UEFA Konferans Ligi'ndeki temsilcilerimizden Beşiktaş, gruptaki 5. maçında sahasında Belçika ekibi Club Brugge ile karşı karşıya gelirken Siyah-Beyazlılar rakibine karşı 5-0 gibi farklı bir mağlubiyet aldı ve bu sonuçla iç sahada 36 yıl sonra en farklı ikinci mağlubiyetini de yaşamış oldu.
Beşiktaş, o dönemki adıyla Şampiyon Kulüpler Kupası organizasyonunda 1986-87 sezonunda iç sahada Dinamo Kiev’e 5-0 mağlup olmuştu. Öte yandan siyah-beyazlılar, 2015-2016 sezonunda yapımı tamamlanan Beşiktaş Park’ta ise en farklı mağlubiyetini yaşadı. Beşiktaş daha önce Giresunspor’a 2021-2022 sezonunda 4-0, yine aynı sezon Şampiyonlar Ligi’nde Sporting’e 4-1 mağlup olmuştu.
Karşılaşmanın ardından Club Brugge Teknik Direktörü Ronny Deila, Beşiktaş’ı grubun favorilerinden biri olarak gördüğünü ve siyah-beyazlıların 1 puanda kalmasının sürpriz olduğunu söyledi. "1 puan almaları sürpriz oldu. Beni de şaşırttı. İlk maç iyi oynadık, skoru değerlendirmedik. Bugün hak ettiğimiz maçı kazandık. İki maça baktığımızda sonuçtan memnunum."
Alınan bu yenilgi sonrası spor yazarları da Siyah-Beyazlılar'a yoğun eleştiride bulunurken, "Ruhunuz nerede?" sorusunu yöneltti.
Brugge karşısına çıkan Beşiktaş, ilk maçın hemen hemen bir kopyasını sahneledi İstanbul’da. Tek fark, ilk maçta da tek kale oynayan Brugge’ün bu kez sayısız net pozisyonunu harcamamasıydı. Belçikalılar üçüncü bölgede verimli oynayınca maalesef farklı bir sonuç çıktı ortaya."
Beşiktaş'ın düştüğü hale bakın, Brugge karşısında iki sağ bekini stoper oynatmak zorunda kalıyor… Hep devşirme hikayeler yazıyoruz. Öyle bir savunma ki boy ortalaması 1.75 var mıdır bilemedim… Gedson yedek, Amir yedek ve orta sahada Belçikalı misafirler at koşturuyor. Allah aşkına Rıza hoca, deneme maçı mı bu, camianın her türlü kazanıma ihtiyaç duyduğu şu günlerde ne gerek vardı orta sahayı boşaltmaya… Beşiktaş kalesine gelen ilk top gol oldu, ondan sonra da gelen iki toptan biri gol oldu… Kendi sahasında Brugge'den bir çuval gol yiyen bir Beşiktaş olabilir mi? Oldu işte! Eyy Beşiktaş genel kurul üyeleri elinizi vicdanınıza koyun ve bu ligin kavgalarını da, transfer girdaplarını da iyi bilen birilerini göreve getirin ki bitsin bu ızdırap… Yoksa yandı gülüm keten helva…"
"Biliyorsunuz geride kalan 4 haftada 1 beraberlik ve 3 mağlubiyet yaşayan Beşiktaşımız, gruptan çıkma şansını yitirmişti. Bugün de çok az sayıda seyircimizin geldiği maçı maalesef inanılmaz bir ruhsuz oyunla kaybettik. Maçı kaybedebilirsiniz ama ruhunuzu kaybedemezsiniz. Ruhumuz nerede? Bu sezon Avrupa maçlarında istediğimiz performansı sergileyemedik. Ama altyapılara destek vererek, özellikle Demir Ege gibi yeteneklere şans vererek bu günleri daha kolay aşacağımıza inanıyorum. Nitekim yediğimiz gollere baktığımızda Necip'in bizim için ne kadar önemli olduğunu bir kere daha farkettik. 40 milyon euroluk bu kadar kötü transferlerin yapıldığı bu dönemde olan Beşiktaşımıza oldu."
"Beşiktaş’ın Avrupa Konferans Ligi’ne veda etmesinin faturasını kime çıkaracağız, Şenol Güneş’e mi, yoksa Burak Yılmaz’a mı? Yoksa bu oyunun asıl aktörlerine mi? Aslan payı, o formayı taşıyanlardadır, bunu bilir, bunu söyleriz! Diyeceksiniz ki, olan olmuş, oturup ağıtlar yakmanın da bir anlamı yok, haklısınız! Acaba Güneş’in ayrılığından sonra bu göreve Rıza Çalımbay getirilseydi ne olurdu? Bu bir varsayım, ancak negatif bir tablo olmazdı. Çünkü Çalımbay, o kısıtlı kadroya karşın Sivasspor’u üç kez Avrupa’ya taşıdı, yani bizimkisi varsayım değil, rakamsal gerçeklerdir! Skor tabelası pek iç açıcı değil, Kartal’a yakışmayan bir skor! Ancak bu takımın Süper Lig’de sizin desteğinize gereksinimi var, eyyy vefalı taraftarlar! Zaten takımda özgüven kaybı var, protesto etmeye devam ederseniz, bu dibe vurur, dibe! Kartal’ın zirveye tutunması, tribünlerin pozitif enerjisinden geçer, unutmayın."
Futbolda şu gerçek hiç değişmez; Hedef kaybolduğu anda oyuncu da oyun da gerçek kimliğinden çok uzaklaşıyor. İlk karşılaşmada skor belli bir yerde kalsa da oyun performansıyla Club Brugge nasıl bir takım olduğunu çok net ortaya koymuştu. İstanbul'da da bu oyunu göstermesi bekleniyordu. Bu konuda bir sürpriz yapmadılar. Sıkıntı Beşiktaş'ın kendisinde... Futbolcuların oyun disiplininden bu kadar koparak oynamaları anlaşılır değil. Takımın kendi içerisinde bir reaksiyon ortaya koyabilmesi en azından mücadele olarak ayakta kalması gerekirdi.Yeni oynayan futbolcuları mazeretleriyle kabul edebiliriz ama bu sezon takıma katılan yabancı oyuncuların sahadaki davranışları ve performansları Beşiktaş adına çok büyük bir hayal kırıklığı olarak devam ediyor."