük olarak atılan vitamin olduğu için, böbrekten fazlası atılmakta ve ihtiyaç fazlası alım sadece ek olarak böbreği yormaktadır.”
ÇOCUKLARDA DENGELİ BESLENME VE DÜZENLİ UYKUYA DİKKAT!
Çocuklardaki grip sürecinde rutin dengeli beslenme, düzenli uyku, ortama uygun giyim ve hasta insanlardan kaçınmanın önemine değinen Güzin Oğuz Yıldırım, “Bu önlemler dışında,
-C vitamini takviyesi
-Düşüklüğü düzeltmek dışında ek çinko takviyesi
-Ekinezya
-Homeopati
-Probiyotikler önerilmemektedir” uyarısında bulundu.
“Ekinezya ile ilgili çocuklara yönelik henüz çalışma yok” diyen Yıldırım, “Bölgesel olarak burun içi çinko kullanımı duyu sinirlerini zedelemekte ve koku duyu kaybına sebep olmaktadır. Homeopatinin faydası ise henüz ispatlanamadı” diye konuştu.
BAĞIŞIKLIĞINIZI GÜÇLENDİRMEK İÇİN BU ÖNERİLERE KULAK VERİN!
Uzm. Dr. Güzin Oğuz Yıldırım, bağışıklığın güçlendirilmesi için yapılması gerekenleri şöyle sıraladı:
-“Bol sıvı tüketimi
-El hijyenine dikkat etmek
-Hasta insanlarla yakın temastan kaçınma, gerekirse maske kullanma
-Havasız ortamlardan uzak durma
-Dengeli beslenme
-Düzenli uyku istirahat bağışıklığınızı güçlü tutacaktır.”