HABER

Grip belirtilerini gösteriyor ama el ayak hastalığı olabilir

Grip özellikle mevsim geçişlerinde düşen bağışıklık ile oldukça fazla görülüyor. Gribin belirtileri hemen fark ediliyor el ayak hastalığı da gribin belirtileriyle benzerlik gösteriyor. Bu sebeple el ayak hastalığı grip olarak düşünülerek yanlış tedavi uygulanabiliyor.

Grip belirtilerini gösteriyor ama el ayak hastalığı olabilir

Bahar aylarında grip ve benzeri hastalıklar artış gösteriyor. El- ayak hastalığının da yazın ve sonbaharda görülme oranı artıyor. El- ayak hastalığı 10 yaş altı çocuklarda sıklıkla görülüyor. Oldukça bulaşıcı olan el- ayak hastalığı okullarda, parklarda kolaylıkla bulaşabiliyor. Bebek ve çocuklarda sık görülen el, ayak, ağız hastalığının solunum yolu, tükürük, yakın temas ve dışkı yoluyla bulaşabilen ve tedavisi bulunmayan bir hastalık olduğunu söyleyen Medical Park Tarsus Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Tarık Ersöz, “El, ayak, ağız hastalığı; grip enfeksiyonunu taklit edebilir” dedi.

BOĞAZ ENFEKSİYONU OLARAK KENDİNİ GÖSTERİYOR

Son zamanlarda bebek ve çocuklarda oldukça fazla görülmeye başlayan ve pek fazla bilinmeyen el ayak ağız hastalığının genellikle boğaz enfeksiyonu olarak kendini gösterdiğini belirten Medical Park Tarsus Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Tarık Ersöz, daha çok vücudun el, yüz, ayaklar, diz ve kalça kısımlarında görülen hastalıkla ilgili bilgilendirmede bulundu.

BU BELİRTİLERE DİKKAT

e8

El, ayak, ağız hastalığında genellikle boğaz enfeksiyonu tanısı alarak, ateşli bir şekilde acil servis ya da hastaneye başvuru öyküsü bulunduğunu işaret eden Uzm. Dr. Tarık Ersöz, “Hastalık belirtisi olarak yüksek ateş, bademcik bölgesinde yoğun kızarıklık ve aft, eller ayak altları, diz ve popo bölgesinde kaşıntılı ve ağrılı pütürlenmeler oluşmaktadır. İlk zamanlarda bu pütürler ileride içi sıvı dolu küçük kabarcıklara dönüşmektedir” diye konuştu.

HASTALIK BİR HAFTA İÇERİSİNDE KENDİLİĞİNDEN GEÇİYOR

e1

Enterovirüs ailesinden coxsacki virüsünün yol açtığı bu hastalığın yaz ve sonbahar aylarında salgın yoluyla kolayca bulaşabileceğine dikkat çeken Uzm. Dr. Tarık Ersöz, şu uyarılarda bulundu:
“El, ayak, ağız hastalığı solunum yolu, tükürük, yakın temas ve dışkı yoluyla bulaşabilmektedir. Grip enfeksiyonunu taklit edebilir. Hastalık virüs hastalığı olduğu için antibiyotik tedavisi etkili değildir ve hastalık bir hafta içinde kendiliğinden geçer. Bu sürede hasta çocuğun başkalarıyla yakın temasta olmaması önemlidir. Yazın havuz sezonunun açılması ile birlikte, havuz sularının istem dışı yutulması ile ayrı bir risk oluşmaktadır. El-ayak-ağız hastalığına korunmanın en etkili yöntemi hijyendir.”

EL- AYAK VE AĞIZDA SUÇİÇEĞİ GİBİ KABARCIKLAR OLUR

e3

Hastalığın bulaştığı çocuk ve bebeklerde ilk 3 günün sonunda el, ayak ve ağız çevresinde suçiçeği benzeri, içi su dolu kabarcıkların dikkat çekeceğinin altını çizen Uzm. Dr. Tarık Ersöz, “Suçiçeğinden farklı olarak kabarcıklar gövdede değil, el-ayak ve ağız çevresinde oluşur. El ve ayak içleri, parmak aralarının yanı sıra ayak tabanlarını da donatan içi sıvı dolu kırmızı kabarcıklar hem ağrı, sızı hem kaşıntıya neden olur. Boğazda aft denilen yaralar olur ve çocukta yutma problemi ve buna bağlı iştahsızlık görülebilir. Bunun dışında bademcikte kızarıklık, kulak ve boğaz ağrısı, halsizlik görülebilir” açıklamasında bulundu.

HALSİZLİĞE NEDEN OLUR

El ve ayak içleri, parmak aralarının yanı sıra ayak tabanlarını da kaplayan içi sıvı dolu kırmızı pütürlerin hem ağrı, sızı hem de kaşıntıya neden olduğunu vurgulayan Uzm. Dr. Tarık Ersöz, “Halsizlik ve kırıklığa kulak ve boğaz ağrısı da eşlik eder. Ağız içindeki aftlar ve bademcikte kızarıklık ise yemek yemeği işkence haline getirebilmektedir” dedi.

HASTALIĞIN ÖZEL BİR TEDAVİSİ BULUNMUYOR

e4

Viral bir enfeksiyon olduğu için hastalığın tedavisinde antibiyotiğin yeri olmadığını belirten Uzm. Dr. Tarık Ersöz, “Hastalığa özel bir tedavi bulunmadığı herhangi bir aşısı ve ilacı da bulunmamaktadır. Tedavide kaşıntı oluşumunu azaltmak ve hafifletmek için spreyler ve çeşitli losyonlar kullanılabilmektedir” şeklinde konuştu.
Hastalığın 10 gün içerisinde kendiliğinden geçtiğini de sözlerine ekleyen Uzm. Dr. Ersöz; el ve ayaklarda sıvı dolu kırmızı kabarcıklar kuruyarak yerini lekeye bırakabileceğini fakat zamanla lekelerin kaybolacağını ve endişelenmeye gerek duyulmadığını ifade etti.

HASTALIKTAN KORUNMAK İÇİN HİJYEN ÖNEMLİ

e5

El ayak hastalığına karşı korunmada en önemli tedbirin hijyen olduğuna dikkat çeken Uzm. Dr. Ersöz, şu önerilerde bulundu:
“Ellerin sık sık yıkanması, kirli ellerin ağıza ve yüze sürülmemesi çok büyük önem taşır. Bulaşıcı olduğu için bu hastalığa yakalanan kişilerden uzak durulması gerektiğini vurgulayan Ersöz; “ortamın sık sık havalandırılmasını, okul ve kreş gibi yerlerde ellerin ve yüzeylerin dezenfekte edilmesi, gerekli hijyen kurallarına uyulmasının hastalığın yayılma riskini engelleyeceğini belirtmektedir.”

BOL SU TÜKETİLMELİ VE BAHARATLI YİYECEKLERDEN UZAK DURULMALI

e6

Hastalık sırasında iştahsızlık ve halsizliğin de görülebileceğini belirten Uzm. Dr. Ersöz; bu gibi etkiler görüldüğü zaman çocuklara mümkün olduğunca serin gıdalar (yoğurt, muhallebi, dondurma vs.) ve ağız içi yaraları tetiklemeyecek türden (baharatlı ve sıcak) yiyeceklerden kesinlikle uzak durulması gerektiğini, bol su tüketilmesine de dikkat edilmesi gerektiğini işaret etti.

BULAŞMAYI ÖNLEMENİN EN KOLAY YOLU SIK SIK EL YIKANMASI

e

Hastalığın ilk 7 günü bulaşın en yüksek olduğu dönem olduğunu vurgulayan Uzm. Dr. Ersöz, “Ancak virüs belirtiler tamamen kaybolduktan sonra da günler ve haftalar boyunca ağız sıvıları ve dışkı yoluyla yayılmaya devam etmektedir. Hastalığın başkalarına bulaşmasını önlemenin en kolay yolu çocuğunuzun elinin ve kendi elinizin iyice yıkanmasından geçmektedir. Özellikle çocuğun burnunu sildikten ve altını değiştirdikten sonra ellerin mutlaka yıkanması büyük önem taşımaktadır” diyerek sözlerini noktaladı.

En Çok Aranan Haberler