Gül Ailesi Devletin Zirvesine Seslendi

İzmir’de yaşayan Gül ailesi, yıllar sonra çocuk sahibi olmanın mutluluğunu, devletin zirvesinden yana tercih ettikleri isimlerle taçlandırdı. Çocuklarına Abdullah ve Hayrünnisa isimlerini veren ailenin soyadı da Gül olunca, en büyük hayallerinin Cumhurbaşkanı ve eşi ile tanışmak olduğunu söylediler.

İzmir’de ikamet eden Bahar -Mustafa Gül çifti, büyük hayranlık duydukları Cumhurbaşkanı Abdullah ve eşi Hayrünnisa Gül’ün isimlerini çocuklarına vererek kan bağı bulunmadan gönül köprüsü kurduklarını belirtti. 12 yaşındaki Hayrünnisa ve 6 yaşındaki Abdullah, isimlerini taşıdıkları kişileri sadece televizyondan takip ettiklerini belirterek tanışmayı umut ettiklerini belirtti. Gül çiftinin kuyumculuk yaparak geçimlerini sağladığı aile reisi Mustafa Gül, isimlerin medyatik yönü kadar manevi değerinin de büyük olduğuna dikkat çekerek çocuklarının büyük sorumluluk taşıdıklarını söyledi. 10 yıl aradan sonra dünyaya gelen ilk göz ağrılarına ‘Hayrünnisa’ isminin verilme hikayesini anlatan anne Bahar Gül, 2000’li yıllarda first ladynin başörtü konusunda sarf ettiği sözlerin imzalara taşınma olayından derinden etkilendiklerini ve yaşanan olaya karşı büyük üzüntü duyduklarını kaydetti. Yaşanan olayda Cumhurbaşkanı Gül’ün eşi Hayrünnisa Gül’ün dik duruş sergilemesinin kendilerini etkilediğini bu yüzden hastane odasında kızlarına bu ismi vermeyi uygun gördüklerini belirten Bahar Gül, duygularını şu sözlerle anlattı: “10 yıl bekledikten sonra ilk çocuğumu kucağıma aldım. Kızım dünyaya geldi. Duygusal bir anımızda Hayrünnissa’nın imza olayları oldu. Biz olaydan çok etkilendik. Bizce Türkiye’ye nadir gelen isimlerdir. İnşallah bizim çocuklarımızda gelecek asırlarda böyle nadir insanlar arasında yer alır. Etraftan olumsuz herhangi bir görüş almadık. En büyük hayalimin çocuklarımın kendilerini tanıması ve bizim isimlerimizi yılda bir kez aralarında anmaları. Şu an evime gelmelerini çok isterim. Ama bu bir hayal. Ben onlara köyden getirdiğimiz ikramları sunarım. Kendilerine büyük bir gururla hizmet etmekten onur duyarım. İzmir’de akrabalarının evlerinin önünden geçerken hep; ‘Allahım ne olur beni de tanısınlar. Bir kez olsun kendilerini görebilsem’ diye hep iç geçiririm.”

Henüz 12 yaşında olan Hayrünnisa, okul başarısı ile göz dolduruyor. Bölge ve il birinciliklerine sahip olan Hayrünnisa’nın hedefinde öğretmen olmak var. Ancak yaşam tarzının buna pek elverişli olmadığını düşünen küçük kız şunları söyledi: “Bence başörtülü kadınlar toplumun her alanında olmalı. Cumhuriyetle yönetiliyoruz burası özgür bir toplum. Cumhurbaşkanımızın eşi Hayrünnissa Gül hanıma görev düşüyor bence."

MİNİK ABDULLAH GÜL ADAŞINI GRİ SAÇLI VE GÖBEKLİ OLARAK TARİF ETTİ

Ailenin en küçük ferdi 6,5 yaşındaki minik Abdullah ise hiç tanışmadığı ama Cumhurbaşkanı’nı televizyondan takip ettiği kadarıyla; “Abdullah, Cumhurbaşkanının ismiymiş. Ben kendisini bazen televizyonda görüyorum. Birlikte oyun parkına gitmek isterim. Büyüyünce de Cumhurbaşkanı olmak istiyorum. Abdullah Gül amcayı çok seviyorum. Ben onu tanıyorum. Bıyıkları var saçları gri. Biraz göbeği var ama çok şişman değil. Gelsin birlikte karate yapalım. Ben de Cumhurbaşkanı olmak istiyorum” dedi.

3 çocuklu ailenin 9 yaşındaki ferdi Ahmet Hakan da ismini gazeteci Ahmet Hakan Coşkun’dan almış. 9 yaşındaki Ahmet de adaşı ile tanışmak istediğini ve yan yana geldileri vakit soracağı ilk sorunun gazeteci Coşkun’un neden kanal değiştirdiği olduğunu ifade etti. Gül ailesi, sağlıkları ve varlıkları yerinde olduğu takdirde 4. çocuk için medyatik bir isim olmasından kaçınacaklarını belirtti.