HABER

Gripten korumayan 19 tedbir

Gripten korumayan 19 tedbir

Havalar soğudu, soğuk algınlığı ve grip kapıda. Öksürük, burun akıntısı, baş ve boğaz ağrısı yine canımızı sıkacak. Bazılarımız ise belki hiç hasta olmayacak. Amerikalı bilim yazarı Jennifer Ackerman, grip olmamak için alınan önlemlerle ilgili yüzlerce araştırmayı, sonuçlarını inceledi ve şu sonuca vardı: Alınan çoğu önlem gripten korumuyor. İşte yazarın sıraladığı 19 önlem:


Araştırmalara göre bağışıklık sisteminizin zayıf olması sizin daha kolay hasta olmanızı sağlamıyor. O yüzden bağışıklık sistemini güçlendirerek sizi gripten koruyacağını vaat eden ürünlere kanmayın.


Gribal enfeksiyonların bağışıklık sistemi güçlü olanlarda daha ağır seyrettiği ise ortaya çıkan kafa karıştırıcı sonuçlardan.


Birçok araştırma ilaç olarak alınan C vitamininin enfeksiyonlarla mücadele eden beyaz kan hücrelerine iyi geldiğini ortaya koyuyor. Bunun yanında 10 binden fazla insanın konu olduğu 30 klinik araştırma ise ilaç olarak alınan C vitamininin o kadar da faydalı olmadığı yönünde. En doğrusu C vitaminini doğal olarak besinlerden almak.


İlgiltere'deki sağlık konusunda otoritesi bulunan Soğuk Algınlığı Birimi'nin yaptığı araştırmalar, günde 1 ya da 2 kadeh alkollü içki içenlerin daha az gribe yakalandığını gösteriyor. Bilim insanları hiç alkol almayanların ise daha fazla risk altında olmasını açıklayamıyor.


İşte araştırmada çıkan bu sonuç herkesi çok şaşırttı: Grip bir öpücükle bulaşmıyor.


Yıkamakla virüs buluşmış giysilerinizi arındırabileceğini düşünüyorsanız yanılıyorsunuz. Zira araştırmalar yıkama ile virüslerin bakterilerden daha zor yokedildiğini gösterdi.


Yine araştırmalara göre, bilinenin aksine yeşilimsi sümük bakteriyel enfeksiyonun belirtisi değil, bağışıklık sisteminin düzgün çalıştığının bir göstergesi.


Yapılan araştırmalar, virüslerin iç mekanlarda mesela işyerlerinde daha yoğun bulunduğunu gösteriyor. Bir çalışmaya göre bilgisayar yüzde 47, mouse yüzde 47 ve ofis telefonu yüzde 45 virüslü olabiliyor. Aynı araştırma gribal enfeksiyonların en çok avukat, muhasebeci, bankacı, radyo DJ'i, doktor ve televizyon yapımcısı kişilerin daha fazla risk altında bulunduğunu gösterdi.


Sert sümkürmek virüsleri solunum yollarından uzaklaştırmıyor. Aksine burun içi kanallarında herhangi bir sıkıntıya sebep olabilir. En iyisi mi nazikçe burun temizlemek.


Antibakteriyel sabunlar bakterilerı yok edebiliyor ancak virüsleri öldürmüyor.


Eskiden şöyle bir inanış vardı: "Anne-babanız siz 18 olmadan önce ev almayı başarabilirse gribe yakalanma riskiniz azalır" Çoğu kişinin hala inanmaya devam ettiği bu durum da açıklığa kavuştu: Bu tamamen bir batıl inanç.


Gribal hastalıklar sonbahar ve kış aylarında daha çok görülüyor. Çünkü hava soğuk ve insanlar üşümemek için iç mekanları tercih ediyor. Bu da virüslerin yayılabilirliğini artırıyor.


Ekinezya çayı, meyve suyu, kapsülleri... Grip olunca ilk başvurulan doğal tedavi seçenekleriydi yıllarca. Ancak bazı araştırmalar ekinezyanın gribal semptomları çok az önlediğini gösterdi.


Büyük sosyal grupların küçük gruplara oranla gribe yakalanma riski daha düşük. Çünkü daha geniş bir sosyal ortam, bir o kadar olumlu, sağlıklı bir görünüm sergiliyor ve arkadaş canlısı/sosyal insanlar virüslere yol açan, ateşin yükselmesine neden olan kimyasalllardan daha az üretiyor.


Yaşlı insanların gençlere göre daha az gribal enfeksiyonlara yakalandığı inanışı da yıkılmış oldu.


Gribe karşı kürler hastalıktan korumuyor buna karşın meyve suyu, su gibi içecekleri tüketmek vücudun su kaybetmesini önlüyor.


Beş grip virüsü grubundan adenovirüslerle ilgili araştırma da yine şok etti. Soğuk algınlığına neden olan adenovirüslerin üç çeşidi zayıflatmanın aksine kilo aldırabiliyor. Çünkü vücuda girdiğinde kök hücrelerini yağ hücrelerine dönüştürebiliyor. Böylece bu virüs grubundan hastalığa yakalananın kilo alma ihtimali artıyor.


Tavuk suyu çorbasının çok eskilerden beri inanıldığı gibi gribe iyi gelip gelmediği de sorgulanır oldu. Yapılan araştırmada tavuk suyu çorbasının virüslerle savaşan beyaz kan hücrelerinin hareketlerini yavaşlatabileceği bu yüzden de ateşin yükselebileceği belirtiliyor.


Hastalıklara karşı direncinizde genetik yapınız da önemli. Bazı insanların neden gribal enfeksiyonlara diğerlerinden daha fazla yakalandığı ne yazık ki genetik özellikler nedeniyle açıklanıyor.

En Çok Aranan Haberler